tag:blogger.com,1999:blog-31671019306192893942024-03-12T17:52:49.436-07:00Sam'da KayısıYanakların kiraz pembesi, dudakların bal, neşen bol olsun! AMİNsamdakayisihttp://www.blogger.com/profile/01931104252487809750noreply@blogger.comBlogger41125tag:blogger.com,1999:blog-3167101930619289394.post-52837019185536492112014-04-16T11:47:00.000-07:002014-04-16T11:47:47.472-07:00Beşir Fuad <div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
<a href="http://1.bp.blogspot.com/-TCmegD0GAdw/U07P_V6BOGI/AAAAAAAAATc/R9YnYT8Xtr8/s1600/3588.jpg" imageanchor="1" style="clear: left; float: left; margin-bottom: 1em; margin-right: 1em;"><img border="0" src="http://1.bp.blogspot.com/-TCmegD0GAdw/U07P_V6BOGI/AAAAAAAAATc/R9YnYT8Xtr8/s1600/3588.jpg" height="400" width="320" /></a></div>
<div class="MsoNormal" style="line-height: 200%; text-align: justify;">
<span style="font-family: "Times New Roman","serif"; font-size: 12.0pt; line-height: 200%;">Gelecekte
memleketin gördüğü ilk pozitivist kalem olarak tanımlanacak olacağımı bilmem mi,
yoksa en nihayetinde her nefsin tadacağı o malum şerbetten almak üzere olduğum
yudum mu ellerimi buz kestiren. Hissi
kabl el vuku çok yaraşmıyor ömrümü etüt ettiğim yola pek tabii. Ancak insan son
dakikalarını planlarken büyük senaryonun bir adım dışını adımlayarak kendiyle
çelişme hakkına sahiptir kanısındayım. Pek
muhterem validem şayet bugünleri görebilseydi ve bir miktar kimya ilmine haiz
olsaydı mutlaka derimin altına nüfuz eden klorit kokaine dikkatlerinizi çekmek
isterdi. Bilmenizi isterim ki bahsi geçen kimyevi madde ile aramdaki ilişki
size aktarıldığı gibi değildir. Gününüze not düşmek isterim. Daha önce pek çok defa
kendisinden yardım aldığım gerçeği bu yardımı hedonist bir kaide üzerinde sektirdiğim
şeklinde algılanmamalı. Aksi takdirde bu şahsıma edilmiş acımasız bir
hakaretten ve filhakika haksızlıktan öteye varmayacaktır. Ayrıca biliniz ki, ömrü
hayatımın en hedon anına tanık oluşunuz sizi de bir parça bu ana dair kılar. <o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal" style="text-align: justify;">
<span style="font-family: Times New Roman, serif; font-size: small;"><span style="line-height: 200%;">Biraz
sonra önünde dengede durmamı sağlayan dirseğimin teması dolayısıyla gitgide
küçülen çalışma masamın şahsıma sergilemekte olduğu türlü görsel oyunla
mücadele etmeyi kesip, üzerinde serili olan sahifelerden birini alıp ölüm anını
- anımı / anı’mı yazmaya başlayacağım. Tüm bunları planlamaya devam etmem
gerekiyor, tıpkı aylardır en ince detaya kadar, ta ki mükemmel hale gelinceye
dek, </span></span><span style="font-family: Times New Roman, serif;"><span style="line-height: 32px;">def'aten</span></span><span style="font-family: Times New Roman, serif; font-size: small;"><span style="line-height: 200%;"> yaptığım gibi. Bazılarınıza planlarımdan bahsetme fırsatı
bulmuştum, hatırlarsınız. Ancak talihe bakın ki divitimin hoşbeş ettiği
hokkanın mürekkebini tüm bu süre boyunca göz ardı etmişim. Talih gerçekten de
körmüş. <o:p></o:p></span></span></div>
<div class="MsoNormal" style="line-height: 200%; text-align: justify;">
<span style="font-family: "Times New Roman","serif"; font-size: 12.0pt; line-height: 200%;">Şayet
az evvel kapımın hemen ardından bana seslenen baldızımı yazdığımı söyleyerek
gerisin geri salona göndermemiş ve tabii ki bir de deneye başlamamış olsaydım
belki standart bir mürekkep bulma konusunda şansım olabilirdi. <o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal" style="line-height: 200%; text-align: justify;">
<span style="font-family: "Times New Roman","serif"; font-size: 12.0pt; line-height: 200%;">Ancak
her ilim-insanı var olunabilecek en talihsiz noktada şanına yakışır bir hamle
yapıp deneyin sebatını garanti altına almakla yükümlüdür. Ben de bu
yükümlülükler gereği “hani o ölüm anını kendi kanıyla yazan…” şeklinde anılmayı
göze alacağım. Tıpkı bundan 38 sene, 2 bin 152 kilometre ötede Sergei
Yesenin’in de yapacağı gibi. <o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal" style="text-align: justify;">
<span style="font-family: Times New Roman, serif; font-size: small;"><span style="line-height: 200%;">Yoksa
kanımı mürekkep edecek olmam gerçekleştirmekte olduğum deneyi epik bir trajedi ile
taçlandırma çabası olarak mı göründü sizlere? Alın size bir haksızlık daha. Kanını
mürekkep edecek şairin saçını süpürge etmiş ve tabii ki tarihe “pozitivist
şairin delirerek ölen anası ” olarak geçmiş, tarihimin en nevrotik anası! Duyuyorsun
değil mi? Sevgili oğlun ömrünün son dakikaları ve de deneyinin tam ortasında
midesinden dizlerine </span></span><span style="font-family: Times New Roman, serif;"><span style="line-height: 32px;">döküle yazan</span></span><span style="font-family: Times New Roman, serif; font-size: small;"><span style="line-height: 200%;"> organlarına göstermesi gereken dikkati
haksızlığa uğramışlığına çare arayarak geçiriyor. <o:p></o:p></span></span></div>
<div class="MsoNormal" style="line-height: 200%; text-align: justify;">
<span style="font-family: "Times New Roman","serif"; font-size: 12.0pt; line-height: 200%;">------<o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal" style="line-height: 200%; text-align: justify;">
<br /></div>
<div class="MsoNormal" style="line-height: 200%; text-align: justify;">
<span style="font-family: "Times New Roman","serif"; font-size: 12.0pt; line-height: 200%;">Talih
pek de kör sayılmaz. Serbest dolaşımlı organik
mürekkebim tahminimden çok daha iyi sonuç veriyor. <o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal" style="line-height: 200%; text-align: justify;">
<br /></div>
<div class="MsoNormal" style="line-height: 200%; text-align: justify;">
<span style="background: white; color: #745b32; font-family: "Times New Roman","serif"; font-size: 12.0pt; line-height: 200%;"><i>'Ameliyatımı icra ettim hiçbir ağrı duymadım.
Kan aktıkça biraz sızlıyor. Kanım akarken baldızım aşağıya indi. Yazı yazıyorum
kapıyı kapadım diyerek geriye savdım. Bereket versin içeri girmedi. Bundan
tatlı bir ölüm tasavvur edemiyorum. Kan aksın diye hiddetle kolumu kaldırdım.
Baygınlık gelmeye başladı.'<span class="apple-converted-space"> </span></i></span><span style="font-family: "Times New Roman","serif"; font-size: 12.0pt; line-height: 200%;"><o:p></o:p></span></div>
<script src="http://widgets.amung.us/map.js" type="text/javascript"></script><script type="text/javascript">WAU_map('5fyyyynrgiww', 420, 210, 'cart', 'target-red')</script>samdakayisihttp://www.blogger.com/profile/01931104252487809750noreply@blogger.com0tag:blogger.com,1999:blog-3167101930619289394.post-38189001635278816492014-02-04T04:00:00.006-08:002014-02-04T04:00:59.610-08:00Infix PDF Editor Bir Harika Dostum!<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
<a href="http://1.bp.blogspot.com/-n6hqLJ9NNF8/UvDV8wxNCII/AAAAAAAAATI/tuvRoCPhfAs/s1600/stacked-infix-boxes.png" imageanchor="1" style="clear: left; float: left; margin-bottom: 1em; margin-right: 1em;"><img border="0" src="http://1.bp.blogspot.com/-n6hqLJ9NNF8/UvDV8wxNCII/AAAAAAAAATI/tuvRoCPhfAs/s1600/stacked-infix-boxes.png" /></a></div>
<a href="http://www.iceni.com/" target="_blank">Infix PDF</a> editörünün deneme sürümünü yaklaşık 2-3 gündür kullanıyorum. Bundan daha önce PDF formatındaki katalogların, dokümanların İngilizce-türkçe ya da Türkçe –İngilizce çevirilerini yaparken adobe illustrator, open Office ya da adobe acrobat pro extended kullanıyordum. Ama dürüst olmak gerekirse revizyonları yapmak, ki bu bazen komple metni ya da görselleri değiştirmek, eklemek manasına geliyor, bu programlarda hiç de pratik değildi. Metin çoğu zaman formunu kaybediyor, harf harf değiştirmem gerektiği bile oluyordu. İşte tüm bu sıkıntılar dolayısıyla girdiğim arayışta <a href="http://www.iceni.com/" target="_blank">Infix PDF </a>editörü ile karşılaştım.<a href="http://www.iceni.com/" target="_blank"> Infix PDF</a> editörde tüm bu handikaplar elemine edilmiş. Son derece basit ara yüzü sayesinde tıpkı basit bir word belgesi gibi ve son derece hızlı bir şekilde yapabiliyorum. Üstelik <a href="http://www.iceni.com/" target="_blank">Infix PDF</a> editörü bilgisayarı da programın kendisini hantallaştırmadan, ağırlaştırmadan istediğim gibi çevirilerimi yapabilmeme olanak tanıyor.<a href="http://www.iceni.com/" target="_blank"> Infix PDF</a> editörü ile hızlı, pratik ve orijinal formu bozmadan kataloglarımı istediğim dile çevirmek benim için artık çok kolay. Şayet siz de bu tarz bir program arıyorsanız<a href="http://www.iceni.com/" target="_blank"> Infix PDF</a> editor tam size göre. Aşağıdaki linkten deneme sürümünü indirip üretmeye hemen başlayın!
<a href="http://www.iceni.com/">http://www.iceni.com/</a>
samdakayisihttp://www.blogger.com/profile/01931104252487809750noreply@blogger.com0tag:blogger.com,1999:blog-3167101930619289394.post-33961523536905904892013-05-07T23:48:00.000-07:002013-05-07T23:48:52.182-07:00Konya ve Somatçı Fihi Ma FihHem Mevlana'yı hem de Şems'i ziyaret etmek hem de konya/selçuklu mutfağına yakından bakmak amacıyla geçtiğimiz hafta sonu konya'ya uçtuk. aslında ilk başta iş gezisi olması gereken bu seyahat, çekimlerin ertelenmesi ile tamamen gezelim - görelim konseptini aldı.<br />
<br />
Değil Konya'ya Ankara haricinde başka hiçbir iç Anadolu kentine daha önce gitme şansım olmadığı için seyahat öncesinde oldukça heyecanlıydım. Uçakta cam kenarına konuşlanıp kuş bakışı bozkırın ne demek olduğunu anladığımda bu zamana kadar okuduğum tüm şiirler, romanlar ve dinlediğim şarkılar/türküler ve içlerindeki betimlemeler yerine oturdu. Uçuşun sonunda kaptan pilotun sevgili yolcularıymışız ki sayesinde Konya turu daha havadayken başladı. Bu düm düz bir masaya serilmiş kareli bir örtü gibi yerleştirilmiş kent, cetvelle çizilmiş gibi düm düz yolları ve monopoly oyununu andıran kutu kutu ve düzenli binaları ile daha önce hiç bu kadar düz bir yer görmediğimizden olsa gerek bizi oldukça şaşırttı.<br />
<br />
Kocam'la en sevdiğimiz şey daha önce hiç gitmediğimiz bir yerde kaybolmak. Kaybolurken şehri tanımak, her şehrin içinde barındırdığı, gizlediği ironileri fark edip, burun kıvırmadan, ötekileştirmeden anlamaya çalışmak ve her metropol vatandaşının özlem duyduğu ve bir yerde de en büyük kompleksi olduğu naif hayata az da olsa dokunabilmek. Yemek yemenin mutlulukla bir ilgisi olmalı mottosuyla yaşayan insanlar olarak daha önce hiç gitmediğimiz yerlere gidip, o mahalin kendine öz lezzetlerini sokak aralarında aramak, tatmak, keşfetmek de en büyük hobimiz.<br />
<br />
Konya'ya gitmeden önce yaptığımız ne yemeli araştırmalarında iki üç isim dikkatimizi çekmişti. Bunlardan biri etli ekmek için işaret edilen "havzan" diğeri de mevlevi yemeklerinin sunulduğu somatçı fihi ma fih adlı restorandı. Turistik işletmelerden oldum olası kaçtığımız için, kıyıda köşede kalmış, çok fazla tanınmayan ama lezzeti kulaktan kulağa yayılan yerleri tercih ettiğimizden ne olur ne olmaz diyip, konya'da karşılaştığımız esnafa, yerel halka her fırsat bulduğumuzda sorduk nerede ne yenir diye.<br />
<br />
Havzan konusunda yanıldığımızı ve etli ekmeğin bolu lokantasında yenmesi gerektiğini de bu şekilde öğrendik. Mevlana türbesine giden yolda mevlana caddesini dikine kesen bir sokakta yer alıyor bolu lokantası. fayans döşeli duvarları ve sıkışık nizam masaları ile tipik bir esnaf lokantasını andırıyor. Daha görür görmez lezzet için doğru adreste olduğumuzu anladık. içerisi kelimenin tam anlamıyla tıklım tıkış. herkes etli etmek yeme derdinde, kimileri de mevlana pidesi sipariş ediyor. mevlana pidesini deneme şansımız olmadı ama etli etmek dediğin nedir ki, bildiğimiz pide diyen bizler oldukça utandık. artık pide de neymiş bolu lokantası ve etli etmek varken diyoruz. diğerlerinin aksine burada etli ekmek metrelerce değil, kesilmiş ve üst üste dizilmiş şekilde ve taze turp eşliğinde servis ediliyor. Garson bizi bir masaya iliştirdikten sonra direkt "bir mi bir buçuk mu" diye sordu. cevabımız biraz gecikince" nereden geliyorsunuz siz" dedi. İstanbul cevabını alınca da, "ben size 1'er porsiyon vereyim yetmezse daha getiririm dedi". yediğimiz 1'er porsiyon etli etmek daha saat 2 civarı olmasına rağmen neredeyse tüm gün tok gezmemize yetti. İstanbul'da yediğimiz etli ekmeklerin de etli ekmek olmadığını anlamış olduk. hamuru pide hamurundan biraz daha kalın, dışı gevrek, içi yumuşak ve iri buğday unuyla yoğrulmuş bir hamuru var. üzerindeki bıçak kıymasının da lezzeti çok farklı. Sanırım biz istanbul'da et diye başka bir şey yiyoruz.<br />
<br />
Konya ile ilgili olarak değinmeden geçemeyeceğim bir nokta var. O da şehir gerçekten tertemiz. İnsanları yardım istediğinizde ya da bir şey sorduğunuzda kocaman bir gülümseme ile tüm sinirlerinden arınmış bir şekilde size yardım ediyor. Hele ki bir adres soracak olsanız ellerinde olsa atla sırtıma götüreyim diyecekler neredeyse. Tabii bir de öteki yüzü var. Ama bu yazıda kötü şeylerden, Mevlana'nın mirasına ters düşen ve değil Konya, dünyanın her yerinde karşınıza çıkabilecek, her beşer şaşar insan gibi burada da karşılaştığımız şaşmış insanların tavırlarından bahsetmeyeceğim. Din ile yoğrulmuş ve dinin hayatın merkezinde yaşandığı bir şehir Konya. Bu kadar genel bir tavır söz konusu ise, bu demektir ki burada yaşayan insanlar bu şekilde mutlular. Dışarıdan gelmiş biri olarak da bu durumu yadırgamak bir yere kadar doğal olabilir ama eleştirmek son derece yanlış olacaktır.<br />
<br />
Cumartesi gününü Mevlana müzesi, Şems'in Konya'daki makamı, Alaaddin tepesi ve hemen hemen her köşede karşımıza çıkan gerek selçuklu gerekse osmanlı döneminden kalan camii ve kutsal mekanları gezmeye ayırdık.<br />
<br />
Pazar günü de önce Mevlana civarında bulunan ve şehrin ara sokaklarını dolduran eski çarşıyı gezdik. Gezmekten yorulunca karnımız biraz daha acıksın diye vakit geçirmek için daha önce methini duyduğumuz ama gezerken çat diye karşımıza çıkan "hiç kahvehanesine" girip biraz soluklandık. Burası taksimde sıklıkla karşılaşabileceğiniz türden bir cafe. ama şayet Konya'da iseniz farklı atmosferi ve işletmecilerinin aydın tavrı ile benzeri olmayan mekan. Kahvelerimizi içtikten sonra somatçı'ya doğru yola çıktık.<br />
<br />
Şu anda sorsanız konya dendiğinde aklımıza gelen ilk isim somatçı. ve sanırım bundan sonra et dediklerinde aklımıza gelecek ilk isim de yine somatçı olacak.<br />
<br />
kapıdan içeri girer girmez son derece içten ve kibar bir tavır ile bizi karşıladılar. normalde rezervasyon gerekiyormuş ama şansımıza biz gittiğimizde mekan oldukça sakindi ve beklemek durumunda kalmadık. şef garson ibrahim bey bize menüyü vermeden önce sirkencübin ikram etti, kendisine boş ve sorgular gözlerle baktığımızı farkedince de gülümseyerek, size hepsini anlatacağım, izin verin ilk önce sirkencübin nedir onu anlatayım dedi ve o an itibariyle lezzet şöleni başladı.<br />
<br />
sirkencübin selçuklu/mevlevi mutfağında yeri olan bir tür şerbet. içinde sirke ve bal var. yemekten önce içildiğinde iştah açıyor, yemekten sonra içildiğinde ise hazmı kolaylaştırıyor. dudağınızı bardağa değdirdiğiniz anda bir ferahlama ve yenilenme hissi doluveriyor içinize. bir nevi midenin kapısını açmaya yarayan anahtar olarak adlandırılabilir.<br />
<br />
bu sunum sonrasında menüde bulunan yemekleri anlatmaya başladı ibrahim bey. öncelikle tüm yemeklerin o dönemin koşullarına uygun olarak hazırlandığını söyledi. Bu da özetle yemeklerde salça, sıvı yağ, soğan ve patates yok, yemiş ve kuru yemişlerle lezzetlendirilmiş etler ağırlıkta anlamına geliyor. sonra ekledi, "bizim yemeklerimiz bizzat şef aşçımız ve işletmemizin sahibi Ulaş Tekerkaya tarafından hazırlanmaktadır". Sonrasında Ulaş bey ile de tanışma şansımız oldu. Kendisi Türkiye milli aşçılar federasyonu üyesi, işini aşk ile yapan pırıl pırıl bir beyefendi. kalbindeki güzelliği elinden hazırladığı yemeklere akıtan bir bey. Bilgisini ve tecrübesini, girişimciliği ile birleştiren amatör heyecanını kaybetmemiş bir profesyonel. Bize yaptıklarını anlatırken gözlerinin içinin parlıyor olması ve samimiyeti tüm bunların küçük bir ispatı.<br />
<br />
menüdeki her bir lezzeti hakkını vererek tatmak istiyorsanız somatçı'ya bir defa gelmek yetmez. bize yetmedi. İbrahim Bey'in tavsiyeleriyle seçimlerimizi yapmaya çalıştık ama diğer lezzetlerde de aklımız kaldı.<br />
<br />
Önden fihi ma fih çorbası ve karamık çorbası ile başladık.<br />
fihi ma fih'in kelime anlamı kabaca "ne varsa içinde", buradan yola çıkarak bu çorbanın o mevsimde hangi erzaklar var ise onları içinde barındıran bir çorba olduğunu söyleyebilirim. karamık çorbası ise yörede yetişen karamık otu ile hazırlanan bir çorba, otun verdiği ekşi tadı biraz daha arttırmak istediğiniz taktirde limon ile zenginleştirebiliyorsunuz. iki çorbanın da lezzeti tartışmasız çok güzeldi. içerdiği malzemeler hem ayrı ayrı tatlarını dilde bırakırken hem de bir bütün olarak oldukça ahenkliydi.<br />
<br />
ara-sıcak olarak ise, menüde ilk bakışta dikkatimizi çeken tarhana kavurmasını seçtik. tarhana'yı bugüne kadar sadece çorba olarak yemiş insanlar olarak kavurmasının nasıl olabileceği konusunda hiçbir fikrimiz yoktu. işin en ilginç kısmını ise hilal şekli verilmiş tarhana kavurması kireçte domates reçeli eşliğinde masamıza geldiğinde fark ettik. mevlevi sofrasının en ilginç özelliklerinden biri de bu sanırım, tatlı ve tuzlu - acı ve tatlı bir arada. tasavvuf felsefesi ruha gıda olurken, bu felsefe ile yoğrulmuş yemekler mideyi ve dolayısıyla aklı beslemekte. ibrahim bey tarhana kavurmasının acı olduğunu, ve o nedenle domates reçeli ile birlikte yenip lezzetin dengelenmesi gerektiğini anlattı. şimdi bunları yazarken o anki mutluluğum geldi aklıma.. mutlaka denenmesi gerek.<br />
<br />
ara sıcak sonrasında ise ayvalı et ve incirli et tercih ettik. Zor bir tercihti. çünkü menüdeki hemen hemen tüm yemekler ilgimizi çekiyordu. seçim yaparken de en yabancı olduğumuz şeyleri seçmeye gayret ettik. her iki yemek de odun ateşinde, toprak güveçlerde pişiriliyor. soframıza geldiğinde kapların içinden yükselen cızırtılar ve burnumuza dolan aromatik kokuyu anlatmak oldukça zor. Ancak şunu söyleyebilirim; et sevmeyen bir insan olarak kocaman güvecin içindeki en küçük et parçasını bile silip süpürdüm. hayatımda yediğim en yumuşacık ve lezzetli etti. incir ve etin birleşimi, etin bıraktığı suyun incirin tadı ile birleşimi ve karameli andıran yoğun yapısı, çiğnerken incir çekirdeklerinin lif lif etin arasına girip her lokmayı şölene çevirmesi... kesinlikle iyi yemek yemenin mutlulukla bir ilgisi olmalı...<br />
<br />
yemek esnasında gül şerbeti bize eşlik etti. özenle hazırlanan ve özel yemekleri yerken yemeğin tadına muhalefet edecek bir şeyler içmenin yanlış olduğuna, lezzeti değiştirdiğine inansam da, içimden bir ses gül şerbeti bu yemeklerle birlikte masada olmalı dedi. bu arada tatlı içeceklerden de çok fazla hoşlanmadığımı belirtmem gerek. tüm bunlar aklımda gidip gelirken, acaba yanlış mı yaptım diye kendimi sorgularken, şerbetlerimiz geldi. bardağı alıp ağzıma götürmeme fırsat bulmadan, masadan yükselen enfes kokuların arasından kendisine bir şekilde yol bulup burnumun ve aklımın içini dolduran gül kokusunu nasıl tasvir edebilirim bilmiyorum. lokmaların arasında aldığım her bir gül şerbeti yudumu uzun zamandır dilimin üzerindeki varlıklarında bi haber olduğum lezzet sarhoşu tüm algaçlara reset atıp bir sonraki lokmaya hazır hale getirdi. belki de bu sayede her bir lokmanın tadını sanki ilk defa tadıyormuşum gibi hissettim.<br />
<br />
yemek sonrasında alışık olunanın aksine lokum yerine kuru incir tanecikleri ile servis edilen türk kahvesi sirkencübin anahtarı ile açılan mide kapılarını usuletle kapatmamızı sağladı...<br />
<br />
somatçı fihi ma fih 1,5 sene öncesinde açılmış olmasına rağmen sanki yüzyıllardır orada gibi, sanki kazanları yüzyıllardır kaynamaya devam ediyormuş gibi. güler yüzlü ve sizi mutlu bir şekilde uğurlamaya ant içmiş ekip ne kadar gururlansa az. öz değerlerine sahip çıkan ve bunu aşkla yapan herkes gibi onlar da başarıyı çoktan elde etmiş. bize de bu şöleni karşılaştığımız herkese anlatmak ve yaşadığımız mutluluğu paylaşmak kalıyor.<br />
<br />
Mutlaka gidin. yolunuz düşmese de düşürün..<br />
<br />
Not : fiyatlar gerek Konya geneli gerekse istanbul ile kıyaslandığında oldukça makul. gördükleri rağbetin sarhoşu olmamışlar ve bu şöleni yaşamak için astronomik bir ücret ödemeye mecbur bırakmamışlar ziyaretçilerini. Ki bizce bu şölenin maddi bir karşılığı olamaz.<br />
<br />
<script src="http://widgets.amung.us/map.js" type="text/javascript"></script><script type="text/javascript">WAU_map('5fyyyynrgiww', 420, 210, 'cart', 'target-red')</script>samdakayisihttp://www.blogger.com/profile/01931104252487809750noreply@blogger.com0tag:blogger.com,1999:blog-3167101930619289394.post-71090810904426233382012-10-10T02:53:00.003-07:002012-10-17T03:16:23.718-07:00Dukan - Gün 114 : Çoğu Bitti Azı Kaldı!!<br />
<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
<a href="http://www.bryanfranklin.com/wp-content/uploads/foldtime.jpg" imageanchor="1" style="clear: left; float: left; margin-bottom: 1em; margin-right: 1em;"><img border="0" height="313" src="http://www.bryanfranklin.com/wp-content/uploads/foldtime.jpg" width="320" /></a></div>
Aynen öyle!<br />
<div>
Çoğu bitti azı kaldı. Toplamda 157 gün sürmesi Mösyö tarafından ön görülen seyir fazımın 114'üncü gününe de girmiş bulunmaktayım. 19.6 kilo vermeye niyet ederek başlamıştım. Şimdi ise inanmakta zorluk da çeksem kaldı sadece 6-7 kilo :)</div>
<div>
Bir PKOS zedenin azimle taşı delişi olarak tarihe not düşülsün istiyor bu çocuk! </div>
<div>
<br /></div>
<div>
Azim derken de 20 kilo ve üzeri kilo vermeye çalışanlar için küçük bir rahatlatma notu düşmeden edemiyeceğim. Ben bunun sıkıntısını çok çekmiştim ilk başlarda. Gerçi iyi bişey mi yapıyorum bilmiyorum ama gerçekleri konuşmak lazım. Lütfen orda burda okuduklarınızla canınız sıkılmasın. Dukan uygulayıcılarının %90'ı hiç kaçamak yapmadım, yok balon etkisi bilmem ne diyip duruyorlar. Bünyeden bünyeye farklı tepkilerle karşılaşılması tabii ki göz ardı edilemez ama biliniz ki ben arada zaman zaman 1-2 gün bir iki defa da 1 haftalık Dukan araları vermiş bulunmaktayım işte iç rahatlatıcı neviinden notlar :<br />
<br />
<a name='more'></a></div>
<div>
<br /></div>
<div>
- PKOS (Polikistik Over Sendromu) hastası isen yılma. Yılmadım. Başardım. Bizim bu lanet hastalık kilo problemi ile geliyor ve kilo problemini def etmeden hastalığın kontrolü mümkün olamıyor. Zaten yumurtalıklar her ay olması gerektiği gibi yumurtlanamıyor, ki başlı başına yeterli bir sıkıntı, bir de üstüne insülin direnci ekleniyor, sonra gelsin daha ciddi promosyon hastalık paketleri.. böbrek yetmezliği mi istersin, rahim kanseri mi.. töbe töbe... </div>
<div>
<br /></div>
<div>
Kilo problemini getiren bu sendromun da kontrol altına alınabilmesi ancak ve ancak ideal kiloya ulaşılması ile mümkün olabiliyor ama burada da bir sıkıntı söz konusu. Hadi madem öyle ise verelim kiloları kurtulalım demek, dendiği kadar kolay değil. İnsülin direnci sebebiyle su içsem yarıyor neviinden bir bünyeye sahip olduğumuzdan, benim doktorun deyişi ile "herkes 1 yapıyorsa sen 10 yapacaksın - diğerleri ile kendini kıyaslayıp boşu boşuna üzme kendini". Evet arkadaşım biz kolay kilo veremiyoruz. Hatta bizim kilo verebilmemiz çoook çoook zoor... Kendimize acımamız bittiyse devam edebiliriz.</div>
<div>
<br /></div>
<div>
Haberler güzel. Dukan beslenme prensipleri insülin direncine sahip insanlar için biçilmiş kaftan. Diyabet doktorunuz size demedi mi arkadaş ağzına karbonhidrat-tatlı girmicek yoksa tip bilmem kaç şeker hastası olman an meselesi diye? Dukan zaten karbonhidratın zerresine izin vermediğinden işin kolay. Şeker - tatlı - pilav - makarna krizleri arada vuruyor tabii. Kaç kere kafamı kocaman pilav tenceresine sokmamak için zor tuttum sayamıyorum. Ama tutuyor insan. Tabii bazen de tutmak istemeyebiliyor :) </div>
<div>
<br /></div>
<div>
<b><i>İtiraf : Bir iki hafta önce tutmadım kendimi! Dikkat tutamadım değil "tutmadım". Canım kocamın canı sokakta satılan tavuklu pilavdan çekti. Ki biz mecidiyeköyde oturuyoruz, alası meydanda satılıyor, millet te nerelerden kalkıp geliyor o arabalı pilavcıdan löpletmek için. Bırak çıksın meydana otursun efendi efendi yesin di mi? Hayır... domestik genlerimin kurbanı oldum arkadaş! Koca bir tencere tavuklu pilav yaptım... Herkes nom nom yerken "kendimi tuvalete mi kapasam", "çıksam bir yürüsem mi..." "kaç defa daha geri çevirdin gene yaparsın koçum", "tavuklu pilav da neymiş git kemir jambonları, füme etleri" telkinleri bi boka yaramadı... Arkadaşlarımın "zaten sırf göz kaldın, bi tabak yesen mükafatın olur" <u>desteği</u> ve kocamın ne zaman kaçamağa meğilli olsam "ye hadi bana yazılacak kaloriler" <u>torpili</u> ile iki kocaman ve tepeleme tavuklu pilav tabağını mideye indirdim. </i></b></div>
<div>
<b><i>Sonra tek hatırladığım - Kulaklarımdaki keman sesleri, çevremdeki renk cümbüşü, salgıladığım endorfin...- Pişman oldum mu? </i></b></div>
<div>
<b><i><br /></i></b></div>
<div>
İlk başta o müthiş keman sesleri ve endorfin yüklemesi vs. pişmanlık vızırdamalarını bastırıyordu. Ama sonra sonra bokunu yemiş tavuk gibi kalakaldım bir başıma.. iyot misali... ertesi gün tartılmadım. bozarsanız siz de tartılmayın. hemen bir saf protein günü yapın ve sonrasında tartılın :) o iki tabak pilava rağmen iki gün sonra yaklaşık yarım kilo vermiştim :) </div>
<div>
Aman nasıl olsa saf protein günü var diyerek gevşememek lazım. son 5 ayda toplasanız 3 defa kaçamağım oldu. alışkanlık haline gelirse işte o kitapta da bolca bahsedilen "balon etkisi" gerçek olur kanısındayım. </div>
<div>
<br /></div>
<div>
Dersimizden ne anladık : PKOS'lar da kilo verebilir. Yeter ki sizin için doğru olan beslenme sistemini uygulayın. Bence başlangıç için ideali Dukan. Sonrasında da protein perşembesi katkılı Karatay beslenme sistemi. </div>
<div>
<br /></div>
<div>
- Gelelim ikinci iç rahatlatıcı nota. </div>
<div>
Her gün yürüyüş, bilmem kaç günde bir egzersiz vs. diyor ya kitapta... Ve nette okuduğunuz tüm dukan bloglarında, forumlarında herkesler de harfi harfine uyuyor bu egzersiz ve yürüyüş kuralına... Ben buna inanmıyorum arkadaş... İnanmadığım egzersizin faydası ve gerekliliği değil.. uygulama realitesi... Yapabilene helal olsun.. Ama ben yapmadım. arada eğlencelik bir iki defa yıllardır üye olduğumuz spor salonuna gitmedik değil ama dediğim gibi eğlencelik, havuzda iki tur yüz hop jakuzi ordan hoop sauna.. bir nevi sosyalleşme bahanesi.. Sonra koş eve yayıl L koltuğa "hooyyt ne yorulduk, bir film koyalım da dinlenelim" psikolojisi.. Ben düzenli spor yaptığımda daha hareketsiz bir yaşam içinde buluyorum kendimi. Sanırım alttan alta spor salonunda haddinden fazla çalışan ter bezlerim ve yorulan kaslarıma karşı borçlu hissediyorum kendimi. Çok çalıştınız, söz sizi daha fazla yormayacağım. Hatta bak söz acaip çişim gelene kadar aralarda tuvalete bile gitmicem... </div>
<div>
<br /></div>
<div>
Dersimizden ne anladık : Egzersiz evet faydalıdır (evet toplum tarafından linç edilme olasılığı ve korusu da yok değil bunu yazarken), evet evet mutlaka yapılmalıdır. Ama ben 5 aydır toplamda 2 saatten fazla ekstra bir egzersiz çabası içine girmedim. Oramda buramda sarkma falan da yok.</div>
<div>
<br /></div>
<div>
Aa ama şöyle bir gerçek var. yürüyen merdiven, asansör, araba, toplu taşıma aracı kullanımım %70 oranında azaldı. Ayağıma üşenen biri de değilim. Bir de diyetin uygulama zamanı yaz ayına denk geldi ve ayıptır söylemesi bu sene güzel tatil yaptım. 1 aya yakın belki biraz daha fazla her gün yüzme olsun, dağ taş tırmanıp gezme olsun, istanbul'daki hayatıma nazaran daha fazla hareketli bir süreç yaşadım. Belki bunun da bir faidesi olmuştur bilemicem. Ayarlayın işte kendinizi. </div>
<div>
<br /></div>
<div>
- Sınırlı izinlilerden meyveli yoğurt / prebiyotik yoğurt sayısı... Mösyö diyo ki sadece ve sadece iki kutu yiyebilirsiniz. Duraklama yaşarsanız onu da yemeyin. </div>
<div>
İlk başlarda ben de iki kutu ile sınırlı tutuyodum bu işi ama zamanla protein neviinden yiyeceğim / yiyebildiklerim azaldı. Artık tavuk görmeye dahi dayanamıyorum, kırmızı eti kıyma halinde ve sebze yemeklerinin içinde eser miktarda ise yiyebiliyorum, yumurta mı öööhh... o da yalan oldu... anca melemen olursa belki geçiyor gırtladığımdan.. Soğuk etlerden hindi füme ve dana jambon da bana elveda dedi.. arada füme dil / rosebeef yersem yiyebiliyorum.. o kaa.. geriye ne kaldı?? Balık - yoğurt, meyveli yoğurt - peynir. :) E hal böyle olunca sabah kalk bir tane meyveli yoğurt at, sabah-öğle arası bir kaç fincan light süt ile kahve & bir dilim füme et/peynir, öğlen bir kutu daha meyveli yoğurt, akşam üstü bir kutu daha, akşam yemeği sonrası tatlı niyetine bir kutu daha derken :) günlük activia tüketim miktarım toplamda 4 kutu... yani izin verilen miktarın iki katı. Hatta şu anda bunu yazarken de bir tane löpletiyorum :) Bir sıkıntı yok. Duraklama yaşamadım, küp küp gidiyo kilolar. Baktım duraklayası tutar azaltırım. ama meyveli yoğurt yerine izinli başka bir besin bulamazsam hayatımdan da çıkaramam zira aksi taktirde fotosentez yapmaya başlıycam beslenebilmek için. </div>
<div>
<br /></div>
<div>
- Dukan ile alkol hayatımızdan çıkıp gidiyor yanılgısı ile bu yazımı da burada neticelendirmek istiyorum. Bu da yalan çıktı. Yahu zaten 20 kilodan fazla vereceğin var ise önünde gerçekten uzun bir süreç var. öyle bir iki aya toparlanacak bir durum yok ortada. Yemeyi içmeyi seven ve hayattan zevk alırken bu iki faktörü göz ardı edemeyen insanlarız. (yani sen şimdi bu yazıyı okuyosan te buralara kadar da gelmişsen, belli ki yaşamak için yiyen o bay/bayan rotenmayer'lardan değilsin, yemeyelim birbirimizi) E hal böyle olunca ben bir çok defa (sayısız) küfelik oluncaya kadar da içtim. Oh afiyet olsun, yarasın kızıma.. Ama içtiğim/içeceğim günlerde yemek miktarını bir hayli azalttım. yani yolda bir yerde küt bayılıp kalmayacak kadar yedim. Ve sanırım o kadar az yediğim için de bir çok defa küfelik oldum. </div>
<div>
<br /></div>
<div>
<br /></div>
<div>
Gelelim toparlama bölümüne :</div>
<div>
<br /></div>
<div>
Verecek kiloların miktarı azaldıkça vücut onlardan kolay ayrılamıyor. 6-7 kilom kaldı ve ben artık iki haftada 1-1,5 kilo vermeye başladım. Büyük ihtimalle o son 1-2 kilo beni baya bi ağlatacak güçlendirme öncesi. Olsun aynada gördüğüm ben ve bundan bir sene önceki ben arasındaki fark beni çok mutlu ediyor. </div>
<div>
<br /></div>
<div>
Yaşasın Dukan!!!</div>
<div>
<br /></div>
<div>
Bir sonraki yazımda merak edenler için cesaret edebilirsem belki bir öncesi sonrası fetoğrafı paylaşırım kim bilir :) </div>
<div>
<br /></div>
<div>
Selametle kalasınız !!</div>
<div>
SÇS.KİB.BYE! </div>
<div>
<br /></div>
<div>
</div>
samdakayisihttp://www.blogger.com/profile/01931104252487809750noreply@blogger.com4tag:blogger.com,1999:blog-3167101930619289394.post-81024747980653380202012-07-18T07:18:00.001-07:002012-07-18T07:18:14.391-07:00Dukan - Gün 38 : Tatile Hazırım!!<br />
<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
<a href="http://img.whynotgif.com/lose-weight/lose-weight-71.gif" imageanchor="1" style="clear: left; float: left; margin-bottom: 1em; margin-right: 1em;"><img border="0" height="320" src="http://img.whynotgif.com/lose-weight/lose-weight-71.gif" width="212" /></a></div>
En son 9. günde yazmış olmanın utancı ile son 15 dakikadır parmak hesabı yapıp bugün kaçıncı günümdeyim ki ben deyu deyu kıvranıyordum ekranın başında.. Sonradan dank etti, 38. günü sürüyor olmama rağmen arada Dukan Mallığı yokluyor :) Akıllı telefonlar için geliştirilmiş bir aplikasyon var. Dukan'a özel. Benim kullandığım aplikasyonun adı iDukan ve şimdilik sadece iphone telefonlarda çalışıyor. Dukan'nın sitesindeki testin sonuçlarını kişisel bilgilerin (boy, kilo vs.) ile birlikte giriyorsun, sonra tartıldıkça kilo takibi paneline işleyip gün gün ne kadar kilo vermişsin, vücut kitle indeksin ne olmuş, diyetini neresindesin, o gün protein günün mü karbonhidrat günün mü, daha ne kadar kilo vermen lazım, kaç günün kaldı vs. yararlı yararsız birçok bilgi elinin altında oluyor. İlgilenenlere duyurulur.<br />
<div>
<br />
<div>
işte bu da uygulamanın linki : </div>
<div>
<a href="http://itunes.apple.com/tr/app/idukan-diet-tracker/id493076245?l=tr&mt=8">http://itunes.apple.com/tr/app/idukan-diet-tracker/id493076245?l=tr&mt=8</a><br />
<br />
<div>
<br /></div>
<div>
Toplamda 163 gün sürecek olan seyir+atak döneminin 38 günü kalmış geride.. Kaldı 125 gün.. bir gün diyeceğim ki, arkadaşlar son günümdeyim.. Te allahım, ne kadar uzakmış gibi geliyor o günler. </div>
</div>
</div>
<div>
<br /></div>
<div>
Ama yılmak yok, çünkü sonuç mükemmel. Bu 38 gün boyunca, hiç fark etmeden, alkol hariç hiçbir şeyin yoksunluğunu çekmeden tam tamına 7 kilo gitti. Başka bir rejim yapıyor olsam, tartıdaki 7 kiloluk değişim çok fark edilmezdi. Ama gerek uzun süredir görmediğim arkadaşlarım gerekse burnumun dibinde olanlar "senin içinden bi anduşka daha çıktı" diyip duruyorlar ve benim keyiften yağlarım daha da hızlı eriyor haliyle :)) Dukan tarzı protein diyetleri sonucunda verilen 7 kilo diğer diyetlerde verilen 15 kiloya denk. Spor sayesinde kas kaybı yaşanmıyor, atak sonrası verdiğiniz kilolar yağdan gidiyor.. sonuçta bir iki ay içinde evrim geçirmeye başlıyorsunuz.....</div>
<div>
<a name='more'></a></div>
<div>
<span style="background-color: white;">Bu süre zarfında yazamadım çünkü ailemin didim'deki yazlığına göç ettim. İlk günler mayo giyip göbüş saklama durumları hakimken, bir aydan kısa bir süre sonra beyaz! bikinim ile kıvıra kıvıra dolaşmanın tadı inanılmazdı!!! İşte o anlarda yaz akşamı sofralarının vazgeçilmez ikilisi rakı balık hikaye geldi çoğu zaman. Amaaaan bugüne kadar içtiklerime sayayım bari diyip zero'mdan bir fırt daha çektim. Tabii masada benim haricimde herkes zom olmuşken "sarhoş muhabbeti"nin ne kadar zorlayabilir olduğunu da öğrenmiş oldum. Bundan sonra masada içmeyen biri varsa haline daha çok acıyacağım :) Öğrenmenin yaşı yok arkadaş!</span></div>
<div>
<br /></div>
<div>
Bir iki kere de mis kokulu pilav sebepli sıkıntı yaşadım. Kafamı tencerinin içine sokmak istedim resmen! Ama yapmadım! al bi kaşık bişey olmaz diyenleri de kötü niyetli olduklarına ikna ettim. Huysuzum ve sevimsizim! Ama mutluyum! :D</div>
<div>
<br /></div>
<div>
Bu Cuma günü kocam ve arkadaşlarımız ile ege turuna çıkıyoruz. Yanıma mayo almıyorum! Bir gün hamile kalırsam diye saklıyorum onları, yoksa çoktan atmıştım çöpe! Evet, geri dönüş yok! Dün de çıkıp alışveriş yaptım. Değmeyin keyfime... Her yerde acayip ucuzluk indirim var malum. Bundan bir kaç ay öncesinde kadar indirim zamanları daha da mutsuz olurdum çünkü 40+ bedenler sezonunda tükenir; indirim zamanında raflarda, askılarda sadece 36 -34 bedenler kalır ve ben de avcumu yalaya yalaya çıkardım mağazalardan. Hala daha 36 beden biraz uzaktaki bir hedef ama arada derede kalan 38 bedenleri, Medium Size'ları bulup bi de üstüme tam olmaları dünü 23 Nisan ilan etmeme yetti de arttı bile! </div>
<div>
<br /></div>
<div>
7 kilo ile XL'den M ye düştüm. Böbreklerim tıkırında bir sıkıntıları yok. Kalp ritmim de normaldir heralde bir gariplik hissetmiyorum. Sebze günlerinde sebzeyi abartıyor, protein günlerinde de kırmızı etten ve beyaz peynirden olabildiğince uzak durup balığa ve yoğurda veriyorum kendimi.. Eskisine göre çok daha sağlıklı beslendiğim kesin. </div>
<div>
<br /></div>
<div>
Biliyorsunuz ben atak dönemindeyken kocam da aramıza katılmıştı. O 89 ile başladı ve yaklaşık 35 günde 8-8,5 kilo verdi. Üniversitedeki halimize döndü. Yalnız bir sıkıntı var, benim vermem gereken yaklaşık 15 kilo daha var. O sebeple kendisi benden genç görünüyor gibi geliyor bana. Ya pislik yapıp kilo almasına neden olmalıyım ya da daha çok gaza gelip şu 15 kilodan daha çabuk kurtulmalıyım!!! </div>
<div>
<br /></div>
<div>
Sanırım ikinci seçenek yürürlüğe girmek durumunda....</div>
<div>
<br /></div>
<div>
<br /></div>
<div>
Sevgiler!</div>
<div>
<br /></div>
<div>
<br /></div>
<div>
<br /></div>
<div>
<br /></div>
<div>
<br /></div>
<div>
<br /></div>
<div>
<br /></div>
<div>
<br class="Apple-interchange-newline" /></div>samdakayisihttp://www.blogger.com/profile/01931104252487809750noreply@blogger.com0tag:blogger.com,1999:blog-3167101930619289394.post-49618584264679726072012-06-19T05:55:00.002-07:002012-06-19T05:55:42.710-07:00Dukan - Gün 9 : Folyolu Dana !????<br />
<span style="background-color: white;">Light ürünlerin rengi neden pembe acaba? </span><br />
<div>
<br /></div>
<div>
"<span style="background-color: white;">Tadımız bok gibi ama bak pembiş pembiş çok sevimliyiz ye bizi ye ye!" diyorlar olsa gerek, zira tatlarını sevmeye başladığımı bile söyleyebilirim. Özellikle light meyveli yoğurt hayatımı kurtarıyor!</span><div>
</div>
</div>
<div>
<span style="background-color: white;"><br /></span></div>
<div>
<span style="background-color: white;">Ps: Bu Dukan yalancı da yapıyor demek ki.. </span></div>
<div>
<span style="background-color: white;"><br /></span></div>
<div>
Bu sefer rejim nasıl gidiyor napıyoruz muhabbetinden ziyade size bir tarif vereceğim haddim olmayaraktan. Özetle Atak dönemini kazasız belasız tamamladık, ben 3 kocam 4 kilo verdi; şimdi seyirdeyiz üstümüze iyilik sağlık :)</div>
<div>
<br /></div>
<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
<a href="http://3.bp.blogspot.com/-A5ciWbM6YEA/T-B0lnM6NxI/AAAAAAAAAOc/ny3etoTayVQ/s1600/ratatouille_o_GIFSoup.com.gif" imageanchor="1" style="margin-left: 1em; margin-right: 1em;"><img border="0" src="http://3.bp.blogspot.com/-A5ciWbM6YEA/T-B0lnM6NxI/AAAAAAAAAOc/ny3etoTayVQ/s1600/ratatouille_o_GIFSoup.com.gif" /></a></div>
<div>
<br /></div>
<div>
Daha önce de bahsetmiştim, ben kırmızı et yemem....</div>
<div>
<a name='more'></a></div>
<div>
....yanından geçmem.. geçemem... beyaz etgillerden de balık konusunda hiç seçici değilimdir, babam çıksa affetmem misali, bir de gel gör ki tavuk denince papuçsuz kaçıyorum. Bunun da sebebi geçmişteki diyet denemelerim boyunca neredeyse kanatlarım çıkıp gıdaklamaya başlayıncaya dek tavuk haşlama, ızgara yemiş olmam. Süt de aynı hesap, hep annemin suçu... bir çocuğa ergen oluncaya ve isyan bayrağını açıncaya kadar ağzından burnundan süt sokarsan, hayatı boyunca sütlü tatlı bile yiyemez. Ama şayet Dukan yapıyorsanız illa ki kırmızı et, süt vs. o dolabın içine giriyor ve pişeceği günü beklemeye başlıyor. </div>
<div>
<br /></div>
<div>
Buzlukta bekleyen <b>dana kuş başları</b> bana melül melül bakarken aklıma bişey geldi. Madem dedim, bunu yağ ile birleştiremiyoruz, e hasta da değiliz ki haşlama yiyelim, hacı dedim gelin ben size bir <b>süt banyosu</b> yaptırayım da bir gevşeyin, sonra adamın ağzında büyümeyin. İyi çocuklar dinlediler beni ne dediysem yaptılar. </div>
<div>
<br /></div>
<div>
<b><i>SOĞAN HALKASI YATAĞINDA FOLYOLU DANA ~ FIRINDA </i></b></div>
<div>
<b><i>LOR PEYNİRLİ & MAYDANOZLU YULAF KEPEĞİ EKMEĞİ EŞLİNDE :</i></b></div>
<div>
<b><i><br /></i></b></div>
<div>
<i>BREH BREH BREH...</i></div>
<div>
<b><i><br /></i></b></div>
<div>
<b><i>Bir gün boyunca bıraktım bunları sütün içinde</i></b>. Ertesi gün incecik doğradığım soğan halkalarını <b>A4</b> büyüklüğünde bir alüminyum folyo üzerine ama tam ortasına konuşlanacak şekilde dizdim. Bolca gevşeyen kuş başlarını kuş yavrusu başı boyuna küçültüp, elime gelen sinirini, yağını bıçak marifetiyle ayıkladıktan ve bir tatlı kaşığı <b>ev yapımı hardal</b> ile harmanladıktan sonra bu soğanların üzerine yatırdım. Huysuzum, çiğneyemediğim tek parça olursa bir 10 yıl daha et yiyememe riskim var. </div>
<div>
<br /></div>
<div>
<b>Miktar göz doyuran cinsinden</b>. Etlerden sonra bir kat daha <b>soğan halkası </b>dizip, hepsinin üstüne hoş koku versin diye <b>kekik ve ada çayı</b> serpiştirdim. (<b><span style="color: red;">Tuz cıs</span></b>!) </div>
<div>
<br /></div>
<div>
Sonra folyoyu içine hava girmeyecek şekilde sıkıştıra sıkıştıra kapadım ve tabii ki önceden <b>170°C</b>'ye ısıtmış olduğumuz fırınımıza pişmesi için koydum. Acemiliğe gerek yok her 15 dk'da bir açıp bakmayın, et bu yavaş pişiyor. Soğanların da ondan geri kalır yanı yok, unutun bunları 1 saat kadar fırının içinde. Orta pişmiş sevenelere<b> 45 dk çok bile</b>. </div>
<div>
<br /></div>
<div>
Süre tamamlandığında açıp bir baktım gevşeyen arkadaşlar paketlerinin içinde ne alemdeler diye. Kendi bıraktıkları suyun içinde, inanılmaz güzel kokular saçarak yenilecekleri anı beklediklerini görünce sevincimden ağlayacaktım. O anda madem sözümden çıkmadınız o zaman size bir sos da yapalım tam olsun dedim.</div>
<div>
<br /></div>
<div>
<b>Sos</b> diyince, Dukan'ın kitabında verdiği sosları yapmaya cesaret edemedim. Zira atak döneminde yaptığım için işkilliyim, kesin şunu-bunu yemememiz lazımdır gibi... Bir de etler öyle bir kokuyor ki, kremalı mantarlı bir sos diye ağlıyor zavallılar... aha dedim koş gel <b>light labne</b>! iki tatlı kaşığı kaptığım gibi folyonun içine karıştırdım, ve ne olur ne olmaz tamamen iç güdüsel bir şekilde paketi kapatıp, <b>bir 5 dk daha</b> attım fırına. </div>
<div>
<br /></div>
<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
<a href="http://4.bp.blogspot.com/-yypwsxe1SWM/T-BxV9NaDMI/AAAAAAAAAOQ/WZ7gKjxJi4I/s1600/et.JPG" imageanchor="1" style="margin-left: 1em; margin-right: 1em;"><img border="0" height="320" src="http://4.bp.blogspot.com/-yypwsxe1SWM/T-BxV9NaDMI/AAAAAAAAAOQ/WZ7gKjxJi4I/s320/et.JPG" width="240" /></a></div>
<div>
<br /></div>
<div>
<br /></div>
<div>
Yaparken anlatırım da diyordum, o yüzden yemeden önce fotoğrafını çekmeyi bu sefer unutmadım ! </div>
<div>
Ekmek tarifini de Dukan duayeni Melike Mehmetoğlu'nun bloğunda yazdığı tarifinden uyguladım. Tabii biraz kendime göre değiştirerek. </div>
<div>
<br /></div>
<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
<a href="http://2.bp.blogspot.com/-1XvOTowZrIc/T-B067G1OjI/AAAAAAAAAOk/P07gV8QQd_8/s1600/ekmek.JPG" imageanchor="1" style="clear: left; float: left; margin-bottom: 1em; margin-right: 1em;"><img border="0" height="150" src="http://2.bp.blogspot.com/-1XvOTowZrIc/T-B067G1OjI/AAAAAAAAAOk/P07gV8QQd_8/s200/ekmek.JPG" width="200" /></a></div>
<div>
<span style="background-color: white;"><br /></span></div>
<div>
<span style="background-color: white;">Tarif için adres : http://www.dukaniche.wordpress.com/</span></div>
<div>
<br /></div>
<div>
Bu tarifte verilenlere ek olarak ben içine lor peyniri ve ince kıyılmış maydanoz da koydum. </div>
<div>
Silikon kapta pişirdim böylece yağsız olmasından ötürü dibine yapışmasını aklımca önlemiş oldum. </div>
<div>
<br /></div>
<div>
<br /></div>
<div>
<br /></div>
<div>
Son olarak da "açım! açım!" diye tempo tutan midelerimiz şenlensin diye kurulduk bahçeye ve kendimize güzel bir ziyafet çektik. Yemek süresince sohbetimiz "Dukan ne şahane, ne güssel bir diyettir.. hımmm ekmek de fena değil hani.. ete bak pamuk pamuk" çevresinde dolaştı dolaştı durdu...</div>
<div>
<br /></div>
<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
<a href="http://4.bp.blogspot.com/-GswfGYKumgE/T-B1LKg2V4I/AAAAAAAAAOs/f2Zeh2wmepU/s1600/valla.JPG" imageanchor="1" style="margin-left: 1em; margin-right: 1em;"><img border="0" height="320" src="http://4.bp.blogspot.com/-GswfGYKumgE/T-B1LKg2V4I/AAAAAAAAAOs/f2Zeh2wmepU/s320/valla.JPG" width="282" /></a></div>
<div>
<br /></div>
<div>
<br /></div>
<div>
Öptüm K.İ.B bye!!!</div>samdakayisihttp://www.blogger.com/profile/01931104252487809750noreply@blogger.com2tag:blogger.com,1999:blog-3167101930619289394.post-22414914064585808782012-06-15T04:17:00.000-07:002012-06-15T06:17:12.812-07:00Dukan - Gün 5: Yıl Dönümü Çılbırı!<a href="http://1.bp.blogspot.com/-f2A25X1nH5k/T9sZZNk0MTI/AAAAAAAAAOE/XPI8u31-bWg/s1600/f82deb4cb6da11e1b9f1123138140926_7.jpg" imageanchor="1" style="clear: left; float: left; margin-bottom: 1em; margin-right: 1em;"><img border="0" height="320" src="http://1.bp.blogspot.com/-f2A25X1nH5k/T9sZZNk0MTI/AAAAAAAAAOE/XPI8u31-bWg/s320/f82deb4cb6da11e1b9f1123138140926_7.jpg" width="320" /></a>Sanırım Dukan amca ile yıldızlarımız barışmak üzere. Okuduğum pek çok negatif yoruma dayanarak böbreklerimin bir iki gün içinde "hacı bizden bu kadar" diyeceğini sanıyordum. Hatta ne yalan söyleyeyim bu son dört gündür azcık ayağımda bir ağrı hissetsem "aha da gut oldum!" gibi içime içime çığlık atıyordum. Bir kaç dakika önce Osmanbey'den Mecidiyeköy'e o ayaklar yürümedi sanki..<br />
<div>
<br />
<div>
Günde üç dört defa ayna karşısına geçip diş kontrolü yaptığımı da itiraf etmeden geçemeyeceğim. Zira diyeti uygulayanların bazılarının dişlerinde vitamin eksikliğine bağlı beyaz lekecikler oluşmuş. Evet saniyede 300km hıza çıkabilen bir gaz alma kapasitem var.<br />
<br />
<a name='more'></a><br />
Bugün Atak evresinin 5. günündeyim. İlk üç gün boyunca süren, aşırı sinirlilik, konsantrasyon bozukluğu, halsizlik ve "mal" olma halinden eser yok. Hayatım boyunca hiç içmediğim kadar çok su içiyorum. Bu iyi bir şey çünkü ben koca bir hafta boyunca hiç su içmeden yaşadığımı bilirim. Ailevi bir kalıtım sanırım, suyu yutabilmek konusunda ciddi sıkıntılarım var. Yoğurt ve yumurta hayat kurtarıcım oldu. Bir yandan da yumurta sebepli bir kaç ergen sivilcesi ile bu olmamış civcivler "beni fazla abartmasan sanki daha iyi olur" der gibiler. Orası ayrı.<br />
<div>
<br />
Tam olarak barış imzalamak için vakit henüz erken. Uzun vadede ne getirecek ne götürecek hep birlikte göreceğiz. Benim bu naçiz bedenim türk dukanistlerine feda olsun! </div>
</div>
</div>
<div>
<br /></div>
<div>
Gelelim canım kocam bu atak devresini nasıl geçiriyor... Dukan yapan birini dışarıdan izlemek gerçekten çok eğlenceliymiş. Ben diyete ilk başladığım günlerde, bana "okuduğun yorumlardan fazla etkileniyorsun, bir iki günde halsizlik ve sinirlilik hemen oluşamaz". "Senin bu halin pşikolojik" diyen kocam daha ilk günden türlü inciler ile bana seyretmeye doyamadığım bir eğlence sundu. </div>
<div>
<br /></div>
<div>
Dün bizim evlenme yıl dönümümüzdü. Deliye her gün bayram misali, biz özel günlerin çoğuna pek rağbet etmeyiz ama evlilik yıl dönümü ve doğum günleri pek çok insan gibi bizim için de ayrı bir anlamı olan günler. Bunun haricinde kadeh kaldırmak için itfaiyenin kuruluşunu ve kabotaj bayramını da asla es geçmeyiz. </div>
<div>
<br /></div>
<div>
İkimiz de diyette olduğumuzdan ve henüz istanbul'da dukan yemekleri sunan bir restoran olmadığından, kutlamanın "yemeğe çıkmak" konseptinin biraz dışında olması tercihimizdi. E bütün hayatını yeme içme üzerine kuran bir aile olarak "e n'apalım o zaman?" sorusunun ardından bakakaldık birbirimize. Ne yapsak güzel bir kadeh şarabın ve medium rare bir bonfile'nin yerini tutmayacağından çok farklı bir çözüm bulduk. Dukanda bonfile yiyebiliyorsun demeyin bana kuru kuru ne yiycem onu, hani onun cafe de paris sosu hadi o olmadı hani onun demi glace sosu... havam batsın... Ooof bu nasıl bir kadınmış demeyin, anlayın işte asıl sıkıntı bir iki kadeh bişey içememek! </div>
<div>
<br /></div>
<div>
Neyse n'apalım n'apalım derken, hiçbir atraksiyon yapmasak olmaz, aylardır uğramadığımız spor salonunu şenlendirmeye karar verdik. Önümüzde aşılması gereken birkaç engel olduğunu akşam kocam iş dönüşü elinde bir buket çiçek ve buzhane balıklarına öykünen ama romantizm konusunda oldukça büyük bir çaba içinde yanıp tutuşan ve tatlı tatlı bakan uyku öncesi gözleri ile kapıda belirdiğinde anladım. O atağın ilk gününde!!! Ben de aksine cin gibiyim! Hayat benim için normal akışında! Hani yolda çişiniz geldiğinde ve uygun bir tuvalete kavuşmak pek mümkün gözükmediğinde her yer uygun görünür ve şuracığa yapsam kimse görmez psikolojisi vardır ya hah işte elinde çiçekleri ile kapıda duran kocam için elindeki buket kuş tüyü yastık, bahçedeki çimler de puf puf yataktı büyük ihtimalle! </div>
<div>
<br /></div>
<div>
Evlilik böyle bişey benjamin. Zıtlıkların uyumu asıl mesele! </div>
<div>
<br /></div>
<div>
Gelelim yıl dönümü menüsüne. Tarihin en romantik çılbırını yaptım ey ahali! boool sarımsaklı yoğurt yatağında poşe yumurta üstüne tercihen nane ve pul biber, hindi füme ve light taze kaşar dilimleri eşiliğinde. Heeyt be! böyle söyleyince pek bir afili oldu. Yemeğimizi tatlı tatlı yerken ben de her gün olduğu gibi pancar motoru takmışçasına "o oldu, bu oldu, sonra açtım telefonu onu dedim bunu dedim, üstüne ne dese beğenirsin, böle böle olunca şöle oluyomuş tabi.." diye olan biteni anlatırken kocam oldukça derinden gelen bir ses ile inlercesine "...dur bi..." dedi. O da refleks. Yoksa bilinç neviinden birşey yok. Bir insanın yüzünde hiç mi ifade olmaz? İşte o an anladım atağın ilk iki günü etrafımdakiler neden bana "kızım bir tepki ver, noldu sana böyle" gibisinden şeyler söylüyorlar.</div>
<div>
<br /></div>
<div>
Aklınızda olsun, bir yakınınız, arkadaşınız, sevgiliniz, ananız babanız Dukan diyetine başlarsa ve ilk üç gün boyunca içlerine zombi kaçmış gibi gezerlerse, onları sevin, bağrınıza basın! İlgi ve şefkati çok görmeyin! Bilin ki geçici bu ruh çekilme hali.</div>
<div>
<br /></div>
<div>
Yemek sonrasında aldık çantalarımızı düştük yola. daha yolun yarısında metronun yanlış kapısından çıkıp alışveriş merkezinde aniden birbirimizi kaybedince anladık ki, cardio yapmamamız, ağırlık çalışmamamız bizim için daha doğru olacak, giydik mayolarımızı kendimizi havuzda bulduk. Salona gelinceye dek hali hazırda iki ders blok spinning yapmış kadar yorgun olan bu mutlu çift ile ilgili olarak; kafasında bone, gözünde yüzme gözlüğü, karbonhidrat eksikliğinden olsa gerek üşümekten bi hal olmuş, ama evlilik yıl dönümü romantizmi gereği "elele" jakuzinin içinde oturan iki Vecihi gelmeli aklınıza. </div>
<div>
<br /></div>
<div>
Tabii bir iki tur yüzmeye de çabaladık. Ama olmadı. Olduramadık. Kolumuz kalkmıyor yerinden nerede kalmış o kol kulaç atacak, bir yandan da ayakları çırpacak, kafayı senkronize bir şekilde çevirip boğulmadan nefes alacak.. Allahım yüzmek ne komplike bir şeymiş. </div>
<div>
<br /></div>
<div>
Doğruca gidip duşumuzu alıp,konsepte uygun romantik bir şekilde salonun terasınan istanbul'u izleyerekten birer kahve içip doğruca evimize döndük. </div>
<div>
<br /></div>
<div>
Sonrasını hatırlamıyorum.</div>
<div>
<br /></div>
<div>
Bu akşam da kuzenimin şerefine cihangirde bir çilingir sofrası kurulacak. Biz de hayatımızda ilk defa bir meyhanede kahve içeceğiz. Bakalım o nasıl olacak...</div>
<div>
<br /></div>
<div>
Bana sorarsanız Dukan acilen içki konusunda bir formül geliştirmeli! </div>
<div>
<br /></div>
<div>
<br /></div>
<div>
<br /></div>
<div>
<br /></div>
<div>
<br /></div>
<div>
<br /></div>samdakayisihttp://www.blogger.com/profile/01931104252487809750noreply@blogger.com2tag:blogger.com,1999:blog-3167101930619289394.post-68287729152384915732012-06-14T05:16:00.001-07:002012-06-14T05:26:02.819-07:00Dukan - Gün 4 Patates Yemek İstemiyorum!<br />
<a href="http://4.bp.blogspot.com/_NxAStJZEVBc/TPEMz6GBLQI/AAAAAAAAAkc/DoIzv7dEB9E/s1600/mr-and-mrs-potato-head.jpg" imageanchor="1" style="clear: left; float: left; margin-bottom: 1em; margin-right: 1em;"><img border="0" height="145" src="http://4.bp.blogspot.com/_NxAStJZEVBc/TPEMz6GBLQI/AAAAAAAAAkc/DoIzv7dEB9E/s200/mr-and-mrs-potato-head.jpg" width="200" /></a><br />
<br />
Atak evremin 4. gününde oldukça mutsuz bir kadın olarak bu satırları yazıyorum, gün boyu dukan amca'nın kulaklarını çınlattım ama o konuya biraz sonra geleceğim.<br />
<br />
<br />
<br />
<br />
<a name='more'></a><br />
<div>
<br />
<div>
Kocam hafta başı işi sebebiyle Bodrum'da bir çekime gitti. Çekim 40 metrelik bir gulette kısmen açık denizde yapıldığından, bir süre sonra "gel bana gel" diyen mavinin ısrarlı davetine karşı koyamayıp cuppala denize bırakmış kendini. Biz istanbul'da ofislerinde, evlerinde kan ter içinde debelenen zavallılara da "pazartesi sendromu" başlıklı birbirinden mavi ve ehli keyif fotoğraflar yolladı. İstanbul'a döndüğünde de çektiği videoları bana izletirken, göbüş bölgesinin denizden çıkmak için guletin yan tarafına monte ettikleri zımbırtısına karşı gösterdiği direnç ikimizin de gözünden kaçmasa da yaptığımız yorumlar "hacı hayat bu işte, iki çalışıcan sonra cup denize dalıcan", "nabıoyorus oğlum biz istanbul'da" çerçevesini aşmadı. Zira karşımdaki kocam da olsa, kilo aldığına dair hiç kimseye uyarıda bulunmam, bulunandan da hiç haz etmem. Sorsa, dese ki çok mu oldu bu gıdı sence, kötü mü gözüküyor vs. o zaman iş başka; direkt yapıştırırım ama göz var allaha şükür, yeterli miktarda ayna da var çevremizde, e mutfakta da baskül duruyor.. Tüm bu yardımcı komponentlere rağmen tutup birine, hele de sevdiğiniz birine "sen kilo mu aldın biraz?" diyip fitil atmak külliyen kötü niyet içerir görüşündeyim. Bu soru zaten aldığı kiloların bilincinde olan kişiyi daha çok mutsuz eder ve buzdolabına tesselli turları atmasına neden olur.. ya da adam o şekilde gayet mutluyken, pis pis eleştiriyi yiyip kimyası bozulur.. üstüne bir de bu karşındakini aptal yerine koymaktan başka bişey değil.. Yahu, pantolonunu kapatamıyorsa ve hava sıcak ne gerek var gömleğe, t-shirt her türlü rahat modundaysa bir kişi ve hiç tartılmasa bile; artı, eksi, yüzde ve eşittir : farkındadır zaten!</div>
<div>
<br /></div>
<div>
FARKINDAYIM yu madafaka!</div>
<div>
<br /></div>
<div>
Neyse, hakikaten de farkındaymış yakışıklım ki dün akşam iş dönüşü eve girer girmez ağzından çıkan ilk cümle "PATATES YEMEK İSTEMİYORUMMM!" oldu. Bir miktar boş! baktığımı fark etmiş olacak ki, tekrarladı.. Bir iki gündür "dukan mallığından" muzdarip olduğumdan bir şans daha verdi bana. Ama yok anlamıyorum, nato kafa nato mermer! Sonra işin aslını dökülüverdi. O izlediğimiz denizden çıkamama videosunun ertesi günü can havliyle tartıya çıktığı vakit kişisel rekorunu kırdığını fark etmiş. Sonra her bilinçli! türk genci gibi kendini gugıl diyarında diyet avlarken bulmuş. Hızlı da vermek istiyor, herkes gibi.. Oydu buydu derken, bir şok patates diyetinde çözümü bulmuş. Ya da o an için bulduğunu sanmış. Ne zaman ki bir gün içinde 3. kocaman haşlanmış patatesi yemiş, o andan itibaren ağzından sadece "PATATES YEMEK İSTEMİYORUMMM!" çıkmaya başlamış. Dukan'a orda boşuna bok attım, anlamamış olmam gayet normalmiş.Aldım geri!</div>
<div>
<br /></div>
<div>
Şimdi kocamla ilgili bir başka detay daha vermem lazım. Kendisi iki günde 5 kilo verebileceğini iddia eden ve bunu türlü şarlatanlıklarla "sözde" ispatlamış bir er kişidir. O nedenle "e madem bu kadar mutsuzsun patatesten, sen de gel benle Dukan yap, öleceksek birlikte ölelim kocam!" diyince, Dukan'ın çok uzun sürdüğü ve kendisinin o kadar vakti olmadığı gerekçesini sundu.</div>
<div>
<br /></div>
<div>
Sonra aniden döndü ve "istediğimiz zaman peynir kemirebiliyo muyuz?" dedi.. </div>
<div>
..kafamı salladım. </div>
<div>
"Miktar peki? ne kadar mesela?" </div>
<div>
"İstediğin kadar hayatım."</div>
<div>
"Peki ya kaşar?"</div>
<div>
"%10'dan az yağ içermesi kaydıyla, evet onu da istediğin kadar yiyebiliyorsun"</div>
<div>
"alırım elime kütür kütür yerim ama bak!" (Bana göz dağı veriyor :) )</div>
<div>
"ye, istediğini ye otur koca bir sığır ye, bir süre sonra zaten bıkacağın için aile ekonomimiz gayet emin ellerde merak etme"</div>
<div>
.</div>
<div>
.</div>
<div>
.</div>
<div>
.</div>
<div>
.</div>
<div>
derken aramıza bir cengaver daha katıldı. </div>
<div>
<br /></div>
<div>
Yapılan hesaplamalara göre kendisinin atak devresi; cinsiyeti, daha önce doğru dürüst rejim yapmamış oluşu, ve hedeflediği kilo kaybının "ben zayıf olmak istemiyorum ki zaten" ile sınırlı olmasından ötürü sadece 3 gün. İddiasına göre o üç gün içinde ideal kilosuna ulaşacakmış. My super hero!</div>
<div>
<br /></div>
<div>
Bugün itibariyle o atağının ilk gününde şirkette yemekleri yapan ablaya tavuk haşlatmaya çabalıyor ben de 4. günümü sürerken sabah yaşadığım şoku hazmetmeye çalışıyorum. </div>
<div>
<br /></div>
<div>
Gelelim mutsuzluğumun sebebine. Sabah kalkıp pazartesiden beri halaylar çekmeme, şen kahkahalar atmama sebep olan tartılma prosedürü için mutfağa koştum. Allahım ne göreyim! hiç bir kaçamak yapmadığım hatta haddinden fazla su - sıvı tükettiğim halde bir gün öncesine göre 700 gr daha fazlayım. Mehter takımı mı oldum ben acaba? İşte bu yüzden mutsuzum benjamin.</div>
<div>
<br /></div>
<div>
Üstelik bugün aslında çok kutlu bir gün! Bizim evlilik yıl dönümümüz. 4. senemizi dolduruyor oluşumuzu her senenin aksine gidip güzel bir lokantada "mecnunum leylamı gördüm" modunda kutlamak yerine dedik ki gidelim spor salonuna - bugünün ve dukan amcanın şerefine ter atarak kutlayalım! Ve herkese kan ter içinde bile olunsa son derece romantik olunabildiğini ispat edelim! Böyle bir gaz, böyle bir full motivasyon halindeyken oldu mu o fazladan sepete eklenen 700gr??</div>
<div>
<br /></div>
<div>
Zaten akşam yemeğinde kadehimde güzel bir kırmızı şarap yerine bol buzlu light ayran olacak, zaten kollarım bacaklarım bir gün sonra laktik asit banyosu neticesinde yerinden kalkmayacak!</div>
<div>
<br /></div>
<div>
Olmadı.. </div>
<div>
<br /></div>
<div>
Hiç olmadı..</div>
<div>
Hayat hiç adil değil..</div>
<div>
<br /></div>
<div>
Not: merak eden varsa şayet söyleyeyim; halsizlik ve unutkanlık bugün yok. cin gibiyim maşallah. 700 gr yaradı herhal...</div>
</div>samdakayisihttp://www.blogger.com/profile/01931104252487809750noreply@blogger.com2tag:blogger.com,1999:blog-3167101930619289394.post-65932681755154583912012-06-13T04:49:00.000-07:002012-06-14T05:22:22.363-07:00Dukan - Gün 3 Havada Dukan Mallığı!Dukan ile aramızdaki münasebetin 3. günündeyiz. Kendisine karşı eleştirel bakış açımda zerre değişiklik yok. Ama sonuç güzel. Hemen başta söyleyeyim bugün de tartıda 1kg az çıkınca mutfakta küçük çaplı bir halay eşliğinde şen bir şekilde güne başladım. Bu halaylar ve şenlikler bir kaç dakikayı geçemiyor, zira parmağımı kıpırdatacak gücüm yok. Ciddi bir sıkıntı daha var. Son derece unutkanlık başladı!<br />
<br />
<a name='more'></a><br />
<br />
Misal, dün akşam kocamla birlikte arkadaşlarımıza gidip wii oynama planı yaptık. Yemekten sonra odaya gidip üstüme başıma doğru dürüst bir şeyler giydim. Elimde de çantam yanıma alacağım şeyleri dolduruyorum içine. Aklımda da her kadın gibi çıkmadan önce yapılması gerekenleri tekrar eden bir deli "alarmı kur öyle çık", "bahçe kapısını iki kere kontrol et", "rimelimi sürmedim daha", "aha küpe neredeydi", "çantam burada tamam", "çıkınca sigara almalıyım yoksa bir daha market zor bulurum"... derken aynada ki yüzümü görünce "aha rimeli unuttuk gene" - rimelin olduğu rafa doğru ilerlerken, "köpeğe de su vereyim sıcak yanacak hayvan" rimel gene hikaye, elimde sürahi gofretin kabına su dolduruyorum.. sonra bir anda o kadar sıkıldım ki sürekli bir şeyi unutup başka bir şey yapmaktan attım kendimi sokağa.<br />
<br />
Netice rimelimi sürmedim, marketten sigara almadım ve hazırladığım el çantası yerine boş bir çanta alıp çıktım. Allahtan kocam bahçe kapısı ve alarm konusunda çok pimpirikli, yoksa dün akşamı "gofret firarda" tadında tamamlamak kaçınılmaz olurdu.<br />
<br />
Unutkanlık sabah da devam etti. İş başı yapmadan önce, uykusuz geçirdiğim sivri sinek istilası gecesinin verdiği gazla, sinek ilacı alınımı hızlandırmak adına market alışverişini mesai öncesine çektim. Çalışanlar ile birlikte açtık marketi ve ben o reyon senin bu raf senin, liste de yapmadığım için mal mal sepette aldıklarıma bakıp eksik olan ne oyununu normalden çok daha uzun bir süre oynamak zorunda kaldım. Eve dönüp poşetleri boşaltırken sinek ilacını almayı unuttuğumu fark ettim. Arkadaş karbonhidrat sen nelere kadirsin! <br />
<br />
Kim bilir şu anda neleri unutuyorum.<br />
<br />
Bu arada, son derece asabiyim, pimi çekilmiş bomba gibiyim. Baktım etrafımdaki insanlar ne desem normalde vermedikleri şekilde ters cevaplar yapıştırıyorlar, ben de dedim ki kızım kendine gel. İki yumurta yedin cadı oldun, neye sinirlenirsen sinirlen, ki her şey mi batar bir insana, tepki verme bakalım. Tepkisizlik formülüm de g.tümde patladı. "Senin neyin var", "beni dinliyosun farkındayım Anduşkam ama bu ifade ne??" "Kızım mal mı oldun sen? Bana mı öyle geliyo" babında soru bombardımanları ve "Anduşka Dukan'ı bıraksın!" tezahüratları... Ne yapacam bilemiyorum.<br />
<br />
Ayrıca dün akşam 3-4 set tenis (wii) oynadıktan sonra etrafa saçtığım bezgin bekir sinyallerim neticesinde kendimizi L koltuğun çeşitli noktalarına yayılmış, temposu son derece düşük bir film izlerken bulduk :)<br />
<br />
Aylardır kapısının önünden sadece alışveriş maksatlı geçtiğimiz, canımız spor salonumuza işten sonra gitme planımız da anlayacağınız üzere başlamadan bitti. Sebebi sensin dukan! mal ettin beni! Minder tuhafı oldum!<br />
<br />
<br />
Patron olsam, dukan diyeti yaptığını fark ettiğim çalışanlara süresiz izin veririm arkadaş.<br />
<br />
Bak bir şeyler daha yazayım diyordum ama zerre aklımda değil.. Bu gün bir iki tarif deneyeceğim yoksa jambonla, çökelekle, lop yımırtayla bu hayat geçmez!<br />
<br />
Yarın denemelerim ve sinirden biraz daha uzamış dişlerimle tekrar karşınızda olacağım.. sanırım.. unutmazsam tabii..<br />
<br />
Hayat neden bu kadar zor Benjamin!?<br />
<br />
<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
<a href="http://1.bp.blogspot.com/-aIZhHsxLHk4/T9h-DbG9A_I/AAAAAAAAAN4/NUgh-TB7Mzg/s1600/4444.jpg" imageanchor="1" style="margin-left: 1em; margin-right: 1em;"><img border="0" height="320" src="http://1.bp.blogspot.com/-aIZhHsxLHk4/T9h-DbG9A_I/AAAAAAAAAN4/NUgh-TB7Mzg/s320/4444.jpg" width="320" /></a></div>
<br />
<br />
<br />
<br />samdakayisihttp://www.blogger.com/profile/01931104252487809750noreply@blogger.com0tag:blogger.com,1999:blog-3167101930619289394.post-25731474163047516002012-06-12T02:00:00.000-07:002012-06-14T05:22:03.484-07:00Dukan - Gün 2Bu diyetin en sevdiğim yanı diet (light) gazlı içecekler ile ilgili herhangi bir kısıtlamaya gitmiyor oluşu. Okuduğumda bile inanamadım alın size ispatı :
<br />
<div>
<br /></div>
<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
<a href="http://1.bp.blogspot.com/-qF9L1TyCT-I/T9b3maIArDI/AAAAAAAAANg/HidWWS8YpQU/s1600/495ab834b46411e1aebc1231381b647a_7.jpg" imageanchor="1" style="margin-left: 1em; margin-right: 1em;"><img border="0" height="320" src="http://1.bp.blogspot.com/-qF9L1TyCT-I/T9b3maIArDI/AAAAAAAAANg/HidWWS8YpQU/s320/495ab834b46411e1aebc1231381b647a_7.jpg" width="320" /></a></div>
<div>
<br /></div>
<div>
Bir diyette şayet bir şeyler hoşumuza gidiyorsa, bende otomatikman bir mantık oluşuyor. Kesin bir sıkıntı var!<br />
<br />
<a name='more'></a><br /><br />
Her zaman için yemekten çok hoşlandığımız şeyler en zararlı olanlardır. Ne zaman ki bünye sıkıntı çeker, yutmakta zorlandığı şeyler yer içer, su içmekten başı ağrır, işte o zaman takip edilen program en doğru ve sağlıklı olanıdır. Yani uzman görüşlerine ya da isviçre'li bilim adamlarının araştırma sonuçlarına falan ihtiyaç yok. bu mantık hep bu şekilde işliyor bende. Küçükken "anne bu ilaç çok acııı" dediğimizde aldığımız cevabı hatırlayın, "iyi ilaç acı olandır". </div>
<div>
<br /></div>
<div>
Bu edinilmiş Stokholm sendromu vari öğreti ile yiyip içmekten keyif aldığım anda hah diyorum kesin g..te geliyorum. Elde değil. </div>
<div>
<br /></div>
<div>
Dukan'a karşı kaşı kalkık yaklaşımıma destek veren bir şey daha buldum hadi hayırlısı. </div>
<div>
<br /></div>
<div>
Gelelim Dukan Diyetimin 2. günü nasıl geçiyor? Normalden biraz daha geç kalktım ama bunun sanırım diyetle uzaktan yakından bir ilgisi yok. Tamamen tembellik! Hava da sıcak, Outlook'u açıp işe güce dalmak Everest'e tırmanmak gibi geliyor. Dukan kitabında sürekli tartılın ve basküldeki değişiklikten mutlu olun diyor. Normalde tüm diyetisyenler maksimum haftada bir gün ve sabah saatinde tartılmamızı önermez miydi?? </div>
<div>
Neyse ben bana söyleneni harfiyen yapan bir öğrenciyim, bu sebeple sabah ilk işim koşa koşa tartıya çıkmak oldu. Ve gördüğüme inanamamış olsam gerek, iki üç defa çıkıp sonuçtan emin olabilmek için neticeyi doğruladım. Bizim evde bu gibi şeyler şansa bırakılmaz! Tamamen bilimsel adımlar söz konusu! </div>
<div>
Sonuç : 1 günlük diyetin sonunda 1 kilodan biraz fazla bir kayıp söz konusu! Oleyyy!!! Kaldı 19 kilo!! </div>
<div>
<br /></div>
<div>
Temmuzun 20'sinde yaklaşık 10 günlük bir ege turuna çıkacağımız ve Ekimin 20'sinde de kardeşimin evlenecek oluşu göz önünde bulundurulduğunda var olan tüm fingerlarımı kıros ediyorum!! Albümümde bakmak dahi istemeyeceğim yeni fotoğraflara yer yok! </div>
<div>
<br /></div>
<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
<a href="http://3.bp.blogspot.com/-J6_Cul-dM4I/T9cD5ZymphI/AAAAAAAAANs/N9vGOOP_P3g/s1600/69b26fc6b46b11e192e91231381b3d7a_7.jpg" imageanchor="1" style="margin-left: 1em; margin-right: 1em;"><img border="0" height="320" src="http://3.bp.blogspot.com/-J6_Cul-dM4I/T9cD5ZymphI/AAAAAAAAANs/N9vGOOP_P3g/s320/69b26fc6b46b11e192e91231381b3d7a_7.jpg" width="320" /></a></div>
<div>
<br /></div>samdakayisihttp://www.blogger.com/profile/01931104252487809750noreply@blogger.com4tag:blogger.com,1999:blog-3167101930619289394.post-45073852071473580932012-06-11T09:58:00.000-07:002012-06-14T05:21:38.989-07:00Dukan - Gün 1Çok uzun zamandır etrafımdaki birçok arkadaşım dukan dukan dedikçe, ben de ölüceksiniz! böbrekleriniz iflas edecek!! gut hastası olucaksınız!! karaciğeriniz yağlanacak!! diyip kendilerini bu sevdadan vazgeçirmekle uğraşıyordum. Bu saydığım riskler hala aklımda olsa da en yakın arkadaşımın "yavrum ben dukan'a başlıyorum pazartesi" demesi ve hafta sonu bebekte çektiğimiz fotoğraflarda kendimi tanıyamamış olmanın verdiği gaz ile sanırım denize düştüm ve yılana sarılıyorum.<br />
<br />
<a name='more'></a><br />
<div>
<br />
Protein bombasının pimini çekmek adına sabah ilk iş, tüm işi gücü bırakıp, en yakın alışveriş merkezine koştum. Amacım ilk önce bu amcanın kitabını almak, sonrasında market arabamı yağ oranı %10'un altında olan kısmen "saf" proteinler ile doldurmaktı. Ha bir de şu at maması da diyebileceğimiz, bu nedenle olsa gerek marketlerde bulmakta sıkıntı çekeceğimiz konusunda uyarılar ile karşılaştığımız, ve bu diyetin olmazsa olmazı yulaf kepeğini de bulmalıyım. </div>
<div>
<br /></div>
<div>
Bu arada defne (www.defnenindukangunlugu.blogspot.com) gibi ben de sütten nefret ederim, etten hiiiç haz etmem, tavuk desen içim kalkar.. hayatta protein babında tüketebildiğim bir iki gıda var ki bunlardan biri yumurta ama lanet olasıca sivilce yapıyor, onun da tüketimi kısıtlı.. peynirin her türlüsüne bayılırım ve yoğurdun da ama tek bir istisna var, yağsız "light" olanlarına son derece gıcığım. Dukan hastalarının kategori etme yoluna gitse eminim ki ben de kıllar bölümüne vizesiz girerim. </div>
<div>
<br /></div>
<div>
Şayet bu yulaf zımbırtısını bulmakta güçlük çekiyorsanız ve Mecidiyeköy civarında ikamet ediyorsanız, Trumph Alışveriş merkezinin en alt katına konuşlanmış Migros aynı rafta hem Dukan'ın kitabını hem de yulaf kepeğini bizlere sunmakta. </div>
<div>
<br /></div>
<div>
Bak yazarken bile aklım bulandı.. Markette, kepekli yulaf paketlerinin yanında satılan bir kitaptan bahsediyoruz ve ben bu kitabın içeriğinden medet umarak kilo verme hayalleri kuruyorum.. Bence sıkıntı büyük..Neyse...Buralara fazla takılmayacağım, kendimi de çok dinlemeyeceğim! Gidip bir kan testi yaptırırız, işler sıkıntıya binerse buluruz elbet başka bir yöntem.</div>
<div>
<br /></div>
<div>
Bu diyeti uygularken nelere dikkat edilmeli neler yapılmalı kısmına girmiyorum. Zira aldım kitabı okudum, üşengeçlik etmeyin, siz de alın okuyun. koca koca puntolarla gayet net bir şekilde ve özet sayılabilecek kadar basit bir dille anlatmış adam her şeyi. Pahalı da değil. Migrosta 12 TL'ye satılıyor.</div>
<div>
<br /></div>
<div>
Şu an saat 19:30. sabahtan beri o yumurta senin bu yulaf kepeği benim, getir ordan light peyniri (böh!), hımm hindi füme de fena değilmiş, arkadaş akşam ne yesem acaba diye diye günü kazasız belasız tamamladım. Şımarıklık yapmak yok. hiç de acıkmadım. </div>
<div>
<br /></div>
<div>
Diyetin ilk aşaması olan ATAK etabındayım ve www.dukandiet.co.uk adresinde yaptığımız teste göre bu etabım pıt pıt yağlarımın ve diyet konusundaki deneme tahtası vari duruşum sebebiyle tam tamına 7 gün sürecek. biri gitti kaldı 6... hesaplamalar doğrultusunda seyir etabı vs. de dahil olmak üzere kasım ayının 20'sinde fit bir kadın olacağım. Yuh o neymiş be!</div>
<div>
<br /></div>
<div>
Bu süre zarfında deneyimlerimi buraya yazacağım. Böylece hem "gaz"'dan ayağımı çekmeye dair beni durduran ulvi bir amacım da olmuş olacak! </div>
<div>
<br /></div>
<div>
Şu an show tv'de haberlerde "rahmi koç diyeti" konulu bir aktüel haber yayınlanıyor. Altta : "Günde sadece 1 öğün et yerim" yazıyor. Bak kaşım iyice kalktı havaya. </div>
<div>
<br /></div>
<div>
Haydi kalın sağlıcakla! </div>
<div>
<br /></div>
<div>
<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
<a href="http://2.bp.blogspot.com/-Y_b_OVzUeiI/T9YjK81lAJI/AAAAAAAAANU/g_23oefE4W4/s1600/IMG_1618.JPG" imageanchor="1" style="margin-left: 1em; margin-right: 1em;"><img border="0" height="240" src="http://2.bp.blogspot.com/-Y_b_OVzUeiI/T9YjK81lAJI/AAAAAAAAANU/g_23oefE4W4/s320/IMG_1618.JPG" width="320" /></a></div>
<br /></div>
<div>
<br /></div>
<div>
<br /></div>
<div>
<br /></div>
<div>
<br /></div>samdakayisihttp://www.blogger.com/profile/01931104252487809750noreply@blogger.com1tag:blogger.com,1999:blog-3167101930619289394.post-69777548176384579212011-11-01T16:05:00.000-07:002011-11-01T16:19:31.860-07:00lezizz...<span class="Apple-style-span" style="background-color: white; font-family: 'lucida grande', tahoma, verdana, arial, sans-serif; font-size: 11px; line-height: 12px;">Geçenlerde youtube'da dolaşırken enfes bir animasyona rastladım. Hatta bir değil, iki tane biri Charles Bukowski'nin mavi kuş (bluebird) şiirine istinaden yapılmış, yapan monika umba'nın ellerine sağlık. </span><br />
<span class="Apple-style-span" style="background-color: white; font-family: 'lucida grande', tahoma, verdana, arial, sans-serif; font-size: 11px; line-height: 12px;"><br /></span><br />
<span class="Apple-style-span" style="background-color: white; font-family: 'lucida grande', tahoma, verdana, arial, sans-serif; font-size: 11px; line-height: 12px;">işte burada kendisi </span><br />
<span class="Apple-style-span" style="background-color: white; font-family: 'lucida grande', tahoma, verdana, arial, sans-serif; font-size: 11px; line-height: 12px;"><br /></span><br />
<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
<iframe allowfullscreen='allowfullscreen' webkitallowfullscreen='webkitallowfullscreen' mozallowfullscreen='mozallowfullscreen' width='320' height='266' src='https://www.youtube.com/embed/jsc3ItAKSLc?feature=player_embedded' frameborder='0'></iframe></div>
<span class="Apple-style-span" style="background-color: white; font-family: 'lucida grande', tahoma, verdana, arial, sans-serif; font-size: 11px; line-height: 12px;"><br /></span><br />
<span class="Apple-style-span" style="background-color: white; font-family: 'lucida grande', tahoma, verdana, arial, sans-serif; font-size: 11px; line-height: 12px;">Hazır animasyonu paylaşmışken şiiri hatırlamadan olmaz...</span><br />
<span class="Apple-style-span" style="background-color: white; font-family: 'lucida grande', tahoma, verdana, arial, sans-serif; font-size: 11px; line-height: 12px;"><br /></span><br />
<span class="Apple-style-span" style="background-color: white; font-family: 'lucida grande', tahoma, verdana, arial, sans-serif; font-size: 11px; line-height: 12px;"><br /></span><br />
<span class="Apple-style-span" style="background-color: white; font-family: 'lucida grande', tahoma, verdana, arial, sans-serif; font-size: 11px; line-height: 12px;">Bluebird <i><span class="Apple-style-span" style="color: #666666;">by Charles Bukowski </span></i></span><br />
<span class="Apple-style-span" style="background-color: white; font-family: 'lucida grande', tahoma, verdana, arial, sans-serif; font-size: 11px; line-height: 12px;"><br /></span><br />
<span class="Apple-style-span" style="background-color: white; font-family: 'lucida grande', tahoma, verdana, arial, sans-serif; font-size: 11px; line-height: 12px;">there's a bluebird in my heart that</span><br />
<span class="Apple-style-span" style="background-color: white; font-family: 'lucida grande', tahoma, verdana, arial, sans-serif; font-size: 11px; line-height: 12px; text-align: left;">wants to get out</span><br />
<span class="Apple-style-span" style="background-color: white; font-family: 'lucida grande', tahoma, verdana, arial, sans-serif; font-size: 11px; line-height: 12px; text-align: left;">but I'm too tough for him,</span><br />
<span class="Apple-style-span" style="background-color: white; font-family: 'lucida grande', tahoma, verdana, arial, sans-serif; font-size: 11px; line-height: 12px; text-align: left;">I say, stay in there, I'm not going</span><br />
<span class="Apple-style-span" style="background-color: white; font-family: 'lucida grande', tahoma, verdana, arial, sans-serif; font-size: 11px; line-height: 12px; text-align: left;">to let anybody see</span><br />
<span class="text_exposed_show" style="background-color: white; display: inline; font-family: 'lucida grande', tahoma, verdana, arial, sans-serif; font-size: 11px; line-height: 12px; text-align: left;">you.<br /><br />there's a bluebird in my heart that<br />wants to get out<br />but I pur whiskey on him and inhale<br />cigarette smoke<br />and the whores and the bartenders<br />and the grocery clerks<br />never know that<br />he's<br />in there.<br />there's a bluebird in my heart that<br />wants to get out<br />but I'm too tough for him,<br />I say,<br />stay down, do you want to mess<br />me up?<br />you want to screw up the<br />works?<br />you want to blow my book sales in<br />Europe?<br /><br />there's a bluebird in my heart that<br />wants to get out<br />but I'm too clever, I only let him out<br />at night sometimes<br />when everybody's asleep.<br />I say, I know that you're there,<br />so don't be<br />sad.<br />then I put him back,<br />but he's singing a little<br />in there, I haven't quite let him<br />die<br />and we sleep together like<br />that<br />with our<br />secret pact<br />and it's nice enough to<br />make a man<br />weep, but I don't<br />weep, do</span><br />
<span class="text_exposed_show" style="background-color: white; display: inline; font-family: 'lucida grande', tahoma, verdana, arial, sans-serif; font-size: 11px; line-height: 12px; text-align: left;">you?</span><br />
<span class="text_exposed_show" style="background-color: white; display: inline; font-family: 'lucida grande', tahoma, verdana, arial, sans-serif; font-size: 11px; line-height: 12px; text-align: left;"><br /></span><br />
<span class="text_exposed_show" style="background-color: white; display: inline; font-family: 'lucida grande', tahoma, verdana, arial, sans-serif; font-size: 11px; line-height: 12px; text-align: left;">Diğeri de Cibelle'in bir klibi... </span><br />
<span class="text_exposed_show" style="background-color: white; display: inline; font-family: 'lucida grande', tahoma, verdana, arial, sans-serif; font-size: 11px; line-height: 12px; text-align: left;">o da işte burada ....</span><br />
<span class="text_exposed_show" style="background-color: white; display: inline; font-family: 'lucida grande', tahoma, verdana, arial, sans-serif; font-size: 11px; line-height: 12px; text-align: left;"><br /></span><br />
<span class="text_exposed_show" style="background-color: white; display: inline; font-family: 'lucida grande', tahoma, verdana, arial, sans-serif; font-size: 11px; line-height: 12px; text-align: left;"><br /></span><br />
<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
<iframe allowfullscreen='allowfullscreen' webkitallowfullscreen='webkitallowfullscreen' mozallowfullscreen='mozallowfullscreen' width='320' height='266' src='https://www.youtube.com/embed/0yPMdWxSxUg?feature=player_embedded' frameborder='0'></iframe></div>
<span class="text_exposed_show" style="background-color: white; display: inline; font-family: 'lucida grande', tahoma, verdana, arial, sans-serif; font-size: 11px; line-height: 12px; text-align: left;"><br /></span><br />
<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
<br /></div>
<span class="text_exposed_show" style="background-color: white; display: inline; font-family: 'lucida grande', tahoma, verdana, arial, sans-serif; font-size: 11px; line-height: 12px; text-align: left;"><br /></span><br />
<span class="text_exposed_show" style="background-color: white; display: inline; font-family: 'lucida grande', tahoma, verdana, arial, sans-serif; font-size: 11px; line-height: 12px; text-align: left;">ikisi de beni çok mutlu etti akşam akşam umarım sizleri de eder. </span><br />
<span class="text_exposed_show" style="background-color: white; display: inline; font-family: 'lucida grande', tahoma, verdana, arial, sans-serif; font-size: 11px; line-height: 12px; text-align: left;"><br /></span><br />
<div style="text-align: left;">
<span class="Apple-style-span" style="font-family: 'lucida grande', tahoma, verdana, arial, sans-serif;"><span class="Apple-style-span" style="font-size: 11px; line-height: 12px;">Sevgiler! Selamlar! </span></span></div>
<div style="text-align: left;">
<span class="Apple-style-span" style="font-family: 'lucida grande', tahoma, verdana, arial, sans-serif;"><span class="Apple-style-span" style="font-size: 11px; line-height: 12px;"><br /></span></span></div>samdakayisihttp://www.blogger.com/profile/01931104252487809750noreply@blogger.com0tag:blogger.com,1999:blog-3167101930619289394.post-287513846057832422011-04-12T03:13:00.000-07:002011-04-12T03:25:28.037-07:00Dün, geçen gün, bir de daha öncesi<div style="text-align: left;">Uzun bir aradan sonra ilk defa bugün, çokça alıştığımız kırmızı <b><u><span class="Apple-style-span" style="color: red;">yasah</span></u></b> yazısını görememiş olmanın dilegetirilebilemez mutluluğu ile ağdet-ta çocuklar gibi şeniz! İçinde bulunduğumuz tarifsiz sevinç ancak zavallı kuluna kaybolan eşeğini sonsuz kere kaybettirip bulduran şakacı-komik tanrının muzipliği ile bir miktar anlatılabilir. o "bir miktar" lık kısmı da es geçesim var... </div><div style="text-align: left;"><br />
</div><div style="text-align: left;">bu uzuuu-uuunn süre boyunca neler oldu neler... bir dolu kitap okundu, bir dolu film izlendi... çokça haber geçti...bir çoğu çoktan unutuldu, az bir miktar hala beyin kıvrımlarında ki, onlar da yakında terk ederler bizi meraklanmaya kimsecikler.. </div><div style="text-align: left;"><br />
</div><div style="text-align: left;">en beteri ve zor unutulacak olanı da oldu</div><div style="text-align: left;"><br />
</div><div style="text-align: left;">japonya'da deprem oldu. </div><div style="text-align: left;">japonya'da deprem oldu..</div><div style="text-align: left;">japonya'da deprem oldu...</div><div style="text-align: left;"><br />
</div><div class="separator" style="clear: both; text-align: center;"><a href="http://2.bp.blogspot.com/-28sxKvrbSHs/TaQlFFpufiI/AAAAAAAAANE/rchqu4o45F4/s1600/akita_japan.jpg" imageanchor="1" style="clear: left; float: left; margin-bottom: 1em; margin-right: 1em;"><img border="0" height="320" src="http://2.bp.blogspot.com/-28sxKvrbSHs/TaQlFFpufiI/AAAAAAAAANE/rchqu4o45F4/s320/akita_japan.jpg" width="226" /></a></div><div style="text-align: left;">ortaokul yıllarından özene bezene <i><b>"ne ders çıkardık"</b></i> kompozisyonu hazırlanacak cinsten oturdu kaldı hayatımızın merkezine. insan oğlu bu bencil yaratık, illa kendisi ile ilgili bir kaygısı olacak, unutmasın, dikkat versin diye... Ki aynen de öyle oldu... te dünyanın öbür ucunun aslında ne kadar yakın olduğunu süper mega anladık. Günlerce çaresizlik denen kötü şeyi alt edebilmek için uykusuz kaldık, merak ve kaygı uzunca bir süredir uyukladığı küfeden zıp diye çıkıverdiler, ki uyku mahmurluğundan eser yok gözlerinde... eskisinden daha taşikardik... Neyse geç olsun güç olmasın hesabı Chiba - Tokyo - Osaka - Abu Dhabi derken "yarından sonra" nın türk versiyonun çevirdik, şimdi gün geliyor sanki hiç yaşamamışız gibi uzak - gibi, gün geliyor daha bir iki hafta önce olmuş - gibi... Oysa ki ne çok geçti üstünden, ne de az bugün itibariyle tam <b><i>1ay1gün</i></b>. </div><div style="text-align: left;"><br />
</div><div style="text-align: left;">Neler öğrendik :</div><div style="text-align: left;">- En azından diğer insanların güvenliği göz önünde bulundurulmalı ve Özge doğal afet riskinin yüksek olduğu bölgelere ayak basmamalıdır.</div><div style="text-align: left;"><br />
</div><div style="text-align: left;">- Dış İşleri ile Konsolosluklar arasında kesin bir husumet var, birinin yap dediğini diğeri sakın yapma derken, en sonunda vatandaş gene kendi yolunu kendi buluyor. Sonuç : uzak bir ülkede çaresiz kalmış, neredeyse afetzede kıvamına gelmişsen, gidip devlet babadan yardım falan isteme sakın, bulduğun ilk uçağa biletini al, vize! pasaport! zırt! fırt! derlerse; mağdurum! da mağdurum! de ve geç. </div><div style="text-align: left;"><br />
</div><div style="text-align: left;">- Hükümetin kızılayının kurtarmakla övündüğü 25 şanslı kişiden biri olmak için oturup beklenmemeli. Beklerken bir kaç dua daha ezberlenmeli ki işler nisbeten kolaylaşsın. </div><div style="text-align: left;"><br />
</div><div style="text-align: left;">"Gezi yaparken ayağı burkulan John Smith Amerikan Hükümetinin gönderdiği helikopter ile Afrika savanasından kurtarıldı. Burkulmanın akabinde evine bırakılan Smith kahvesini yudumlarken Allah devletimize zeval vermesin dedi."</div><div style="text-align: left;"><br />
</div><div style="text-align: left;">- Bazıları insan kalabilmeyi başarmışlar. Kim inanır ki bir havayolu şirketi müşteri temsilcisi, bileti satıp işini kapatmayı tercih etmesin de daha uygun ve daha ön tarihli bir bilet bulduğunda, sanki kendine bulmuşçasına arasın, takip etsin haber versin! Helal olsun Ethiad Hava Yollarından Alin Hanım'a. Hala hatırladıkça, ki aklımızdan çıkmıyor, hayır duaları ediyoruz dilimiz döndüğünce. </div><div style="text-align: left;"><br />
</div><div style="text-align: left;"><span class="Apple-style-span" style="-webkit-text-decorations-in-effect: none; color: black;">- İnsanın hayatında bazen korkunç şeylerin olması gerekiyor. Şok etkisi iyi geliyor. Daha çok şükreder olduk son zamanlarda. </span></div><div style="text-align: left;"><a href="http://3.bp.blogspot.com/-hWs4jUtzoKg/TaQiY-tl-8I/AAAAAAAAAM8/1LRsfacize4/s1600/221.jpg" imageanchor="1" style="clear: right; float: right; margin-bottom: 1em; margin-left: 1em;"><img border="0" height="200" src="http://3.bp.blogspot.com/-hWs4jUtzoKg/TaQiY-tl-8I/AAAAAAAAAM8/1LRsfacize4/s200/221.jpg" width="165" /></a></div><div style="text-align: left;">Ah tam da bunlarla boğuşurken bir baktım ki soytur çeker b..tur kokar ne kadar da doğru bir tespit! </div><div style="text-align: left;"><br />
</div><div style="text-align: left;">Maksimum sıkılma anlarından biri idi... </div><div style="text-align: left;"><br />
</div><div style="text-align: left;">bir baktım elimde rengarenk bir saksı... </div><div style="text-align: left;"><br />
</div><div style="text-align: left;">önümde rengarenk sümbüller... </div><div style="text-align: left;">ellerim toprağa batmış... </div><div style="text-align: left;"><br />
</div><div style="text-align: left;">"kökler hava alırsa, çiçekler yanar mazalallah!!" deyu deyu... </div><div style="text-align: left;"><br />
</div><div style="text-align: left;">Hayatımda ilk defa çiçek ektim. Diktim.. Tamam, sadece saksısını değiştirdim ama bu da bir başlangıç olsa gerek. :)</div><div class="separator" style="clear: both; text-align: center;"></div><br />
<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;"><a href="http://1.bp.blogspot.com/-FLsSNnzU9bE/TaQjZg2u_RI/AAAAAAAAANA/vkUKp-BI3EU/s1600/2011-04-9.jpg" imageanchor="1" style="margin-left: 1em; margin-right: 1em;"><img border="0" height="320" src="http://1.bp.blogspot.com/-FLsSNnzU9bE/TaQjZg2u_RI/AAAAAAAAANA/vkUKp-BI3EU/s320/2011-04-9.jpg" width="253" /></a></div><div class="separator" style="clear: both; text-align: center;"><br />
</div><div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">sevgilerimle, hande...</div><div style="text-align: left;"><br />
</div><div style="text-align: left;"><br />
</div><div style="text-align: left;"><br />
</div><div style="text-align: left;"><br />
</div>samdakayisihttp://www.blogger.com/profile/01931104252487809750noreply@blogger.com0tag:blogger.com,1999:blog-3167101930619289394.post-90733258036206604112011-03-03T16:19:00.000-08:002011-03-03T16:20:44.830-08:00Mc Hammer'dan Geliyor : Can't Touch This!<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;"><a href="https://lh3.googleusercontent.com/-HaNku_mX4Kw/TXAdh-E3HlI/AAAAAAAAAMw/rzg9faVCN9g/s1600/1000091-06-00-00-00_lg+copy.jpg" imageanchor="1" style="margin-left: 1em; margin-right: 1em;"><span class="Apple-style-span" style="color: #444444;"><img border="0" height="157" src="https://lh3.googleusercontent.com/-HaNku_mX4Kw/TXAdh-E3HlI/AAAAAAAAAMw/rzg9faVCN9g/s400/1000091-06-00-00-00_lg+copy.jpg" width="400" /></span></a></div><div class="separator" style="clear: both; text-align: justify;"><span class="Apple-style-span" style="color: #444444;"><br />
</span></div><div class="separator" style="clear: both; text-align: justify;"><span class="Apple-style-span" style="color: #444444; font-family: 'Helvetica Neue', Arial, Helvetica, sans-serif;">Dün akşam twitterda #blogumadokunma tagli twitler arasında bucukfanzin isimli bir arkadaş "<span class="Apple-style-span" style="line-height: 19px;">ktunnel selam. yine biz. açıldığında oraya direk youtube.com yazıyordun ya, şimdi sil onu. biz blog adreslerimizi giricez." diye yazmış... sansür belası nedeniyle çifte kavrulmuş leblebi durumumuz ancak bu şekilde özetlenebilirdi. Artık saç baş yolmaktan bir kıt üste çıktık. Delileri oynuyoruz. Bu arada saç baş yolacak kadar da hassasız, duyarlıyız, elletmeyiz ama bir yandan da o eli masaya vurmak yerine hepimiz oturmuş hangi DNS ayarını yapsam görüntülerim bloğumu, ktunnel mi vtunnel mi daha iyi diye tıkırdatıyoruz klavyeleri... </span></span></div><div class="separator" style="clear: both; text-align: justify;"><span class="Apple-style-span" style="color: #444444; font-family: 'Helvetica Neue', Arial, Helvetica, sans-serif;"><span class="Apple-style-span" style="line-height: 19px;"><br />
</span></span></div><div class="separator" style="clear: both; text-align: justify;"><span class="Apple-style-span" style="color: #444444; font-family: 'Helvetica Neue', Arial, Helvetica, sans-serif;"><span class="Apple-style-span" style="line-height: 19px;">ayrıca bu konuda, diğer konularda da olduğu gibi ve de en az herkes kadar benim de kafam karışmış durumda... misal, gün içinde bloğumu açamıyorum, malum beyaz ekran üstü kırmızı harfler, ama gece bu saatlerde aniden açıl susam açıl... nasıl bir sansür bu? </span></span></div><div class="separator" style="clear: both; text-align: justify;"><span class="Apple-style-span" style="color: #444444; font-family: 'Helvetica Neue', Arial, Helvetica, sans-serif;"><span class="Apple-style-span" style="line-height: 19px;"><br />
</span></span></div><div class="separator" style="clear: both; text-align: justify;"><span class="Apple-style-span" style="color: #444444; font-family: 'Helvetica Neue', Arial, Helvetica, sans-serif;"><span class="Apple-style-span" style="line-height: 19px;">herkes bir şeyler anlatıyor, yok bir kısım diyor ki bu yasa dışı maç linki yayınlayan kullanıcılara ait iplerin de içinde bulunduğu bölüm engelleniyor, bazıları da yok ondan değil ttnet ile bağlananlar henüz tam olarak engellenmemişler diyor... ana fikirden uzaklaşıp, oturup ulen ben niye engellendim - engellenmedim diye düşünmeye başladık. </span></span></div><div class="separator" style="clear: both; text-align: justify;"><span class="Apple-style-span" style="color: #444444; font-family: 'Helvetica Neue', Arial, Helvetica, sans-serif;"><span class="Apple-style-span" style="line-height: 19px;"><br />
</span></span></div><div class="separator" style="clear: both; text-align: justify;"><span class="Apple-style-span" style="color: #444444; font-family: 'Helvetica Neue', Arial, Helvetica, sans-serif;"><span class="Apple-style-span" style="line-height: 19px;">saçmalığın dik alası... </span></span></div><div class="separator" style="clear: both; text-align: justify;"><span class="Apple-style-span" style="color: #444444; font-family: 'Helvetica Neue', Arial, Helvetica, sans-serif;"><span class="Apple-style-span" style="line-height: 19px;"><br />
</span></span></div><div class="separator" style="clear: both; text-align: justify;"><span class="Apple-style-span" style="color: #444444; font-family: 'Helvetica Neue', Arial, Helvetica, sans-serif;"><span class="Apple-style-span" style="line-height: 19px;">gidip digiturk aboneliğini sonlandıranlar mı istersiniz, futboldan soğuyanlar mı, yok arkadaş ben gidecem bu memleketten diyenler mi... aklım almıyor. birinin çıkıp bunun ne futbolla, ne link veren bloggerlarla ne de digiturkle bir alakasının olmadığını anlatması lazım. gidecem diy</span></span><span class="Apple-style-span" style="color: #444444; font-family: 'Helvetica Neue', Arial, Helvetica, sans-serif; line-height: 19px;">enlere ise laf yok...</span><span class="Apple-style-span" style="color: #444444; font-family: 'Helvetica Neue', Arial, Helvetica, sans-serif; line-height: 19px;"> </span></div><div class="separator" style="clear: both; text-align: justify;"><span class="Apple-style-span" style="color: #444444; font-family: 'Helvetica Neue', Arial, Helvetica, sans-serif; line-height: 19px;"><br />
</span></div><div class="separator" style="clear: both; text-align: justify;"><span class="Apple-style-span" style="color: #444444; font-family: 'Helvetica Neue', Arial, Helvetica, sans-serif;"><span class="Apple-style-span" style="line-height: 19px;">Herkes kendine batan diken kadar ah der... Der de iş iyiden iyiye boka sardı. Hissetmiyor muyuz neyiz. </span></span></div><div class="separator" style="clear: both; text-align: justify;"><span class="Apple-style-span" style="color: #444444; font-family: 'Helvetica Neue', Arial, Helvetica, sans-serif;"><span class="Apple-style-span" style="line-height: 19px;"><br />
</span></span></div><div class="separator" style="clear: both; text-align: justify;"><span class="Apple-style-span" style="color: #444444; font-family: 'Helvetica Neue', Arial, Helvetica, sans-serif;"><span class="Apple-style-span" style="line-height: 19px;">Artık daha net nasıl ifade edilir bilmiyorum ama, çoktan başa döndük biz. </span></span></div><div class="separator" style="clear: both; text-align: justify;"><span class="Apple-style-span" style="color: #444444; font-family: 'Helvetica Neue', Arial, Helvetica, sans-serif;"><span class="Apple-style-span" style="line-height: 19px;">Hani ailelerimizin arkadaş toplantılarında laf "o yıllardan" açıldığında itinayla kapattığı tarihlerden bahsediyorum. </span></span></div><div class="separator" style="clear: both; text-align: justify;"><span class="Apple-style-span" style="color: #444444; font-family: 'Helvetica Neue', Arial, Helvetica, sans-serif;"><span class="Apple-style-span" style="line-height: 19px;">Daha dün bizler ottan boktan bir sebepten ötürü hizmet aldığımız ve bu hizmet yoluyla da birbirimize "kurabiye tarifleri" anlattığımız bir platformdan şutlandık, ki bu başımıza gelen ilk sansür değil. </span></span></div><div class="separator" style="clear: both; text-align: justify;"><span class="Apple-style-span" style="color: #444444; font-family: 'Helvetica Neue', Arial, Helvetica, sans-serif;"><span class="Apple-style-span" style="line-height: 19px;">Daha bu sabah Nedim Şener sabahın 7sinde başlayıp 6 saat süren bir arama sonucunda göz altına alındı... delil olarak toplanan eşyalar arasında kütüphanesindeki KİTAPları da vardı...</span></span></div><div class="separator" style="clear: both; text-align: justify;"><span class="Apple-style-span" style="color: #444444; font-family: 'Helvetica Neue', Arial, Helvetica, sans-serif;"><span class="Apple-style-span" style="line-height: 19px;">Tanıdık gelmiyor mu tüm bunlar?</span></span></div><div class="separator" style="clear: both; text-align: justify;"><span class="Apple-style-span" style="color: #444444; font-family: 'Helvetica Neue', Arial, Helvetica, sans-serif;"><span class="Apple-style-span" style="line-height: 19px;">"Düşünce suçu" "İfade özgürlüğü" gibi kavramları çoktan konuşup, kapatıp, rafa kaldırıp başka bir boyuta geçmiş olmamız gereken bir zamanda, birilerinin nasırına batan fikirlere sahip insanlar, gazeteciler, yazarlar hapisteler. Başka başka kulplarla... Dışarıdakiler ise ağızlarına tıkılmış bezler sıralarını bekliyorlar. </span></span></div><div class="separator" style="clear: both; text-align: justify;"><span class="Apple-style-span" style="color: #444444; font-family: 'Helvetica Neue', Arial, Helvetica, sans-serif;"><span class="Apple-style-span" style="line-height: 19px;"><br />
</span></span></div><div class="separator" style="clear: both; text-align: justify;"><span class="Apple-style-span" style="color: #444444; font-family: 'Helvetica Neue', Arial, Helvetica, sans-serif;"><span class="Apple-style-span" style="line-height: 19px;">Ortada kocaman hukuksal bir sorun olduğu ve bu sorunun uç bucak tanımaksızın hepimizi sarmaladığının farkındayız di mi? E bu nasıl bir uyuşturulmuşluk, nasıl bir rüya alemi? Böyle avazımız çıktığınca çığlık atmak istiyoruz ama sesimiz çıkmıyor, a-de-taaağ bir karabasan... </span></span></div><div class="separator" style="clear: both; text-align: justify;"><span class="Apple-style-span" style="color: #444444; font-family: 'Helvetica Neue', Arial, Helvetica, sans-serif;"><span class="Apple-style-span" style="line-height: 19px;"><br />
</span></span></div><div class="separator" style="clear: both; text-align: justify;"><span class="Apple-style-span" style="color: #444444;"><span class="Apple-style-span" style="line-height: 19px;"><span class="Apple-style-span" style="font-family: 'Helvetica Neue', Arial, Helvetica, sans-serif;">Şimdi aç ktunnel'i, yaz oraya youtube ya da blogspot yerine nedim şene</span><span class="Apple-style-span" style="font-family: Arial, Helvetica, sans-serif;"><span class="Apple-style-span" style="font-size: 15px;">r, mümtaz idil, müyesser yıldız, ahmet şık... </span></span></span></span></div><div class="separator" style="clear: both; text-align: justify;"><span class="Apple-style-span" style="color: #444444;"><span class="Apple-style-span" style="line-height: 19px;"><span class="Apple-style-span" style="font-family: Arial, Helvetica, sans-serif;"><span class="Apple-style-span" style="font-size: 15px;"><br />
</span></span></span></span></div><div class="separator" style="clear: both; text-align: justify;"><span class="Apple-style-span" style="color: #444444;"><span class="Apple-style-span" style="line-height: 19px;"><span class="Apple-style-span" style="font-family: Arial, Helvetica, sans-serif;"><span class="Apple-style-span" style="font-size: 15px;">çünkü bugün onlar da sansürlendi...</span></span></span></span></div><div class="separator" style="clear: both; text-align: justify;"><span class="Apple-style-span" style="color: #444444;"><span class="Apple-style-span" style="line-height: 19px;"><span class="Apple-style-span" style="font-family: Arial, Helvetica, sans-serif;"><span class="Apple-style-span" style="font-size: 15px;"></span></span></span></span><span class="Apple-style-span" style="color: #444444; font-family: Arial, Helvetica, sans-serif; font-size: 15px; line-height: 19px;">çünkü biz o çığlığı atamadığımız sürece </span></div><div class="separator" style="clear: both; text-align: justify;"><span class="Apple-style-span" style="color: #444444; font-family: Arial, Helvetica, sans-serif; font-size: 15px; line-height: 19px;">çünkü biz daha önce de olduğu gibi bugün de, yarın da bundan sonra hangi tarih önümüzdeyse </span></div><div class="separator" style="clear: both; text-align: justify;"><span class="Apple-style-span" style="color: #444444;"><span class="Apple-style-span" style="line-height: 19px;"><span class="Apple-style-span" style="font-family: Arial, Helvetica, sans-serif;"><span class="Apple-style-span" style="font-size: 15px;"><br />
</span></span></span></span></div><div class="separator" style="clear: both; text-align: justify;"><span class="Apple-style-span" style="color: #444444;"><span class="Apple-style-span" style="line-height: 19px;"><span class="Apple-style-span" style="font-family: Arial, Helvetica, sans-serif;"><span class="Apple-style-span" style="font-size: 15px;">sansürlenmeye</span></span></span></span></div><div class="separator" style="clear: both; text-align: justify;"><span class="Apple-style-span" style="color: #444444;"><span class="Apple-style-span" style="line-height: 19px;"><span class="Apple-style-span" style="font-family: Arial, Helvetica, sans-serif;"><span class="Apple-style-span" style="font-size: 15px;">engellenmeye</span></span></span></span></div><div class="separator" style="clear: both; text-align: justify;"><span class="Apple-style-span" style="color: #444444;"><span class="Apple-style-span" style="line-height: 19px;"><span class="Apple-style-span" style="font-family: Arial, Helvetica, sans-serif;"><span class="Apple-style-span" style="font-size: 15px;">uyuşturulmaya</span></span></span></span></div><div class="separator" style="clear: both; text-align: justify;"><span class="Apple-style-span" style="color: #444444;"><span class="Apple-style-span" style="line-height: 19px;"><span class="Apple-style-span" style="font-family: Arial, Helvetica, sans-serif;"><span class="Apple-style-span" style="font-size: 15px;">güdülmeye</span></span></span></span></div><div class="separator" style="clear: both; text-align: justify;"><span class="Apple-style-span" style="color: #444444;"><span class="Apple-style-span" style="line-height: 19px;"><span class="Apple-style-span" style="font-family: Arial, Helvetica, sans-serif;"><span class="Apple-style-span" style="font-size: 15px;">linç edilmeye</span></span></span></span></div><div class="separator" style="clear: both; text-align: justify;"><span class="Apple-style-span" style="color: #444444;"><span class="Apple-style-span" style="line-height: 19px;"><span class="Apple-style-span" style="font-family: Arial, Helvetica, sans-serif;"><span class="Apple-style-span" style="font-size: 15px;">taşlanmaya</span></span></span></span></div><div class="separator" style="clear: both; text-align: justify;"><span class="Apple-style-span" style="color: #444444;"><span class="Apple-style-span" style="line-height: 19px;"><span class="Apple-style-span" style="font-family: Arial, Helvetica, sans-serif;"><span class="Apple-style-span" style="font-size: 15px;">öldürülmeye</span></span></span></span></div><div class="separator" style="clear: both; text-align: justify;"><span class="Apple-style-span" style="color: #444444;"><span class="Apple-style-span" style="line-height: 19px;"><span class="Apple-style-span" style="font-family: Arial, Helvetica, sans-serif;"><span class="Apple-style-span" style="font-size: 15px;"><br />
</span></span></span></span></div><div class="separator" style="clear: both; text-align: justify;"><span class="Apple-style-span" style="color: #444444;"><span class="Apple-style-span" style="line-height: 19px;"><span class="Apple-style-span" style="font-family: Arial, Helvetica, sans-serif;"><span class="Apple-style-span" style="font-size: 15px;">devam edeceğiz.</span></span></span></span></div><div class="separator" style="clear: both; text-align: justify;"><span class="Apple-style-span" style="color: #444444;"><span class="Apple-style-span" style="line-height: 19px;"><span class="Apple-style-span" style="font-family: Arial, Helvetica, sans-serif;"><span class="Apple-style-span" style="font-size: 15px;"><br />
</span></span></span></span></div><div class="separator" style="clear: both; text-align: justify;"><span class="Apple-style-span" style="color: #444444; font-family: 'Helvetica Neue', Arial, Helvetica, sans-serif;"><span class="Apple-style-span" style="line-height: 19px;">Ama</span></span></div><div class="separator" style="clear: both; text-align: justify;"><span class="Apple-style-span" style="color: #444444; font-family: 'Helvetica Neue', Arial, Helvetica, sans-serif;"><span class="Apple-style-span" style="line-height: 19px;"><br />
</span></span></div><div class="separator" style="clear: both; text-align: justify;"><span class="Apple-style-span" style="color: #444444; font-family: 'Helvetica Neue', Arial, Helvetica, sans-serif;"><span class="Apple-style-span" style="line-height: 19px;">biz gene de, daha önce de olduğu gibi, </span></span></div><div class="separator" style="clear: both; text-align: justify;"><span class="Apple-style-span" style="color: #444444; font-family: 'Helvetica Neue', Arial, Helvetica, sans-serif;"><span class="Apple-style-span" style="line-height: 19px;">şimdi de olduğu gibi </span></span></div><div class="separator" style="clear: both; text-align: justify;"><span class="Apple-style-span" style="color: #444444; font-family: 'Helvetica Neue', Arial, Helvetica, sans-serif;"><span class="Apple-style-span" style="line-height: 19px;">bir yolunu bulur, gene o engeli "o eli" kırar, gene düşünür, gene yazarız.</span></span></div><div class="separator" style="clear: both; text-align: justify;"><span class="Apple-style-span" style="color: #444444; font-family: 'Helvetica Neue', Arial, Helvetica, sans-serif;"><span class="Apple-style-span" style="line-height: 19px;"><br />
</span></span></div><div class="separator" style="clear: both; text-align: justify;"><span class="Apple-style-span" style="color: #444444; font-family: 'Helvetica Neue', Arial, Helvetica, sans-serif;"><span class="Apple-style-span" style="line-height: 19px;">sen iyisi mi</span></span></div><div class="separator" style="clear: both; text-align: justify;"><span class="Apple-style-span" style="color: #444444; font-family: 'Helvetica Neue', Arial, Helvetica, sans-serif;"><span class="Apple-style-span" style="line-height: 19px;"><br />
</span></span></div><div class="separator" style="clear: both; text-align: justify;"><span class="Apple-style-span" style="color: #444444; font-family: 'Helvetica Neue', Arial, Helvetica, sans-serif;"><span class="Apple-style-span" style="line-height: 19px;">Bloğuma - Düşünceme - Yazarıma - Gazetecime - Eşime - Dostuma - Bana </span></span></div><div class="separator" style="clear: both; text-align: justify;"><span class="Apple-style-span" style="color: #444444; font-family: 'Helvetica Neue', Arial, Helvetica, sans-serif;"><span class="Apple-style-span" style="line-height: 19px;"><br />
</span></span></div><div class="separator" style="clear: both; text-align: justify;"><span class="Apple-style-span" style="color: #444444; font-family: 'Helvetica Neue', Arial, Helvetica, sans-serif;"><span class="Apple-style-span" style="line-height: 19px;">DOKUNMA!</span></span></div><div class="separator" style="clear: both; text-align: justify;"><span class="Apple-style-span" style="color: #444444; font-family: 'Helvetica Neue', Arial, Helvetica, sans-serif;"><span class="Apple-style-span" style="line-height: 19px;"><br />
</span></span></div><div class="separator" style="clear: both; text-align: justify;"><span class="Apple-style-span" style="color: #444444; font-family: 'Helvetica Neue', Arial, Helvetica, sans-serif;"><span class="Apple-style-span" style="line-height: 19px;"><br />
</span></span></div><div class="separator" style="clear: both; text-align: center;"><a href="https://lh6.googleusercontent.com/-5lYEHmT70JQ/TXAv5LLdSWI/AAAAAAAAAM0/dLaUO7bUzsE/s1600/censor.jpg" imageanchor="1" style="margin-left: 1em; margin-right: 1em;"><img border="0" height="320" src="https://lh6.googleusercontent.com/-5lYEHmT70JQ/TXAv5LLdSWI/AAAAAAAAAM0/dLaUO7bUzsE/s320/censor.jpg" width="247" /></a></div><div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">can you?</div><div class="separator" style="clear: both; text-align: justify;"><span class="Apple-style-span" style="color: #444444; font-family: 'Helvetica Neue', Arial, Helvetica, sans-serif;"><span class="Apple-style-span" style="line-height: 19px;"><br />
</span></span></div><div class="separator" style="clear: both; text-align: justify;"><span class="Apple-style-span" style="color: #444444; font-family: 'Helvetica Neue', Arial, Helvetica, sans-serif;"><span class="Apple-style-span" style="line-height: 19px;"><br />
</span></span></div><div class="separator" style="clear: both; text-align: justify;"><span class="Apple-style-span" style="color: #444444; font-family: 'Helvetica Neue', Arial, Helvetica, sans-serif;"><span class="Apple-style-span" style="line-height: 19px;"><br />
</span></span></div><div class="separator" style="clear: both; text-align: justify;"><br />
</div>samdakayisihttp://www.blogger.com/profile/01931104252487809750noreply@blogger.com3tag:blogger.com,1999:blog-3167101930619289394.post-14508064094975004612011-03-01T17:19:00.000-08:002011-03-01T17:34:34.939-08:00Engelli Mim<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;"><a href="https://lh4.googleusercontent.com/-IXQdfrSwsQI/TW2Mzu-8_GI/AAAAAAAAAMc/3IWstguEQKE/s1600/images.jpg" imageanchor="1" style="margin-left: 1em; margin-right: 1em;"><span class="Apple-style-span" style="font-family: 'Trebuchet MS', sans-serif;"><img border="0" src="https://lh4.googleusercontent.com/-IXQdfrSwsQI/TW2Mzu-8_GI/AAAAAAAAAMc/3IWstguEQKE/s1600/images.jpg" /></span></a></div><span class="Apple-style-span" style="font-family: 'Trebuchet MS', sans-serif;">"bak yavrucuğum buralar eskiden dutluktu" demeden önce istedim ki mimsiz gömülmesin bloğum karanlıklara... "Ölmeden önce ne yapmak isterdin" sorusunun blogger versiyonu bu. Yapacak birşey yok...</span><br />
<div><span class="Apple-style-span" style="font-family: 'Trebuchet MS', sans-serif;"><br />
</span></div><div><span class="Apple-style-span" style="font-family: 'Trebuchet MS', sans-serif;"><a href="http://dolmadakya.blogspot.com/">Dolmadakia</a>'dan sevgili Leylim'in vermiş olduğu mimleri cevaplamaktan gurur duyarım efenim. Umarım ben bunları cevaplayana kadar, yasak bizim sulara erişmez.</span></div><div><span class="Apple-style-span" style="font-family: 'Trebuchet MS', sans-serif;"><br />
</span></div><div><span class="Apple-style-span" style="color: #134f5c; font-family: 'Trebuchet MS', sans-serif;"><span class="Apple-style-span" style="line-height: 20px;"><b id="aeaoofnhgocdbnbeljkmbjdmhbcokfdb-mousedown">Gün içerisinde eğer gerçekleşirse şok geçireceğin şey:</b></span></span><br />
<span class="Apple-style-span" style="color: #134f5c; font-family: 'Trebuchet MS', sans-serif;"><span class="Apple-style-span" style="line-height: 20px;"><b id="aeaoofnhgocdbnbeljkmbjdmhbcokfdb-mousedown"><br />
</b></span></span></div><div><span class="Apple-style-span" style="font-family: 'Trebuchet MS', sans-serif;"><span class="Apple-style-span" style="line-height: 20px;">Mim geldiğinden beridir düşünüyorum ne yalan söyleyeyim... Ne şoka giremez bir insan olmuşum ben de haberim yokmuş... Aklına ilk gelen şık doğrudurdan yola çıkıyorum o vakit;</span></span></div><div><span class="Apple-style-span" style="font-family: 'Trebuchet MS', sans-serif;"><span class="Apple-style-span" style="line-height: 20px;"><br />
</span></span></div><div><span class="Apple-style-span" style="font-family: 'Trebuchet MS', sans-serif;"><span class="Apple-style-span" style="line-height: 20px;">Parayla saadet olmaz der atalar eyvallah da... İddia ediyorum aksini ispatlayabilirim. Hal böyleyken hesabımda şöyle hakkını verecek denli bol sıfırlı bir meblağ görürsem, şoktan şoka girmekle kalmaz, yakın çevremi de şoka sokarım. Hem de sonrasında ispat da ederim nasıl mutlu olunacağını... Şimdi mutsuz muyum? Hayır tabii ki... Ama daha fazla potansiyel var bende biliyorum. </span></span></div><div><span class="Apple-style-span" style="font-family: 'Trebuchet MS', sans-serif;"><span class="Apple-style-span" style="line-height: 20px;"><br />
</span></span></div><div><div style="font-weight: normal; line-height: 20px; text-align: justify;"><b id="aeaoofnhgocdbnbeljkmbjdmhbcokfdb-mousedown"><span class="Apple-style-span" style="color: #134f5c; font-family: 'Trebuchet MS', sans-serif;">Gördüğün zaman eğer almazsan uyuyamam dediğin şey:</span></b></div><div style="line-height: 20px; text-align: justify;"><span class="Apple-style-span" style="font-family: 'Trebuchet MS', sans-serif;"><br />
</span></div><div style="line-height: 20px; text-align: justify;"><span class="Apple-style-span" style="font-family: 'Trebuchet MS', sans-serif;">Misal gofreti bahçede görsem ve içeri almazsam uyuyamam, zira sabaha kadar kah havlar kah ağlar... havalar da soğuk, yazık kızıma. Yoksa maddiyatla hiç işim olmaz. Efendim? Hesabımdaki şoka sokan meblağ mı? Yok öyle bir şey :) </span></div><div style="line-height: 20px; text-align: justify;"><span class="Apple-style-span" style="font-family: 'Trebuchet MS', sans-serif;"><br />
</span></div><div><span id="aeaoofnhgocdbnbeljkmbjdmhbcokfdb-mousedown"></span><br />
<div style="font-weight: normal; line-height: 20px; text-align: justify;"><span id="aeaoofnhgocdbnbeljkmbjdmhbcokfdb-mousedown"><b id="aeaoofnhgocdbnbeljkmbjdmhbcokfdb-mousedown"><span class="Apple-style-span" style="color: #134f5c; font-family: 'Trebuchet MS', sans-serif;">Uğruna diyetini bir kalemde bozduğun şey:</span></b></span><br />
<span id="aeaoofnhgocdbnbeljkmbjdmhbcokfdb-mousedown"><b id="aeaoofnhgocdbnbeljkmbjdmhbcokfdb-mousedown"><span class="Apple-style-span" style="color: #134f5c; font-family: 'Trebuchet MS', sans-serif;"><br />
</span></b></span></div><div style="font-weight: normal; line-height: 20px; text-align: justify;"><span id="aeaoofnhgocdbnbeljkmbjdmhbcokfdb-mousedown"><span class="Apple-style-span" style="font-family: 'Trebuchet MS', sans-serif;">"Ara sıcaklardan ne var? Böyle paçanga maçanga gibi bir şey? Midemizin suyunu alsın"</span></span></div><div style="font-weight: normal; line-height: 20px; text-align: justify;"><span id="aeaoofnhgocdbnbeljkmbjdmhbcokfdb-mousedown"><span class="Apple-style-span" style="font-family: 'Trebuchet MS', sans-serif;"><br />
</span></span></div><div><span id="aeaoofnhgocdbnbeljkmbjdmhbcokfdb-mousedown"><span id="aeaoofnhgocdbnbeljkmbjdmhbcokfdb-mousedown"></span></span><br />
<div style="font-weight: normal; line-height: 20px; text-align: justify;"><span id="aeaoofnhgocdbnbeljkmbjdmhbcokfdb-mousedown"><span id="aeaoofnhgocdbnbeljkmbjdmhbcokfdb-mousedown"><b id="aeaoofnhgocdbnbeljkmbjdmhbcokfdb-mousedown"><span class="Apple-style-span" style="color: #134f5c; font-family: 'Trebuchet MS', sans-serif;">Uğurun var mı?</span></b></span></span><br />
<span id="aeaoofnhgocdbnbeljkmbjdmhbcokfdb-mousedown"><span id="aeaoofnhgocdbnbeljkmbjdmhbcokfdb-mousedown"><b id="aeaoofnhgocdbnbeljkmbjdmhbcokfdb-mousedown"><span class="Apple-style-span" style="color: #134f5c; font-family: 'Trebuchet MS', sans-serif;"><br />
</span></b></span></span></div><div style="font-weight: normal; line-height: 20px; text-align: justify;"><span id="aeaoofnhgocdbnbeljkmbjdmhbcokfdb-mousedown"><span id="aeaoofnhgocdbnbeljkmbjdmhbcokfdb-mousedown"><span class="Apple-style-span" style="font-family: 'Trebuchet MS', sans-serif;">Hep istedim bir uğurum olsun. Bu bir sayı olabilirdi, renk olabilirdi, kumsalda cepte kalmış, sektirilmesi unutulmuş bir taş olabilirdi</span><b id="aeaoofnhgocdbnbeljkmbjdmhbcokfdb-mousedown"><span class="Apple-style-span" style="font-weight: normal;"></span></b></span></span><br />
<div style="display: inline !important;"><span id="aeaoofnhgocdbnbeljkmbjdmhbcokfdb-mousedown"><span id="aeaoofnhgocdbnbeljkmbjdmhbcokfdb-mousedown"><b id="aeaoofnhgocdbnbeljkmbjdmhbcokfdb-mousedown"><span class="Apple-style-span" style="font-weight: normal;"><b id="aeaoofnhgocdbnbeljkmbjdmhbcokfdb-mousedown"><span class="Apple-style-span" style="font-weight: normal;"></span></b></span></b></span></span><br />
<div style="display: inline !important; text-align: justify;"><span id="aeaoofnhgocdbnbeljkmbjdmhbcokfdb-mousedown"><span id="aeaoofnhgocdbnbeljkmbjdmhbcokfdb-mousedown"><b id="aeaoofnhgocdbnbeljkmbjdmhbcokfdb-mousedown"><span class="Apple-style-span" style="font-weight: normal;"><b id="aeaoofnhgocdbnbeljkmbjdmhbcokfdb-mousedown"><span class="Apple-style-span" style="font-weight: normal;"><span class="Apple-style-span" style="font-family: 'Trebuchet MS', sans-serif;">. Kabule hazırdım, hepsini denedim ama olamadı bir türlü. Sonra 2008'in 14 haziranı geldi biz Ahmet'le burnumuzu kapatıp cup evlendik. Dışardakilere de "ilk başta soğuk gibi ama girince alışıyorsun gel gel" dedik. </span></span></b></span></b></span></span></div></div></div><div style="font-weight: normal; line-height: 20px; text-align: justify;"><span id="aeaoofnhgocdbnbeljkmbjdmhbcokfdb-mousedown"><span id="aeaoofnhgocdbnbeljkmbjdmhbcokfdb-mousedown"><span class="Apple-style-span" style="font-family: 'Trebuchet MS', sans-serif;">Nikahta keramet var dedikleri doğru demek ki, evlendik ayın 14'ü, balayına uçalım dedik koltuk numerosu 14, otel odası numerosu 14, dolmuşa bineriz 14, dön geriye "çıkma startı" 14 kasım... hiçbiri de önceden hesaplanmış değil... Şimdi de Allah nazardan saklasın deyip 14 defa vuruyoruz tahtaya, 14 defa da kıçımızı kaşıyoruz.</span></span></span></div><div style="font-weight: normal; line-height: 20px; text-align: justify;"><span id="aeaoofnhgocdbnbeljkmbjdmhbcokfdb-mousedown"><span id="aeaoofnhgocdbnbeljkmbjdmhbcokfdb-mousedown"><span class="Apple-style-span" style="font-family: 'Trebuchet MS', sans-serif;"><br />
</span></span></span></div><div><span id="aeaoofnhgocdbnbeljkmbjdmhbcokfdb-mousedown"><span id="aeaoofnhgocdbnbeljkmbjdmhbcokfdb-mousedown"><span id="aeaoofnhgocdbnbeljkmbjdmhbcokfdb-mousedown"></span></span></span><br />
<div style="font-weight: normal; line-height: 20px; text-align: justify;"><span id="aeaoofnhgocdbnbeljkmbjdmhbcokfdb-mousedown"><span id="aeaoofnhgocdbnbeljkmbjdmhbcokfdb-mousedown"><span id="aeaoofnhgocdbnbeljkmbjdmhbcokfdb-mousedown"><b id="aeaoofnhgocdbnbeljkmbjdmhbcokfdb-mousedown"><span class="Apple-style-span" style="color: #134f5c; font-family: 'Trebuchet MS', sans-serif;">Kendine en yakıştırdığın renk:</span></b></span></span></span><br />
<span id="aeaoofnhgocdbnbeljkmbjdmhbcokfdb-mousedown"><span id="aeaoofnhgocdbnbeljkmbjdmhbcokfdb-mousedown"><span id="aeaoofnhgocdbnbeljkmbjdmhbcokfdb-mousedown"><b id="aeaoofnhgocdbnbeljkmbjdmhbcokfdb-mousedown"><span class="Apple-style-span" style="color: #134f5c; font-family: 'Trebuchet MS', sans-serif;"><br />
</span></b></span></span></span></div><div style="line-height: 20px; text-align: justify;"><span id="aeaoofnhgocdbnbeljkmbjdmhbcokfdb-mousedown"><span id="aeaoofnhgocdbnbeljkmbjdmhbcokfdb-mousedown"><span id="aeaoofnhgocdbnbeljkmbjdmhbcokfdb-mousedown"><span class="Apple-style-span" style="font-family: 'Trebuchet MS', sans-serif;">Ergenlik dönemimin baş belası olan ve o dönem belli ki beni pek bir sevmiş kilolarım yıllar sonra patadanak "ta taa biz geldik" dedikleri için şu sıralar en yakışan renk tabii ki SİYAH. Yaş 11 - 12 iken rocker özentisi imajıma uyuyordu siyah ama şimdi renkli cıvıl cıvıl bir kadınım ben ya. Bir gidin de doya doya giyeyim en sevdiğim beyaz atletlerimi, gök mavisi hırkalarımı... </span></span></span></span></div><div style="line-height: 20px; text-align: justify;"><span id="aeaoofnhgocdbnbeljkmbjdmhbcokfdb-mousedown"><span id="aeaoofnhgocdbnbeljkmbjdmhbcokfdb-mousedown"><span id="aeaoofnhgocdbnbeljkmbjdmhbcokfdb-mousedown"><span class="Apple-style-span" style="font-family: 'Trebuchet MS', sans-serif;">Off..</span></span></span></span></div><div style="line-height: 20px; text-align: justify;"><span id="aeaoofnhgocdbnbeljkmbjdmhbcokfdb-mousedown"><span id="aeaoofnhgocdbnbeljkmbjdmhbcokfdb-mousedown"><span id="aeaoofnhgocdbnbeljkmbjdmhbcokfdb-mousedown"><span class="Apple-style-span" style="font-family: 'Trebuchet MS', sans-serif;"><br />
</span></span></span></span></div><div><span id="aeaoofnhgocdbnbeljkmbjdmhbcokfdb-mousedown"><span id="aeaoofnhgocdbnbeljkmbjdmhbcokfdb-mousedown"><span id="aeaoofnhgocdbnbeljkmbjdmhbcokfdb-mousedown"><span id="aeaoofnhgocdbnbeljkmbjdmhbcokfdb-mousedown"></span></span></span></span><br />
<div style="font-weight: normal; line-height: 20px; text-align: justify;"><span id="aeaoofnhgocdbnbeljkmbjdmhbcokfdb-mousedown"><span id="aeaoofnhgocdbnbeljkmbjdmhbcokfdb-mousedown"><span id="aeaoofnhgocdbnbeljkmbjdmhbcokfdb-mousedown"><span id="aeaoofnhgocdbnbeljkmbjdmhbcokfdb-mousedown"><b id="aeaoofnhgocdbnbeljkmbjdmhbcokfdb-mousedown"><span class="Apple-style-span" style="color: #134f5c; font-family: 'Trebuchet MS', sans-serif;">En sevdiğin takın:</span></b></span></span></span></span><br />
<span id="aeaoofnhgocdbnbeljkmbjdmhbcokfdb-mousedown"><span id="aeaoofnhgocdbnbeljkmbjdmhbcokfdb-mousedown"><span id="aeaoofnhgocdbnbeljkmbjdmhbcokfdb-mousedown"><span id="aeaoofnhgocdbnbeljkmbjdmhbcokfdb-mousedown"><b id="aeaoofnhgocdbnbeljkmbjdmhbcokfdb-mousedown"><span class="Apple-style-span" style="color: #134f5c; font-family: 'Trebuchet MS', sans-serif;"><br />
</span></b></span></span></span></span></div><div style="font-weight: normal; line-height: 20px; text-align: justify;"><span id="aeaoofnhgocdbnbeljkmbjdmhbcokfdb-mousedown"><span id="aeaoofnhgocdbnbeljkmbjdmhbcokfdb-mousedown"><span id="aeaoofnhgocdbnbeljkmbjdmhbcokfdb-mousedown"><span id="aeaoofnhgocdbnbeljkmbjdmhbcokfdb-mousedown"><span class="Apple-style-span" style="font-family: 'Trebuchet MS', sans-serif;">Tek taş küpelerim. Pırlanta falan değiller, istiklalden almıştım beşini beş liraya. Onlar olmadan kendimi çıplak gibi hissediyorum. </span></span></span></span></span></div><div style="font-weight: normal; line-height: 20px; text-align: justify;"><span id="aeaoofnhgocdbnbeljkmbjdmhbcokfdb-mousedown"><span id="aeaoofnhgocdbnbeljkmbjdmhbcokfdb-mousedown"><span id="aeaoofnhgocdbnbeljkmbjdmhbcokfdb-mousedown"><span id="aeaoofnhgocdbnbeljkmbjdmhbcokfdb-mousedown"><span class="Apple-style-span" style="font-family: 'Trebuchet MS', sans-serif;"><br />
</span></span></span></span></span></div><div style="font-weight: normal; line-height: 20px; text-align: justify;"><span id="aeaoofnhgocdbnbeljkmbjdmhbcokfdb-mousedown"><span id="aeaoofnhgocdbnbeljkmbjdmhbcokfdb-mousedown"><span id="aeaoofnhgocdbnbeljkmbjdmhbcokfdb-mousedown"><span id="aeaoofnhgocdbnbeljkmbjdmhbcokfdb-mousedown"><span class="Apple-style-span" style="font-family: 'Trebuchet MS', sans-serif;">*Ahmet burayı okuyordur di mi?</span></span></span></span></span><br />
<span id="aeaoofnhgocdbnbeljkmbjdmhbcokfdb-mousedown"><span id="aeaoofnhgocdbnbeljkmbjdmhbcokfdb-mousedown"><span id="aeaoofnhgocdbnbeljkmbjdmhbcokfdb-mousedown"><span id="aeaoofnhgocdbnbeljkmbjdmhbcokfdb-mousedown"><span class="Apple-style-span" style="font-family: 'Trebuchet MS', sans-serif;"><br />
</span></span></span></span></span></div><div><span id="aeaoofnhgocdbnbeljkmbjdmhbcokfdb-mousedown"><span id="aeaoofnhgocdbnbeljkmbjdmhbcokfdb-mousedown"><span id="aeaoofnhgocdbnbeljkmbjdmhbcokfdb-mousedown"><span id="aeaoofnhgocdbnbeljkmbjdmhbcokfdb-mousedown"><span id="aeaoofnhgocdbnbeljkmbjdmhbcokfdb-mousedown"></span></span></span></span></span><br />
<div id="" style="font-weight: normal; line-height: 20px; text-align: justify;"><span id="aeaoofnhgocdbnbeljkmbjdmhbcokfdb-mousedown"><span id="aeaoofnhgocdbnbeljkmbjdmhbcokfdb-mousedown"><span id="aeaoofnhgocdbnbeljkmbjdmhbcokfdb-mousedown"><span id="aeaoofnhgocdbnbeljkmbjdmhbcokfdb-mousedown"><span id="aeaoofnhgocdbnbeljkmbjdmhbcokfdb-mousedown"><b id="aeaoofnhgocdbnbeljkmbjdmhbcokfdb-mousedown"><span class="Apple-style-span" style="color: #134f5c; font-family: 'Trebuchet MS', sans-serif;">Takıntın:</span></b></span></span></span></span></span><br />
<span id="aeaoofnhgocdbnbeljkmbjdmhbcokfdb-mousedown"><span id="aeaoofnhgocdbnbeljkmbjdmhbcokfdb-mousedown"><span id="aeaoofnhgocdbnbeljkmbjdmhbcokfdb-mousedown"><span id="aeaoofnhgocdbnbeljkmbjdmhbcokfdb-mousedown"><span id="aeaoofnhgocdbnbeljkmbjdmhbcokfdb-mousedown"><b id="aeaoofnhgocdbnbeljkmbjdmhbcokfdb-mousedown"><span class="Apple-style-span" style="color: #134f5c; font-family: 'Trebuchet MS', sans-serif;"><br />
</span></b></span></span></span></span></span><br />
<span class="Apple-style-span" style="font-family: 'Trebuchet MS', sans-serif;"><b id="aeaoofnhgocdbnbeljkmbjdmhbcokfdb-mousedown"><span class="Apple-style-span" style="font-weight: normal;"><span class="Apple-style-span" style="font-family: 'Trebuchet MS', sans-serif;">Takıntı konusunda tescilli olduğum için, gündelik olanları es geçiyorum. Geçenlerde </span></span></b></span><span class="Apple-style-span" style="font-weight: bold;"><span id="aeaoofnhgocdbnbeljkmbjdmhbcokfdb-mousedown"><span id="aeaoofnhgocdbnbeljkmbjdmhbcokfdb-mousedown"><span id="aeaoofnhgocdbnbeljkmbjdmhbcokfdb-mousedown"><span id="aeaoofnhgocdbnbeljkmbjdmhbcokfdb-mousedown"><span id="aeaoofnhgocdbnbeljkmbjdmhbcokfdb-mousedown"><span class="Apple-style-span" style="color: #134f5c; font-family: 'Trebuchet MS', sans-serif;"><span class="Apple-style-span" style="color: black; font-weight: normal;"><b id="aeaoofnhgocdbnbeljkmbjdmhbcokfdb-mousedown"><span class="Apple-style-span" style="font-weight: normal;"><b id="aeaoofnhgocdbnbeljkmbjdmhbcokfdb-mousedown"><b id="aeaoofnhgocdbnbeljkmbjdmhbcokfdb-mousedown"><span class="Apple-style-span" style="color: #134f5c; font-family: 'Trebuchet MS', sans-serif;"><span class="Apple-style-span" style="color: black; font-family: 'Times New Roman'; font-weight: normal;"><b id="aeaoofnhgocdbnbeljkmbjdmhbcokfdb-mousedown"><span class="Apple-style-span" style="font-weight: normal;"><span class="Apple-style-span" style="font-family: 'Trebuchet MS', sans-serif;"><span class="Apple-style-span" style="font-family: 'Times New Roman';"><b id="aeaoofnhgocdbnbeljkmbjdmhbcokfdb-mousedown"><b id="aeaoofnhgocdbnbeljkmbjdmhbcokfdb-mousedown"><span class="Apple-style-span" style="color: #134f5c; font-family: 'Trebuchet MS', sans-serif;"><span class="Apple-style-span" style="color: black; font-family: 'Times New Roman'; font-weight: normal;"><b id="aeaoofnhgocdbnbeljkmbjdmhbcokfdb-mousedown"><span class="Apple-style-span" style="font-weight: normal;"><span class="Apple-style-span" style="font-family: 'Trebuchet MS', sans-serif;">yeni bir tanesini </span></span></b></span></span></b></b></span></span></span></b></span></span></b></b></span></b></span></span></span></span></span></span></span><span class="Apple-style-span" style="font-family: 'Trebuchet MS', sans-serif; font-weight: normal;"><b id="aeaoofnhgocdbnbeljkmbjdmhbcokfdb-mousedown"><span class="Apple-style-span" style="font-weight: normal;"><b id="aeaoofnhgocdbnbeljkmbjdmhbcokfdb-mousedown"><b id="aeaoofnhgocdbnbeljkmbjdmhbcokfdb-mousedown"><span class="Apple-style-span" style="color: #134f5c; font-family: 'Trebuchet MS', sans-serif;"><span class="Apple-style-span" style="color: black; font-family: 'Times New Roman'; font-weight: normal;"><b id="aeaoofnhgocdbnbeljkmbjdmhbcokfdb-mousedown"><span class="Apple-style-span" style="font-weight: normal;"><span class="Apple-style-span" style="font-family: 'Trebuchet MS', sans-serif;">fark ettim. Ne zaman bir film izlesem o sahnede kaç ayrı kamera açısı kullanılmış, hangisi daha çok tekrarlanmış sayıyormuşum ya ben? Üstünde çok durmamalı, meslek hastalığı deyip geçmeliyim sanırsam. </span></span></b></span></span></b></b></span></b></span></span><br />
<span class="Apple-style-span" style="font-weight: bold;"><span class="Apple-style-span" style="font-family: 'Trebuchet MS', sans-serif; font-weight: normal;"><b id="aeaoofnhgocdbnbeljkmbjdmhbcokfdb-mousedown"><span class="Apple-style-span" style="font-weight: normal;"><b id="aeaoofnhgocdbnbeljkmbjdmhbcokfdb-mousedown"><b id="aeaoofnhgocdbnbeljkmbjdmhbcokfdb-mousedown"><span class="Apple-style-span" style="color: #134f5c; font-family: 'Trebuchet MS', sans-serif;"><span class="Apple-style-span" style="color: black; font-family: 'Times New Roman'; font-weight: normal;"><b id="aeaoofnhgocdbnbeljkmbjdmhbcokfdb-mousedown"><span class="Apple-style-span" style="font-weight: normal;"><span class="Apple-style-span" style="font-family: 'Trebuchet MS', sans-serif;"><br />
</span></span></b></span></span></b></b></span></b></span></span></div><div id="" style="line-height: 20px; text-align: justify;"><div style="text-align: justify;"><div style="display: inline !important;"><div id="" style="display: inline !important; text-align: justify;"><div style="display: inline !important; text-align: justify;"><div style="font-family: 'Times New Roman'; font-weight: bold;"><span class="Apple-style-span" style="font-family: 'Trebuchet MS', sans-serif; font-weight: normal;"><b id="aeaoofnhgocdbnbeljkmbjdmhbcokfdb-mousedown"><span class="Apple-style-span" style="font-weight: normal;"><b id="aeaoofnhgocdbnbeljkmbjdmhbcokfdb-mousedown"><b id="aeaoofnhgocdbnbeljkmbjdmhbcokfdb-mousedown"><b id="aeaoofnhgocdbnbeljkmbjdmhbcokfdb-mousedown"><span class="Apple-style-span" style="font-weight: normal;"><b id="aeaoofnhgocdbnbeljkmbjdmhbcokfdb-mousedown"><span class="Apple-style-span" style="color: #134f5c; font-family: 'Trebuchet MS', sans-serif;">Ben bu şarkıyı duyunca şakırım:</span></b></span></b></b></b></span></b></span></div></div></div></div></div><div style="text-align: justify;"><div style="display: inline !important;"><div style="display: inline !important;"><div style="display: inline !important; text-align: justify;"><div style="font-family: 'Times New Roman'; font-weight: normal;"><span id="aeaoofnhgocdbnbeljkmbjdmhbcokfdb-mousedown"><span id="aeaoofnhgocdbnbeljkmbjdmhbcokfdb-mousedown"><span id="aeaoofnhgocdbnbeljkmbjdmhbcokfdb-mousedown"><span id="aeaoofnhgocdbnbeljkmbjdmhbcokfdb-mousedown"><span id="aeaoofnhgocdbnbeljkmbjdmhbcokfdb-mousedown"><span class="Apple-style-span" style="color: #134f5c; font-family: 'Trebuchet MS', sans-serif;"><span class="Apple-style-span" style="color: black; font-weight: normal;"><b id="aeaoofnhgocdbnbeljkmbjdmhbcokfdb-mousedown"><span class="Apple-style-span" style="font-weight: normal;"><b id="aeaoofnhgocdbnbeljkmbjdmhbcokfdb-mousedown"><b id="aeaoofnhgocdbnbeljkmbjdmhbcokfdb-mousedown"><b id="aeaoofnhgocdbnbeljkmbjdmhbcokfdb-mousedown"><span class="Apple-style-span" style="font-weight: normal;"><b id="aeaoofnhgocdbnbeljkmbjdmhbcokfdb-mousedown"><span class="Apple-style-span" style="color: #134f5c; font-family: 'Trebuchet MS', sans-serif;"><br />
</span></b></span></b></b></b></span></b></span></span></span></span></span></span></span></div></div></div></div></div><div style="font-family: 'Times New Roman'; font-weight: bold; text-align: justify;"><div style="display: inline !important;"><div style="display: inline !important; font-weight: normal;"><div style="display: inline !important; text-align: justify;"><span class="Apple-style-span" style="font-family: 'Trebuchet MS', sans-serif;"><b id="aeaoofnhgocdbnbeljkmbjdmhbcokfdb-mousedown"><span class="Apple-style-span" style="font-weight: normal;"><b id="aeaoofnhgocdbnbeljkmbjdmhbcokfdb-mousedown"><b id="aeaoofnhgocdbnbeljkmbjdmhbcokfdb-mousedown"><b id="aeaoofnhgocdbnbeljkmbjdmhbcokfdb-mousedown"><span class="Apple-style-span" style="font-weight: normal;"><b id="aeaoofnhgocdbnbeljkmbjdmhbcokfdb-mousedown"><span class="Apple-style-span" style="color: #134f5c; font-family: 'Trebuchet MS', sans-serif;"><span class="Apple-style-span" style="color: black; font-weight: normal;"><b id="aeaoofnhgocdbnbeljkmbjdmhbcokfdb-mousedown"><span class="Apple-style-span" style="font-weight: normal;">Geçen haftasonu düşünülünce :</span></b></span></span></b></span></b></b></b></span></b></span></div></div></div></div><div style="font-weight: bold; text-align: justify;"><div style="display: inline !important;"><div style="display: inline !important; font-weight: normal;"><div style="display: inline !important; text-align: justify;"><div style="text-align: justify;"><span id="aeaoofnhgocdbnbeljkmbjdmhbcokfdb-mousedown"><span id="aeaoofnhgocdbnbeljkmbjdmhbcokfdb-mousedown"><span id="aeaoofnhgocdbnbeljkmbjdmhbcokfdb-mousedown"><span id="aeaoofnhgocdbnbeljkmbjdmhbcokfdb-mousedown"><span id="aeaoofnhgocdbnbeljkmbjdmhbcokfdb-mousedown"><span class="Apple-style-span" style="color: #134f5c; font-family: 'Trebuchet MS', sans-serif;"><span class="Apple-style-span" style="color: black; font-weight: normal;"><b id="aeaoofnhgocdbnbeljkmbjdmhbcokfdb-mousedown"><span class="Apple-style-span" style="font-weight: normal;"><b id="aeaoofnhgocdbnbeljkmbjdmhbcokfdb-mousedown"><b id="aeaoofnhgocdbnbeljkmbjdmhbcokfdb-mousedown"><b id="aeaoofnhgocdbnbeljkmbjdmhbcokfdb-mousedown"><span class="Apple-style-span" style="font-weight: normal;"><b id="aeaoofnhgocdbnbeljkmbjdmhbcokfdb-mousedown"><span class="Apple-style-span" style="color: #134f5c; font-family: 'Trebuchet MS', sans-serif;"><span class="Apple-style-span" style="color: black; font-weight: normal;"><b id="aeaoofnhgocdbnbeljkmbjdmhbcokfdb-mousedown"><span class="Apple-style-span" style="font-weight: normal;">Evlerinde lambaları yanıyooorr, göz göööööz olmuşşş ciğerleeeeriiiiim kanıııyooooorrr </span></b></span></span></b></span></b></b></b></span></b></span></span></span></span></span></span></span></div><div style="text-align: justify;"><span id="aeaoofnhgocdbnbeljkmbjdmhbcokfdb-mousedown"><span id="aeaoofnhgocdbnbeljkmbjdmhbcokfdb-mousedown"><span id="aeaoofnhgocdbnbeljkmbjdmhbcokfdb-mousedown"><span id="aeaoofnhgocdbnbeljkmbjdmhbcokfdb-mousedown"><span id="aeaoofnhgocdbnbeljkmbjdmhbcokfdb-mousedown"><span class="Apple-style-span" style="color: #134f5c; font-family: 'Trebuchet MS', sans-serif;"><span class="Apple-style-span" style="color: black; font-weight: normal;"><b id="aeaoofnhgocdbnbeljkmbjdmhbcokfdb-mousedown"><span class="Apple-style-span" style="font-weight: normal;"><b id="aeaoofnhgocdbnbeljkmbjdmhbcokfdb-mousedown"><b id="aeaoofnhgocdbnbeljkmbjdmhbcokfdb-mousedown"><b id="aeaoofnhgocdbnbeljkmbjdmhbcokfdb-mousedown"><span class="Apple-style-span" style="font-weight: normal;"><b id="aeaoofnhgocdbnbeljkmbjdmhbcokfdb-mousedown"><span class="Apple-style-span" style="color: #134f5c; font-family: 'Trebuchet MS', sans-serif;"><span class="Apple-style-span" style="color: black; font-weight: normal;"><b id="aeaoofnhgocdbnbeljkmbjdmhbcokfdb-mousedown"><span class="Apple-style-span" style="font-weight: normal;">muş... şakımakla kalınmıyor, kollar ritmik hareketlerle yukarı inip çıkarken parmaklar da istikrarlı bir şekilde şıklatılıyormuş. </span></b></span></span></b></span></b></b></b></span></b></span></span></span></span></span></span></span></div><div style="text-align: justify;"><span id="aeaoofnhgocdbnbeljkmbjdmhbcokfdb-mousedown"><span id="aeaoofnhgocdbnbeljkmbjdmhbcokfdb-mousedown"><span id="aeaoofnhgocdbnbeljkmbjdmhbcokfdb-mousedown"><span id="aeaoofnhgocdbnbeljkmbjdmhbcokfdb-mousedown"><span id="aeaoofnhgocdbnbeljkmbjdmhbcokfdb-mousedown"><span class="Apple-style-span" style="color: #134f5c; font-family: 'Trebuchet MS', sans-serif;"><span class="Apple-style-span" style="color: black; font-weight: normal;"><b id="aeaoofnhgocdbnbeljkmbjdmhbcokfdb-mousedown"><span class="Apple-style-span" style="font-weight: normal;"><b id="aeaoofnhgocdbnbeljkmbjdmhbcokfdb-mousedown"><b id="aeaoofnhgocdbnbeljkmbjdmhbcokfdb-mousedown"><b id="aeaoofnhgocdbnbeljkmbjdmhbcokfdb-mousedown"><span class="Apple-style-span" style="font-weight: normal;"><b id="aeaoofnhgocdbnbeljkmbjdmhbcokfdb-mousedown"><span class="Apple-style-span" style="color: #134f5c; font-family: 'Trebuchet MS', sans-serif;"><span class="Apple-style-span" style="color: black; font-weight: normal;"><b id="aeaoofnhgocdbnbeljkmbjdmhbcokfdb-mousedown"><span class="Apple-style-span" style="font-weight: normal;">;)</span></b></span></span></b></span></b></b></b></span></b></span></span></span></span></span></span></span></div><div style="text-align: justify;"><span id="aeaoofnhgocdbnbeljkmbjdmhbcokfdb-mousedown"><span id="aeaoofnhgocdbnbeljkmbjdmhbcokfdb-mousedown"><span id="aeaoofnhgocdbnbeljkmbjdmhbcokfdb-mousedown"><span id="aeaoofnhgocdbnbeljkmbjdmhbcokfdb-mousedown"><span id="aeaoofnhgocdbnbeljkmbjdmhbcokfdb-mousedown"><span class="Apple-style-span" style="color: #134f5c; font-family: 'Trebuchet MS', sans-serif;"><span class="Apple-style-span" style="color: black; font-weight: normal;"><b id="aeaoofnhgocdbnbeljkmbjdmhbcokfdb-mousedown"><span class="Apple-style-span" style="font-weight: normal;"><b id="aeaoofnhgocdbnbeljkmbjdmhbcokfdb-mousedown"><b id="aeaoofnhgocdbnbeljkmbjdmhbcokfdb-mousedown"><b id="aeaoofnhgocdbnbeljkmbjdmhbcokfdb-mousedown"><span class="Apple-style-span" style="font-weight: normal;"><b id="aeaoofnhgocdbnbeljkmbjdmhbcokfdb-mousedown"><span class="Apple-style-span" style="color: #134f5c; font-family: 'Trebuchet MS', sans-serif;"><span class="Apple-style-span" style="color: black; font-weight: normal;"><b id="aeaoofnhgocdbnbeljkmbjdmhbcokfdb-mousedown"><span class="Apple-style-span" style="font-weight: normal;"><br />
</span></b></span></span></b></span></b></b></b></span></b></span></span></span></span></span></span></span></div></div></div></div></div></div><div><span id="aeaoofnhgocdbnbeljkmbjdmhbcokfdb-mousedown"><span id="aeaoofnhgocdbnbeljkmbjdmhbcokfdb-mousedown"><span id="aeaoofnhgocdbnbeljkmbjdmhbcokfdb-mousedown"><span id="aeaoofnhgocdbnbeljkmbjdmhbcokfdb-mousedown"><span id="aeaoofnhgocdbnbeljkmbjdmhbcokfdb-mousedown"><span id="aeaoofnhgocdbnbeljkmbjdmhbcokfdb-mousedown"></span></span></span></span></span></span><br />
<div><span id="aeaoofnhgocdbnbeljkmbjdmhbcokfdb-mousedown"><span id="aeaoofnhgocdbnbeljkmbjdmhbcokfdb-mousedown"><span id="aeaoofnhgocdbnbeljkmbjdmhbcokfdb-mousedown"><span id="aeaoofnhgocdbnbeljkmbjdmhbcokfdb-mousedown"><span id="aeaoofnhgocdbnbeljkmbjdmhbcokfdb-mousedown"><span id="aeaoofnhgocdbnbeljkmbjdmhbcokfdb-mousedown"><span id="aeaoofnhgocdbnbeljkmbjdmhbcokfdb-mousedown"></span></span></span></span></span></span></span><br />
<div style="font-weight: normal; line-height: 20px; text-align: justify;"><span id="aeaoofnhgocdbnbeljkmbjdmhbcokfdb-mousedown"><span id="aeaoofnhgocdbnbeljkmbjdmhbcokfdb-mousedown"><span id="aeaoofnhgocdbnbeljkmbjdmhbcokfdb-mousedown"><span id="aeaoofnhgocdbnbeljkmbjdmhbcokfdb-mousedown"><span id="aeaoofnhgocdbnbeljkmbjdmhbcokfdb-mousedown"><span id="aeaoofnhgocdbnbeljkmbjdmhbcokfdb-mousedown"><span id="aeaoofnhgocdbnbeljkmbjdmhbcokfdb-mousedown"><b id="aeaoofnhgocdbnbeljkmbjdmhbcokfdb-mousedown"><span class="Apple-style-span" style="color: #134f5c; font-family: 'Trebuchet MS', sans-serif;">Solunda ne var?</span></b></span></span></span></span></span></span></span></div><div style="font-weight: normal; line-height: 20px; text-align: justify;"><span class="Apple-style-span" style="font-family: 'Trebuchet MS', sans-serif;"><br />
</span><br />
<span class="Apple-style-span" style="font-family: 'Trebuchet MS', sans-serif;">Yanında çıkır çıkır blog yazan bana ve ayaklarının üstünde yatan 30 kg luk gofrete aldırmadan, demlenen çaydanlık sesi çıkarmaya devam eden, bazılarının değimiyle "shut down" kocam :)</span><br />
<span class="Apple-style-span" style="font-family: 'Trebuchet MS', sans-serif;"><br />
</span></div><div style="text-align: justify;"><div style="color: black; font-weight: normal; line-height: 20px; text-align: justify;"><a href="https://lh5.googleusercontent.com/-1SEa440JdrI/TW2dAGJDBVI/AAAAAAAAAMg/-ZuVfjHGhyI/s1600/149131_161339093906156_112397672133632_321386_5345409_n.jpg" imageanchor="1" style="clear: left; float: left; margin-bottom: 1em; margin-right: 1em;"><img border="0" height="320" src="https://lh5.googleusercontent.com/-1SEa440JdrI/TW2dAGJDBVI/AAAAAAAAAMg/-ZuVfjHGhyI/s320/149131_161339093906156_112397672133632_321386_5345409_n.jpg" width="320" /></a><span id="aeaoofnhgocdbnbeljkmbjdmhbcokfdb-mousedown"><span id="aeaoofnhgocdbnbeljkmbjdmhbcokfdb-mousedown"><span id="aeaoofnhgocdbnbeljkmbjdmhbcokfdb-mousedown"><span id="aeaoofnhgocdbnbeljkmbjdmhbcokfdb-mousedown"><span id="aeaoofnhgocdbnbeljkmbjdmhbcokfdb-mousedown"><span id="aeaoofnhgocdbnbeljkmbjdmhbcokfdb-mousedown"><span id="aeaoofnhgocdbnbeljkmbjdmhbcokfdb-mousedown"><span id="aeaoofnhgocdbnbeljkmbjdmhbcokfdb-mousedown"><span class="Apple-style-span" style="font-family: 'Trebuchet MS', sans-serif;"><span id="aeaoofnhgocdbnbeljkmbjdmhbcokfdb-mousedown"><br />
</span></span></span></span></span></span></span></span></span></span></div><div style="color: black; font-weight: normal; line-height: 20px; text-align: justify;"><span id="aeaoofnhgocdbnbeljkmbjdmhbcokfdb-mousedown"><span id="aeaoofnhgocdbnbeljkmbjdmhbcokfdb-mousedown"><span id="aeaoofnhgocdbnbeljkmbjdmhbcokfdb-mousedown"><span id="aeaoofnhgocdbnbeljkmbjdmhbcokfdb-mousedown"><span id="aeaoofnhgocdbnbeljkmbjdmhbcokfdb-mousedown"><span id="aeaoofnhgocdbnbeljkmbjdmhbcokfdb-mousedown"><span id="aeaoofnhgocdbnbeljkmbjdmhbcokfdb-mousedown"><span id="aeaoofnhgocdbnbeljkmbjdmhbcokfdb-mousedown"><span class="Apple-style-span" style="font-family: 'Trebuchet MS', sans-serif;"><span id="aeaoofnhgocdbnbeljkmbjdmhbcokfdb-mousedown">Bir mim'in daha sonuna gelince, topu arkadaşlarına atmak raconun bir parçası imiş.</span></span></span></span></span></span></span></span></span></span><br />
<span id="aeaoofnhgocdbnbeljkmbjdmhbcokfdb-mousedown"><span id="aeaoofnhgocdbnbeljkmbjdmhbcokfdb-mousedown"><span id="aeaoofnhgocdbnbeljkmbjdmhbcokfdb-mousedown"><span id="aeaoofnhgocdbnbeljkmbjdmhbcokfdb-mousedown"><span id="aeaoofnhgocdbnbeljkmbjdmhbcokfdb-mousedown"><span id="aeaoofnhgocdbnbeljkmbjdmhbcokfdb-mousedown"><span id="aeaoofnhgocdbnbeljkmbjdmhbcokfdb-mousedown"><span id="aeaoofnhgocdbnbeljkmbjdmhbcokfdb-mousedown"><span class="Apple-style-span" style="font-family: 'Trebuchet MS', sans-serif;"><span id="aeaoofnhgocdbnbeljkmbjdmhbcokfdb-mousedown"><br />
</span></span></span></span></span></span></span></span></span></span><br />
<span id="aeaoofnhgocdbnbeljkmbjdmhbcokfdb-mousedown"><span id="aeaoofnhgocdbnbeljkmbjdmhbcokfdb-mousedown"><span id="aeaoofnhgocdbnbeljkmbjdmhbcokfdb-mousedown"><span id="aeaoofnhgocdbnbeljkmbjdmhbcokfdb-mousedown"><span id="aeaoofnhgocdbnbeljkmbjdmhbcokfdb-mousedown"><span id="aeaoofnhgocdbnbeljkmbjdmhbcokfdb-mousedown"><span id="aeaoofnhgocdbnbeljkmbjdmhbcokfdb-mousedown"><span id="aeaoofnhgocdbnbeljkmbjdmhbcokfdb-mousedown"><span class="Apple-style-span" style="font-family: 'Trebuchet MS', sans-serif;"><span id="aeaoofnhgocdbnbeljkmbjdmhbcokfdb-mousedown">Öyle ise;</span></span></span></span></span></span></span></span></span></span></div><div style="color: black; font-weight: normal; line-height: 20px; text-align: justify;"><span id="aeaoofnhgocdbnbeljkmbjdmhbcokfdb-mousedown"><span id="aeaoofnhgocdbnbeljkmbjdmhbcokfdb-mousedown"><span id="aeaoofnhgocdbnbeljkmbjdmhbcokfdb-mousedown"><span id="aeaoofnhgocdbnbeljkmbjdmhbcokfdb-mousedown"><span id="aeaoofnhgocdbnbeljkmbjdmhbcokfdb-mousedown"><span id="aeaoofnhgocdbnbeljkmbjdmhbcokfdb-mousedown"><span id="aeaoofnhgocdbnbeljkmbjdmhbcokfdb-mousedown"><span id="aeaoofnhgocdbnbeljkmbjdmhbcokfdb-mousedown"><span class="Apple-style-span" style="font-family: 'Trebuchet MS', sans-serif;"><span id="aeaoofnhgocdbnbeljkmbjdmhbcokfdb-mousedown"><br />
</span></span></span></span></span></span></span></span></span></span></div><div style="color: black; font-weight: normal; line-height: 20px; text-align: justify;"><span id="aeaoofnhgocdbnbeljkmbjdmhbcokfdb-mousedown"><span id="aeaoofnhgocdbnbeljkmbjdmhbcokfdb-mousedown"><span id="aeaoofnhgocdbnbeljkmbjdmhbcokfdb-mousedown"><span id="aeaoofnhgocdbnbeljkmbjdmhbcokfdb-mousedown"><span id="aeaoofnhgocdbnbeljkmbjdmhbcokfdb-mousedown"><span id="aeaoofnhgocdbnbeljkmbjdmhbcokfdb-mousedown"><span id="aeaoofnhgocdbnbeljkmbjdmhbcokfdb-mousedown"><span id="aeaoofnhgocdbnbeljkmbjdmhbcokfdb-mousedown"><span class="Apple-style-span" style="font-family: 'Trebuchet MS', sans-serif;"><span id="aeaoofnhgocdbnbeljkmbjdmhbcokfdb-mousedown">The Oscar goooeees to;</span></span></span></span></span></span></span></span></span></span></div><div style="color: black; font-weight: normal; line-height: 20px; text-align: justify;"><span id="aeaoofnhgocdbnbeljkmbjdmhbcokfdb-mousedown"><span id="aeaoofnhgocdbnbeljkmbjdmhbcokfdb-mousedown"><span id="aeaoofnhgocdbnbeljkmbjdmhbcokfdb-mousedown"><span id="aeaoofnhgocdbnbeljkmbjdmhbcokfdb-mousedown"><span id="aeaoofnhgocdbnbeljkmbjdmhbcokfdb-mousedown"><span id="aeaoofnhgocdbnbeljkmbjdmhbcokfdb-mousedown"><span id="aeaoofnhgocdbnbeljkmbjdmhbcokfdb-mousedown"><span id="aeaoofnhgocdbnbeljkmbjdmhbcokfdb-mousedown"><span class="Apple-style-span" style="font-family: 'Trebuchet MS', sans-serif;"><span id="aeaoofnhgocdbnbeljkmbjdmhbcokfdb-mousedown"><br />
</span></span></span></span></span></span></span></span></span></span></div><div style="color: black; font-weight: normal; line-height: 20px; text-align: justify;"><span id="aeaoofnhgocdbnbeljkmbjdmhbcokfdb-mousedown"><span id="aeaoofnhgocdbnbeljkmbjdmhbcokfdb-mousedown"><span id="aeaoofnhgocdbnbeljkmbjdmhbcokfdb-mousedown"><span id="aeaoofnhgocdbnbeljkmbjdmhbcokfdb-mousedown"><span id="aeaoofnhgocdbnbeljkmbjdmhbcokfdb-mousedown"><span id="aeaoofnhgocdbnbeljkmbjdmhbcokfdb-mousedown"><span id="aeaoofnhgocdbnbeljkmbjdmhbcokfdb-mousedown"><span id="aeaoofnhgocdbnbeljkmbjdmhbcokfdb-mousedown"><span class="Apple-style-span" style="font-family: 'Trebuchet MS', sans-serif;"><span id="aeaoofnhgocdbnbeljkmbjdmhbcokfdb-mousedown"><a href="http://biktimusanmaktan.blogspot.com/">Bıktım Usanmaktan</a></span></span></span></span></span></span></span></span></span></span></div><div style="text-align: justify;"><span id="aeaoofnhgocdbnbeljkmbjdmhbcokfdb-mousedown"><span id="aeaoofnhgocdbnbeljkmbjdmhbcokfdb-mousedown"><span id="aeaoofnhgocdbnbeljkmbjdmhbcokfdb-mousedown"><span id="aeaoofnhgocdbnbeljkmbjdmhbcokfdb-mousedown"><span id="aeaoofnhgocdbnbeljkmbjdmhbcokfdb-mousedown"><span id="aeaoofnhgocdbnbeljkmbjdmhbcokfdb-mousedown"><span id="aeaoofnhgocdbnbeljkmbjdmhbcokfdb-mousedown"><span id="aeaoofnhgocdbnbeljkmbjdmhbcokfdb-mousedown"><span class="Apple-style-span" style="font-family: 'Trebuchet MS', sans-serif;"><span id="aeaoofnhgocdbnbeljkmbjdmhbcokfdb-mousedown"><span class="Apple-style-span" style="line-height: 20px;"><a href="http://zippiecannotbesilent.blogspot.com/">Zippiecannotbesilent</a></span></span></span></span></span></span></span></span></span></span></span></div><div style="text-align: justify;"><span id="aeaoofnhgocdbnbeljkmbjdmhbcokfdb-mousedown"><span id="aeaoofnhgocdbnbeljkmbjdmhbcokfdb-mousedown"><span id="aeaoofnhgocdbnbeljkmbjdmhbcokfdb-mousedown"><span id="aeaoofnhgocdbnbeljkmbjdmhbcokfdb-mousedown"><span id="aeaoofnhgocdbnbeljkmbjdmhbcokfdb-mousedown"><span id="aeaoofnhgocdbnbeljkmbjdmhbcokfdb-mousedown"><span id="aeaoofnhgocdbnbeljkmbjdmhbcokfdb-mousedown"><span id="aeaoofnhgocdbnbeljkmbjdmhbcokfdb-mousedown"><span class="Apple-style-span" style="font-family: 'Trebuchet MS', sans-serif;"><span id="aeaoofnhgocdbnbeljkmbjdmhbcokfdb-mousedown"><span class="Apple-style-span" style="line-height: 20px;"><a href="http://milesun.blogspot.com/">Günce</a></span></span></span></span></span></span></span></span></span></span></span></div><div style="text-align: justify;"><span id="aeaoofnhgocdbnbeljkmbjdmhbcokfdb-mousedown"><span id="aeaoofnhgocdbnbeljkmbjdmhbcokfdb-mousedown"><span id="aeaoofnhgocdbnbeljkmbjdmhbcokfdb-mousedown"><span id="aeaoofnhgocdbnbeljkmbjdmhbcokfdb-mousedown"><span id="aeaoofnhgocdbnbeljkmbjdmhbcokfdb-mousedown"><span id="aeaoofnhgocdbnbeljkmbjdmhbcokfdb-mousedown"><span id="aeaoofnhgocdbnbeljkmbjdmhbcokfdb-mousedown"><span id="aeaoofnhgocdbnbeljkmbjdmhbcokfdb-mousedown"><span class="Apple-style-span" style="font-family: 'Trebuchet MS', sans-serif;"><span id="aeaoofnhgocdbnbeljkmbjdmhbcokfdb-mousedown"><span class="Apple-style-span" style="line-height: 20px;"><span class="Apple-style-span" style="color: #333333; line-height: normal;"><a class="fc-item-link fc-item-link-canvas" href="http://goldenjessie.blogspot.com/" jscontent="title" jsdisplay="title" jstcache="63" jsvalues="href:link;.className:(isCanvasMode() ? 'fc-item-link fc-item-link-canvas' : 'fc-item-link')" style="color: #0000cc;" target="_blank">Golden Retriever Jessie</a></span></span></span></span></span></span></span></span></span></span></span></span><br />
<span id="aeaoofnhgocdbnbeljkmbjdmhbcokfdb-mousedown"><span id="aeaoofnhgocdbnbeljkmbjdmhbcokfdb-mousedown"><span id="aeaoofnhgocdbnbeljkmbjdmhbcokfdb-mousedown"><span id="aeaoofnhgocdbnbeljkmbjdmhbcokfdb-mousedown"><span id="aeaoofnhgocdbnbeljkmbjdmhbcokfdb-mousedown"><span id="aeaoofnhgocdbnbeljkmbjdmhbcokfdb-mousedown"><span id="aeaoofnhgocdbnbeljkmbjdmhbcokfdb-mousedown"><span id="aeaoofnhgocdbnbeljkmbjdmhbcokfdb-mousedown"><span class="Apple-style-span" style="font-family: 'Trebuchet MS', sans-serif;"><span id="aeaoofnhgocdbnbeljkmbjdmhbcokfdb-mousedown"><span class="Apple-style-span" style="line-height: 20px;"><br />
</span></span></span></span></span></span></span></span></span></span></span><br />
<span id="aeaoofnhgocdbnbeljkmbjdmhbcokfdb-mousedown"><span id="aeaoofnhgocdbnbeljkmbjdmhbcokfdb-mousedown"><span id="aeaoofnhgocdbnbeljkmbjdmhbcokfdb-mousedown"><span id="aeaoofnhgocdbnbeljkmbjdmhbcokfdb-mousedown"><span id="aeaoofnhgocdbnbeljkmbjdmhbcokfdb-mousedown"><span id="aeaoofnhgocdbnbeljkmbjdmhbcokfdb-mousedown"><span id="aeaoofnhgocdbnbeljkmbjdmhbcokfdb-mousedown"><span id="aeaoofnhgocdbnbeljkmbjdmhbcokfdb-mousedown"><span class="Apple-style-span" style="font-family: 'Trebuchet MS', sans-serif;"><span id="aeaoofnhgocdbnbeljkmbjdmhbcokfdb-mousedown"><span class="Apple-style-span" style="line-height: 20px;">Sevgiler</span></span></span></span></span></span></span></span></span></span></span><br />
<span class="Apple-style-span" style="font-family: 'Trebuchet MS', sans-serif;"><span class="Apple-style-span" style="line-height: 20px;"><br />
</span></span></div></div></div></div></div></div></div></div></div></div>samdakayisihttp://www.blogger.com/profile/01931104252487809750noreply@blogger.com0tag:blogger.com,1999:blog-3167101930619289394.post-30652587836693603432011-02-16T02:55:00.000-08:002011-02-17T01:27:10.302-08:00Hatırda Kalanlar_2_Şile<div style="text-align: justify;"><div class="separator" style="clear: both; text-align: center;"><a href="http://2.bp.blogspot.com/-DFM73vKIutI/TVusJzFnRtI/AAAAAAAAAMQ/K12PGkqJoaI/s1600/DSC06647121.jpg" imageanchor="1" style="clear: left; float: left; margin-bottom: 1em; margin-right: 1em;"><img border="0" height="320" src="http://2.bp.blogspot.com/-DFM73vKIutI/TVusJzFnRtI/AAAAAAAAAMQ/K12PGkqJoaI/s320/DSC06647121.jpg" width="142" /></a></div>Bundan birkaç hafta önce cumartesi günü sıradan bir hafta sonuna uyandığını düşünen ben, adeta spontan bir kaçamağa maruz kalmış bulundum. Spontan sıfatını kolayca yapıştırdım zira benim bulunduğum koltukta kaçamak gayet bu şekilde seyir etti. Oysa işin iç yüzü başka. Kendilerine "bilader" diyen iki kafadar bir hafta boyunca ince ince her detayını örmüşler meğersem. </div><div style="text-align: justify;"><br />
</div><div style="text-align: justify;">Hafta sonunu şehir dışında geçireceğimizi öğrenir öğrenmez, ki öğrendiğim saat yaklaşık olarak sabahın 10'una denk gelmekte, bir yandan sevinçten zıp zıp zıplayarak, elime geçen ilk valize gerekli olabileceğini düşündüğüm eşofman, çamaşır, çorap vs leri tıkıp üstüme bir iki birşey geçirdim. Gerçekten inanılmaz ama çok kısa bir süre sonra yoldaydık. Yandaki süper markete bile gidebilmek için türlü seromonilere ihtiyaç duyan bir bünyeye sahip olduğum göz önünde bulundurulduğunda bu bir çırpıda yola düşme hali hem bir garip geldi, hem de iliğime kadar acaip keyif pompaladı. </div><br />
<div style="text-align: justify;">Yolculuğun istikameti Şile olunca yol boyunca ve sonrasında bir dolu anı, bir dolu güzel, küçük detay "hatırladın di mi?" deyu deyu çırpınaraktan dürtükleyip durdular. Unutulmaz ya, olsun gene de hazır aklıma gelmişken çiziktireyim istedim. </div><br />
<div style="text-align: justify;">Çocukluğumun oldukça uzun sayılacak bir döneminin hafta sonları ve yaz tatillerinin ege haricinde kalan bölümü Şile'de geçti. Ne zaman biri Şile dese, aklıma küçük spotlarla gri, ıslak, fırtına, dalga, ateş böceği, dik yokuş, bol viraj, un gibi kum, şişmanın yeri, yapış yapış nem gibi detaylar gelir. Bunlar bir gelmeye başladığında ise, işin içinden çıkamam, bütün anılar birbirlerini itiştire kakıştıra sıraya dizilir, anlatmak isterim ama bir türlü doğru yerden başlayamam, zira akıldaki kurgu ağıza döküldüğünde sıradanlaşır, ikinci el olmalarına gönlüm el vermez ama gene de tutamam kendimi "bu olmuştu, şöle bişeydi" diye sayıklar, olabildiğince detay verip dinleyenlere o anı yaşatmaya çabalar, sonra da susmaya karar veririm. Susmaya karar verene kadar da etrafımdakileri baya bir esir etmiş olurum gerçi ama napalım artık, huyum kurusun. </div><div style="text-align: justify;"><br />
</div><div style="text-align: justify;"><b>Evim evim güzel evim</b></div><div style="text-align: justify;"></div><div style="text-align: justify;">Akıllardaki tatil evi mantığıyla hiç örtüşmese de Şile'de kaldığımız ev bir apartman dairesiydi. Ev sahibi ve eşi birlikte özene bözene döşemişler yazlık olarak kullanmayı planladıkları evlerini ama içinde yaşamaya fırsatları olamamış, kadıncağız aniden hastalanmış ve... Adamcağızın da içi elvermemiş evde sevdiği kadın olmadan yaşamaya, n'apsın, bir iki denemiş ama bu sefer de oğlunun astımı Şile'nin rutubetine dayanamamış, ne zaman gelseler çocuk tıkanmış. Gerisin geriye İstanbul'a dönmüşler. Yani lafın özü, hem fiziken hem de ruhen karşı koyamamışlar evin sahibesinin anılarına, satmaya da razı olamayıp kiralamaya karar vermişler. </div><div style="text-align: justify;"><br />
</div><div style="text-align: justify;">Bu kararın sonucu olarak da senelerce bize kiraladılar o evi... Hem de yaz kış... Cümlenin gidişatı sanki zorla kiralamışlar hissi uyandırsa da, benim tarafımdan hakikaten durum öyleydi. Hikayeyi öğrendikten sonra çocuk aklıma rağmen bir türlü rahat hissedemedim o evde kendimi... Hali hazırda Şile'nin doğal atmosferinin olmayan bir hüznü pompalaması yetmezmiş gibi, bu acıklı hikayenin altında iyice ezilip daha da kocaman bir hüzün yumağı içinde dolandım durdum evin koridorlarında... Doğal olarak çocuk odasında ben kalıyordum ve ne zaman uyku vakti gelse, gözlerimi kapamadan önce her akşam kendimi ailenin astımlı küçük çocuğunun yerine koyar, göçüp giden annesinin ardından saatlerce göz yaşı dökerdim... Ya da gün içinde azıcık oyuna kaptırsam kendimi vicdan azabı basıverirdi birdenbire. Ne oyun kalırdı, ne de eğlence.<br />
<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;"></div><br />
<b>Dalgalandım Da Durulamadım </b><br />
<b><br />
</b><br />
Bilen bilir, Şile'nin denizi hemen hemen yılın her mevsimi mütemadiyen dalgalıdır ve bu hırçın deniz dalgalandıkça daha da güzelleşir. Hal böyle olunca ortalama betimlemelerin "normal" kıstaslarına hiç bir vakit uymayan bir aile olarak söz konusu dev dalgalarla boğuşmak ailecek en büyük eğlencemiz halini almıştı. Ailecek diyorum çünkü dalgalar söz konusu olunca yaşıtlarımla oynamaktan hiç hoşlanmazdım. Sebep ise çok basit; şayet deniz dalgalıysa yaşıtlarımın denize girmelerine türlü kısıtlamalar getirilir, hatta çoğu zaman tamamen yasaklanırdı. Zira böyle durumlarda aile büyükleri de girmekten çekinirlerdi. Sonuç: 6 kmlik plaj bize kalırdı. Annem, babam, ben ve varsa o sırada misafir olarak yanımızda kalan yakın aile dostları ile hepbirlikte en büyük dalgayı bekler, geldiğinde ise avazımız çıktığınca bağırarak ya kafalama dalardık içine ya da üstüne binip kıyıya kim önce varacak yarışı yapardık. Bu esnada dalganın şiddeti ve büyüklüğü nedeniyle ordan oraya savrulan bedenlerimiz kontrolümüzden çıkardı. Kiminin ayağı ötekinin kaşını patlatır, biri bir çıkar sudan bikinisinin üstü yok, ona gülen beriki aniden bir serinlik hisseder, bir bakar şortu sıyrılmış popo meydanda. Ama bunların hiçbiri eğlencemizi durduramazdı. Bir sonra gelecek olan büyük dalgayı ilk farkeden avazı çıktığı kadar bağırırdı "geliyooor!" diye. Saniyesinde herkes üstünü başını toparlar ve katmerlene katmerlene gelen dalgaya doğru tekrardan koşmaya başlanır ve film başa sarılırdı.<br />
<br />
Artık hatırladığım vakit yüzümü kızartmak yerine, gülmeme neden olan ilk utanç anısı da o günlere aittir. Yaklaşık olarak 7-8 yaşındaydım ve annemin ısrarlarının aksine, kendini artık bikinisinin üstünü de giymek zorunda hisseden bir genç kız adayıydım. O hafta sonu çocukluk arkadaşlarım ve aileleri de bizle birliktelerdi. Sabah gayet sakinmiş numarası yapan deniz öğleden sonra aniden patladı. Millet gene apar topar denizden uzaklaşırken biz yedi deliler dokuz oturaklılar, çoluk çocuk dalgalara doğru koşturmaya başlamıştık bile. Saatlerce dayak yedik suda. Artık kanda hızla artan adrenalinin etkisinden midir, yoksa yorgunluktan bitap düşmüş kasların beynin komutlarına uymayı reddetmeye başlamasından mıdır bilmiyorum. Bir yandan gülmekten nefes alamamak, bir yanda da dalgalara batıp çıkarken su yutmamaya çalışmak ve yeni nefesi doğru yerde almaya çabalamak çok zordu. Şimdi bu yazıyı okuyorsa o da belki hatırlayacaktır, aptal aptal sırıtarak gelen dev gibi dalgayı gruba haberdar etmekle kendini görevlendirip çılgın gibi zıplayan ben kendime ancak arkadaşımın "ee şey bikininin üstü yok sanırım" demesiyle gelmiştim. Çok utanmıştım çok... O gün anladım "bikini üstü kontrol" deneyiminin ne denli önemli olduğunu. Hatırlıyorum da apar topar denizden çıkıp beni terk edip giden bikinime bildiğim tüm küfürleri saydırarak şemsiyenin altına saklamıştım kendimi... Durumdan haberdar olmayan diğerleri beni ısrarla denize çağırırken, ki burda bezdirici anne ısrarından bahsediyorum, tek düşündüğüm, o saatten sonra haftasonunu tamamamlayabilmenin ne kadar zor olduğuydu!<br />
<br />
ilk utanç anıma yataklık eden bu dev dalgalar eğlenceli olduğu kadar tehlikeliydi de. Hemen hemen hergün boğulma haberleri gelirdi. Denizin kenarında oturmuş kumdan kale yapmaya ve kale surlarının içini hayali prenses yüzsün diye suyla doldurmaya çalışan bir kız çocuğu için bir kaç metre ötede kumların üzerinde yatan ve pek de güneşleniyormuş gibi görünmeyen bir adam ve başında can kurtaranın gelmesini bekleyen meraklı kalabalık sahnesi oldukça travmatik olsa gerek diye düşünüyor insan ama hiç de öyle değilmiş...<br />
<br />
Aynen de böyleydi günlük seyrin bir bölümü.. ben de çocuktum ve herşey çok yeni olduğu için hiçbirşeyi yadırgamıyordum. Zira sahilde boylu boyuna yatan delikanlı da, kuruyken un tanecikleri gibi farklı noktalara uçuşan fakat ıslanınca kale olabilen kum da aynı derecede şaşırtıcıydı benim için. Ceset sahilden taşındığı anda da plaj eski tantanasına dönerdi. Hadi ben çocuktum zaman mekan zaten "alice harikalar diyarında" tadında benim için... koca koca adamlara kadınlara ne demeli? Denize ulaşmak için içine gömüle gömüle yürüdüğün o kumların üzerinde 10 dk önce biri can verdi, tam olarak da şu anda yüzmeye çalıştığın suyun içinde...<br />
<br />
Şile garipti hep... hep de garip olacak benim için..<br />
<br />
<b>Gel Hele Görele!</b><br />
<br />
Yanılmıyorsam mendireğe bakan tepenin en ucunda eski adı "görele" olan ama bizim "şişmanın yeri" olarak adlandırdığımız bir balık lokantası vardı. Bu hafta sonu yola çıktığımız andan itibaren umarım hala açıktır o lokanta diye dua ettim ama ne yazık ki yerini bulduğumda görebildiğim sadece terk edilmiş ve çürümeye bırakılmış bir kaç tahta yığınından ibaretti. Ahşap yapısı ile ilk rüzgarda uçup gidecekmiş gibi bir his uyandırırdı bende... bir de lokantanın sahibinin yürüyemeyecek derecede bir obez olduğunu düşününce, adamcağız ne zaman adım atsa yer kaplaması çatır çatır kırılacak sanırdım. Manzarası inanılmazdı... yaz kış ne zaman dışarıda yemek yiyecek olsak, ya da istanbul'dan misafirimiz gelse hep oraya giderdik. Yemekler, mezeler herşey gerçekten çok güzeldi... Ama benim asla unutamadığım şey o lokantaya özgü paçanga böreğidir. Çok sonraları gittiğim her yerde paçanga böreği sipariş edip o lezzeti tekrardan yakalamaya çalıştım ama olmadı. Şişmanın yerinde yapılan paçanga böreği şimdilerin türlü yemek programlarında vs yapılanlar gibi değildi. börek gibi de değildi.. paçanga dediğin budur demiyorum ama ben o lezzeti çok özledim. sanırım anlatamayacağım nasıl bişey olduğunu... şayet bir gün aynısını bulursam o zaman buraya fotoğrafını koyarım. <br />
Şişmana ne oldu, onu da çok merak ediyorum. O zamanlar bile, ki şimdi nerdeyse 30 yaşındayım, babam bu çok fazla yaşamaz diyordu. Nerdeyse 15 sene geçti en son gördüğümden bu yana. Oldukça asabi, ekşi kokulu, yavaş hareketli ama inanılmaz prensipli, gözüne bakınca ne kadar iyi bir adam olduğunu farkedebileceğin türden bir adamdı.. Umarım hala buralarda bir yerlerde yaşıyordur. <br />
<br />
<b>Şileyle ilgili pek çok anı var aklımda daha.. Nasıl olmasın ki.. Vakti geldikçe umarım onlar da burada kendilerine yer bulurlar. </b><br />
<b><br />
</b><br />
<b>Sevgiler...</b><br />
<b><br />
</b></div><div style="text-align: justify;"><div class="separator" style="clear: both; text-align: center;"><a href="http://2.bp.blogspot.com/-xemopJRRTP8/TVus-Re8WJI/AAAAAAAAAMY/RXHxRrlvZAU/s1600/DSC06663121.jpg" imageanchor="1" style="margin-left: 1em; margin-right: 1em;"><img border="0" height="320" src="http://2.bp.blogspot.com/-xemopJRRTP8/TVus-Re8WJI/AAAAAAAAAMY/RXHxRrlvZAU/s320/DSC06663121.jpg" width="240" /></a></div><br />
</div>samdakayisihttp://www.blogger.com/profile/01931104252487809750noreply@blogger.com0tag:blogger.com,1999:blog-3167101930619289394.post-63607114667027445792011-01-10T08:27:00.000-08:002011-01-12T14:37:09.052-08:00Hatırda Kalanlar_1<a href="http://4.bp.blogspot.com/_nSIxR_3jevE/TSswSV0iHxI/AAAAAAAAALA/5MJ8Qbx1RkY/s1600/53329179.jpg" imageanchor="1" style="clear: left; float: left; margin-bottom: 1em; margin-right: 1em;"><img border="0" height="200" src="http://4.bp.blogspot.com/_nSIxR_3jevE/TSswSV0iHxI/AAAAAAAAALA/5MJ8Qbx1RkY/s200/53329179.jpg" width="156" /></a>yakın zamanda öğretmenler günüydü ondan mı, yoksa bir iki gündür beni dürtükleyen başkaca bir etmen mi var bilemiyorum ama unutmadan bir yerlere not düşmek ihtiyacındayım..<br />
<br />
<b>bir :</b> İlkokulda önlüklerimi hep annem dikti. Yaka olarak da garip, sert, sanki mukavvadan yapılma, koşup terledikçe ensemi kesen, kolalı, beyaz bişey takardım. Sanırım onu da annem yapardı. Evet, evet kompleksli alanlarıma dair ilk inşa girişimleri o ödemlere ait. Diğer çocukların kendi etraflarında döndükleri vakit uçan eteklerine, dantelli yakalarına ve bembeyaz çoraplarına bakıp bakıp iç geçirirdim. Annem dantelden oldum<br />
<a name='more'></a> olası nefret etmiştir. Önlüklerimin ve yakamın kendisi tarafından imal ediliyor oluşunun nedeni de tekstille uğraşması değildi elbet ve ailemizin maddi durumunun kötü olması da değildi. Annem doğuştan marifetli bir endüstriyel tasarımcı olunca... ben de elinin altındaki hobi atölyesi olmuştum ister istemez.. Ama çocuk aklı ve bakış açısı,<br />
"annem ne kadar marifetli" yönünde çalışmıyor... Önlük ve yaka alamayacak kadar fakir olduğumuzu zanneder, bazı geceler ağlardım bile. Şimdi düşününce hakikaten 18. yy romantizmine sahip bir ruh hastası geliyor gözümün önüne. <br />
Gene de bugün bile sanki dünmüşçesine üzülürüm aklıma geldiğinde diğer kız çocuklarının fır fır dönen etekleri, dantelli yakaları...İnsan ister 8 yaşında olsun ister 30 üzülecek birşeyler mutlaka bulur..<br />
<br />
<a href="http://2.bp.blogspot.com/_nSIxR_3jevE/TSsxGNAM2HI/AAAAAAAAALE/iDx5Ba__Kig/s1600/1950s+playground+philadelphia2.jpg" imageanchor="1" style="clear: right; float: right; margin-bottom: 1em; margin-left: 1em;"><img border="0" height="320" src="http://2.bp.blogspot.com/_nSIxR_3jevE/TSsxGNAM2HI/AAAAAAAAALE/iDx5Ba__Kig/s320/1950s+playground+philadelphia2.jpg" width="253" /></a><b>iki :</b> Bu önlük ve yaka mevzunun dışında bir konu daha var... bu kız çocukları o ödem nasıl olur da kar beyaz çoraplarını tüm hafta boyunca kirletmeden koruyabiliyorlardı? Benim için bugün bile tüm gün koruması oldukça zor bir meseleyken, sen tut bacak kadar kız zıpla hopla, hiç bişeyden eksik kalma ama çoraplar bembeyaz?? sinir bozucu.. daha ilk ders zilinin akabinde şayet çorap beyaz ise, ki namım yüzünden annem pek beyaz çorap giydirmezdi bana, çoraplarım dünya haritasına dönmekle kalmaz, bir de güpur dantel olma yolunda baya bir yol kat etmiş olurlardı..<br />
<br />
o zamanın kar beyaz çoraplı kızları, bugün hijyen kare hijyen evlerinde kocalarını içeri almadan önce sterilizasyon makinesine sokanlardan oldular sanırım.<br />
...ya da bok atma mekanizmam gene iş başında.<br />
Artık kabul etmenin vakti geldi de geçiyor. İnsanlar ikiye ayrılır : doğuştan ütülüler ve o ütülü hali bozmaya ant içmişler.. İlk grupta olmadığım çok aşikar..<br />
<br />
<b>üç işte :</b><br />
bak şimdi hatırlayınca acayip sinir oldum gene... çoğu insan ilk okul öğretmenini anımsadığında sımsıcak hislerle dolar, gözleri yaşarır, derin mi derin bir ah ulan ah çeker ve de ben bu insanları da acaip kıskanırım..<br />
bunun için bir ikiden fazla sebep var elbet... ve bilen bilir... ama gene de içim elvermedi tüm o rahatsız edici süper mega detayları dillendirmeye...<br />
sildim hepsini gitti...<br />
<br />
<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;"><a href="http://2.bp.blogspot.com/_nSIxR_3jevE/TSsyWaOjMdI/AAAAAAAAALI/yACg2l9pZCU/s1600/seyyar-satici.jpg" imageanchor="1" style="clear: left; float: left; margin-bottom: 1em; margin-right: 1em;"><img border="0" height="255" src="http://2.bp.blogspot.com/_nSIxR_3jevE/TSsyWaOjMdI/AAAAAAAAALI/yACg2l9pZCU/s320/seyyar-satici.jpg" width="320" /></a></div><b>dört mü ne : </b>Tenefüs zamanında okulun önünde iki seyyar satıcı dururdu. Bazen seyyar satıcıların sayısı artardı ama bu ikisi kesin her tenefüste ordaydı.. Birinin adı Memo'ydu. Gri eski bir pardesü giyerdi. İçinde de kahverengi - sarı arası bir kazak olurdu.. Küçük kafalı, küçük gözlü, kıpkırmızı yanaklı, yağlı saçlarını pis bir berenin içinde saklayan, sırtında kocaman bir çuvalla gezen bir nevi metropol noel babası...<br />
<br />
Rvayetlere göre memo çok zengindi. Apartmanları, yatları, katları vardı. Her tenefüs zilinde zincirimizden boşalmışçasına koşup memonun ve diğer abinin sattığı plastik oyuncak, çıkartma, minik kolonya (renkli renkli, yamuk küp şeklinde, hani arkadaşımızın gözüne sıkmak için olanlardan), ciklet, miklet ne kadar dandik bok püsür varsa bütün sermayemizi bunlara yatırırdık. En çok da çıkartma alırdık... Herkesin annesi kızardı memodan alışveriş yapılmasına.. Benim annemse aldığım çıkartmalara ortak olur, hatta ekstra para verirdi kendisine de almam için.. <br />
<a href="http://1.bp.blogspot.com/_nSIxR_3jevE/TSszJnMLuNI/AAAAAAAAALM/5-Cm1Rmu-c0/s1600/dondurma222af985e22a4729dby.jpg" imageanchor="1" style="clear: right; float: right; margin-bottom: 1em; margin-left: 1em;"><img border="0" height="150" src="http://1.bp.blogspot.com/_nSIxR_3jevE/TSszJnMLuNI/AAAAAAAAALM/5-Cm1Rmu-c0/s200/dondurma222af985e22a4729dby.jpg" width="200" /></a>Bu ikiliye yaz zamanı dondurmacı eklenirdi. Çanta gibi omzuna astığı alaska frigo kutusuna benzer, paslı teneke içinden çıkarttığı koni şeklinde buz dondurmaları bugünün 25 kuruşuna falan satardı bu amca... En çok sevdiğim şey de konik bölümünü ağzıma dayayıp, suyunu emerek dondurmayı sadece kuru bir buz kütlesi haline çevirmekti. İki türü vardı; biri sarı, diğeri kırmızı.. Sarı olanı limonluydu sanırım ama hafızam muzlu da olabilir diyor.. Ama şimdi kendi kendime tekrarlayınca muzlu dondurma çok saçma geldi.. Kırmızı olan da vişneliydi sanırım...<br />
<br />
Ben hep kırmızı olanından yerdim. hiç de hasta olmadım..samdakayisihttp://www.blogger.com/profile/01931104252487809750noreply@blogger.com0tag:blogger.com,1999:blog-3167101930619289394.post-1184372660218494902010-12-02T12:17:00.000-08:002011-01-14T02:46:45.853-08:00kadınsal fobiler dosyası _ kuaför<a href="http://2.bp.blogspot.com/_nSIxR_3jevE/TS-AjzTfSCI/AAAAAAAAAL8/B3wEk-rl95U/s1600/2421P.jpg" imageanchor="1" style="clear: left; float: left; margin-bottom: 1em; margin-right: 1em;"><img border="0" height="150" src="http://2.bp.blogspot.com/_nSIxR_3jevE/TS-AjzTfSCI/AAAAAAAAAL8/B3wEk-rl95U/s200/2421P.jpg" width="200" /></a>Malumunuz biz dişicanlar gerek kafamızdan bitiveren, zapta rapta gelemeyen mısır püsküllerimiz, gerek el ve ayak gibi uzuvlarımızda peydah oluveren ve şayet düzenli bakım kürlerinden geçirmez isek zaman zaman toynakımsı bir hal alıveren tırnaklarımız, akla hayale gelmeyecek yerlerde bitiveren kılsal oluşumlarımız ile ilgili harici destek ihtiyacını çeşitli yollarla gideren bünyeleriz. Bu harici destek üniteleri de halk içinde kuaför olarak anılmakta.<br />
<br />
<a name='more'></a><br />
<br />
O büyülü kapıdan çıktığımızdaki hafiflik duygusu eşliğinde "ben dünyanın en güseli oldum yahu" edası için katlanamadığımız pek bir şey yok gibi... evet.. evet yok <br />
<br />
"Ben karşıyım kardeşim, en güzeli doğal olmak" mottosunu ağzına sakız etmiş hemcinslerin ne kadar riyakar olduğuna bu yazıda değinmeyeceğim. zira onlar kendilerini biliyorlar.<br />
<br />
Çirkin kadın yoktur az vodka vardır diyen ruslara inat, çirkin kadın vardır ve bunların arasından en en en çirkini bile neşter marifeti olmadan bir afete dönüşebilir ve bunun Tekelle - Duty Free ile hiç bir alakası yoktur, yeter ki doğru "altın makas ekibi" nin adresi bilinsin diyor konu başlığımıza kurulup ilgi bekleyen kuaför korkularına geçiyorum..<br />
<br />
<a href="http://1.bp.blogspot.com/_nSIxR_3jevE/TS-AbhCNBFI/AAAAAAAAAL4/3iEPOZ1ewww/s1600/tumblr_l9hjux9eTy1qbnn92o1_500.jpg" imageanchor="1" style="clear: left; float: left; margin-bottom: 1em; margin-right: 1em;"><img border="0" height="320" src="http://1.bp.blogspot.com/_nSIxR_3jevE/TS-AbhCNBFI/AAAAAAAAAL4/3iEPOZ1ewww/s320/tumblr_l9hjux9eTy1qbnn92o1_500.jpg" width="211" /></a><b> FÖN!</b><br />
Saçlar benim kadar çoksa ve de kıvırcıksa, ya da tam tersi yoksa hatta tepe gözüküyorsa en temel korku "acaba fönü düzgün çekebilecek mi?" dir. Yaşayanlar bilir, bu korku hele ki, fön sonrasında bir randevu vs. varsa, ciddi bir korkudur. Erkeklere bunu şöyle anlaşılır kılabilirim; maçın son 10 dakikası ve kötünün iyisi ihtimal olan beraberliğe yattı takım amma velakin karşı takım da durdu durdu bu son dakikalarda bastırmaya başladı. işte o süre zarfı içinde "amanın gol oluvericek" sıkıntısı bizim "amanın fön tutmayacak" sıkıntısına karşılık gelmekte.<br />
En zeki, en kafa, hatta kanka kız arkadaşınızın bile, hatta anneninizin bile bu sıkıntıdan zaman zaman muzdarip olduğunu biliyor olmak umarım sizleri bizlerden daha fazla uzaklaştırmaz. <br />
<br />
<br />
<br />
<br />
<br />
<b>RÖFLE SORUNSALI </b><br />
<br />
Nasıl olduysa, oldu ve bir önce saçınıza yaptırdığınız röfle tam da istediğiniz gibi oldu. İşte asıl problem, yenileme zamanı geldiğinde aynı kıvamın tutup tutmayacağı korkusudur. Ya abartırsa, ya tutturamazsa, ya yakarsa diye diye saatler geçer.Hafife alınacak gibi değil, bu bekleyiş sonucu insanı katil etmeye yeter.<br />
Sonuç : büyük ihtimalle aynadaki yeni renk içinize sinmez ve bu süre zarfında akıp giden sürenin bir benzeri, ta ki göz alışıncaya dek, ayna karşısında geçer. Tam olarak alışınca da zaten yenileme vakti gelmiştir.<br />
<br />
<br />
<b> DİP BOYAM MI GELDİ NE?</b><br />
<br />
<a href="http://4.bp.blogspot.com/_nSIxR_3jevE/TS-Cq1OBUmI/AAAAAAAAAMI/ZUiBXarLWYk/s1600/charles-steinheimer-women-aviation-workers-under-hair-dryers-in-beauty-salon-north-american-aviations-woodworth-plant.jpg" imageanchor="1" style="clear: right; float: right; margin-bottom: 1em; margin-left: 1em;"><img border="0" height="200" src="http://4.bp.blogspot.com/_nSIxR_3jevE/TS-Cq1OBUmI/AAAAAAAAAMI/ZUiBXarLWYk/s200/charles-steinheimer-women-aviation-workers-under-hair-dryers-in-beauty-salon-north-american-aviations-woodworth-plant.jpg" width="200" /></a>Aynı şey dip boyası, komple boya için de geçerlidir. Akıldaki renk asla saç teli ile buluşmaz, sadece sonuca alışma süresi konusunda esnek davranılır.<br />
<br />
Ya da "ah tam da istediğim gibi oldu" ayağına yatılır, zira bir boya için eşek yüküyle sermaye yatırılmaktadır, mekan sosyetik, diğer müşteriler koket olunca, nedense kuaförün her dokunuşunda ilahi bir mucize bulunmazsa olmaz. Hadi bırak artık kırıtmayı : tutmadı o renk! herkes farkında..<br />
<br />
<b>KESTİREMEM! </b><br />
<b></b><br />
Kesim başlı başına beladır. Ve kabul edilmesi gerekir ki, yanlış kesim anıları ile bezeli geçmişleri ile barışan kuaförler kendilerini "image maker" ilan ederler. Uzak durmakta fayda var.<br />
"Uçlarından aldırmak istiyorum" ile biten her cümlenin 20 dk sonrasında aynada beliriveren "boy george" ile barışmakta da fayda var.<br />
Yapılacak bişey yok, en azından bu işe bir standart gelene kadar ülkemiz sınırları dahilinde kuaförler kırıkları temizlemenin tek yolunun kökünden kesmek olduğunu zannetmeye devam edecekler gibi...<br />
<br />
<b>AĞHH-DAA! </b><br />
<br />
<a href="http://2.bp.blogspot.com/_nSIxR_3jevE/TS-BD1sXL1I/AAAAAAAAAMA/onA38TFUqn8/s1600/Lichtenstein%2527s-Lady-Screami.jpg" imageanchor="1" style="clear: right; float: right; margin-bottom: 1em; margin-left: 1em;"><img border="0" height="197" src="http://2.bp.blogspot.com/_nSIxR_3jevE/TS-BD1sXL1I/AAAAAAAAAMA/onA38TFUqn8/s200/Lichtenstein%2527s-Lady-Screami.jpg" width="200" /></a>Tatil öncesi kıl-tüy sendromu liste başı olması gereken fobilerden. Yola çıkmadan bir gün önce, hatta seyehat gece başlayacaksa o günün sabahı kuaför salonu bizi bekler... yol boyunca bünyeye hakim olan ruh hali : Ağda sonrasında sadece istenmeyen tüyler değil, bütün bir kış vedalaşmakta ciddi problemler yaşadığımız yağlar, selülitler de istenmeyen diğerleri gibi bezin üstünde kalacaklar ve bizi ebediyen terkedecekler... Salonun kapısından içeri giren ucubik çıkarken şampuan reklamlarında görmeye alıştığımız mini etekli zira uzun bacaklı, parıl saçlı bebek olacak... bu ve benzeri bir düşsel yanılsamayı hemen hemen hepimiz yaşamışızdır şüphesiz...<br />
<br />
ANCAK!<br />
<br />
O akılda canlanan adriana lima silüeti aynayla buluşunca aniden patlar! Bacağının, baldırının muhtelif bölgelerinde oluşmuş sir sebepli morluklar ile akça pakça olan ve henüz güneş görmemiş bembeyaz cilt yüzeyinde iyice varlıklarını pekiştiren selülit topakları ile karşılaşan dişican yer kabuğunu delip, magmanın en sıcak katmanına ilerleyebilecek bir ivmede reel'e düşüş yaşar! Yaşamaz mı? Sir sonrası eve dönüş yolunda artık akılda tatilin keyifli anlarının yanı sıra, morlukları nasıl kamufle edicem? Kaç gün sonra bronzlaşıp selülitler görünmez olacak acaba, pareomun boyu biraz kısa mı ne gibisinden <u>detaylar</u> da salınmaya başlarlar..<br />
<br />
<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;"><a href="http://www.marilynmonroe.ca/camera/gifs/prince.gif" imageanchor="1" style="clear: left; float: left; margin-bottom: 1em; margin-right: 1em;"><img border="0" src="http://www.marilynmonroe.ca/camera/gifs/prince.gif" /></a></div>Yapılı saçlar, tırnaklar, bebek gibi bir ten ama gene de mutsuz olmayı başardık sanırım. <br />
<br />
Kadın olmak cidden zor.<br />
<br />
Di mi?samdakayisihttp://www.blogger.com/profile/01931104252487809750noreply@blogger.com2tag:blogger.com,1999:blog-3167101930619289394.post-496147341787010602010-10-30T06:14:00.000-07:002011-01-12T14:38:54.936-08:00Diken Dosya | 04 | Tarihten Günümüze İşkence | Maskeler<a href="http://1.bp.blogspot.com/_nSIxR_3jevE/TMv4nIyjcpI/AAAAAAAAAHY/e7acKzXDmHM/s1600/torture-mask.jpg" imageanchor="1" style="clear: left; float: left; margin-bottom: 1em; margin-right: 1em;"><img border="0" height="185" src="http://1.bp.blogspot.com/_nSIxR_3jevE/TMv4nIyjcpI/AAAAAAAAAHY/e7acKzXDmHM/s200/torture-mask.jpg" width="200" /></a><br />
Şu ana kadar karşılaştığım ve bir insan diğerine bunu nasıl yapar dedirten işkence yöntemleri arasında belki de en kabul edilebilir olanı maskeler olsa gerek. Tamam evet hiçbiri asla kabul edilebilir değil, ama insan doğası gereği kıyaslama yapmadan duramıyor.<br />
<br />
Gelelim utanç maskesi olarak da anılan işkence maskelerinin hikayesine.. <br />
<a name='more'></a>Bunların en yaygın kullanımı edindiğim bilgilere göre iki farklı amaca yönelikti : psikolojik ve fiziksel işkence. Kurbanlar hem halkın alayına sunuluyor, hem de fiziksel olarak işkenceye maruz bırakılıyorlardı. <br />
<br />
Avrupa'da özellikle kargaşa dönemlerinde ifade özgürlüğünün kısıtlanması rutin bir polis göreviydi. (İfade özgürlüğünün kısıtlanmasıyla ilgili konuşurken geçmiş zaman kipi kullanmak gerçekten komik geliyor.) Kraliyet ailesine hakarette bulunan ya da kafirlik yapan ağızlar<span class="" id="result_box" lang="tr"><span title=""> demir maskeler ile susturuluyordu. </span></span><br />
<br />
<span class="" id="result_box" lang="tr"><span title=""></span><span title=""></span><span title=""> </span></span><br />
<span class="" id="result_box" lang="tr"><span title="">Aynı şekilde, dışa kapalı topraklarda, dedikodu da sıklıkla ahlaka aykırı davranış olarak kabul edilmekteydi. </span></span><br />
<br />
<span class="" id="result_box" lang="tr"><span title=""> </span></span><a href="http://2.bp.blogspot.com/_nSIxR_3jevE/TMwA0ofPY_I/AAAAAAAAAIA/L6Y8ngLGSzI/s1600/37a.jpg" imageanchor="1" style="clear: right; float: right; margin-bottom: 1em; margin-left: 1em;"><img border="0" height="200" src="http://2.bp.blogspot.com/_nSIxR_3jevE/TMwA0ofPY_I/AAAAAAAAAIA/L6Y8ngLGSzI/s200/37a.jpg" width="139" /></a><span class="" id="result_box" lang="tr"><span title=""> </span></span><br />
<span class="" id="result_box" lang="tr"><span title="">Suçlular bu büyük kulaklı, büyük dilli ve çoğu zaman üzerlerinde " Dilini tutamayan hizmetçiye bu ağızlık ödünç verilirelecektir" tarzında yazılar taşıyan utanç maskeleriyle yaşayan karikatürlere dönüştürülüyorlardı. </span></span><br />
<span class="" id="result_box" lang="tr"><span title=""><br />
</span></span><br />
<div class="quote">Bazı maskelerin içlerinde bulunan top ya da sivri dikene benzer aparatlar kurbanın ağzına ya da burnuna baskı yapmak suretiyle hem fiziksel acı veriyor hem de konuşmalarına ya da çığlık atmalarına engel oluyordu.<br />
<br />
<br />
<a href="http://1.bp.blogspot.com/_nSIxR_3jevE/TMwA744iDhI/AAAAAAAAAIE/PH3LZbhMrKM/s1600/37b.jpg" imageanchor="1" style="clear: left; float: left; margin-bottom: 1em; margin-right: 1em;"><img border="0" height="182" src="http://1.bp.blogspot.com/_nSIxR_3jevE/TMwA744iDhI/AAAAAAAAAIE/PH3LZbhMrKM/s200/37b.jpg" width="200" /></a><br />
<br />
Maske tasarımları arasında özellikle uzun kulaklı olanlar ahmak sıfatını yüceltirken, büyük burunlu ya da domuz kafasına benzer maskeler de takan kişinin pis olduğuna dair göndermelerde bulunuyordu. Bazı arşivlere göre de büyük kulak ve dil ; dedikodu ve gürültüye karşılık gelmekte.<br />
<br />
</div><span class="" id="result_box" lang="tr"><span title=""></span></span><br />
<span class="" id="result_box" lang="tr"><span title=""></span></span><br />
<span class="" id="result_box" lang="tr"><span title="">Şu ana dek yaptığım araştırmalar sonucunda, yaşadığımız topraklarda maske temelli gerek fiziksel, gerekse psikolojik bir işkence yönteminin varlığına rastlamadım... Bunun nedeni pek doğal olarak bu yönteme başvurulmamış olması olabileceği gibi, belgelendirilmemiş olması ya da alışıla geldiği üzre örtbas edilmiş olması da olabilir... </span></span><br />
<br />
<span class="" id="result_box" lang="tr"><span title="">Elinde bu konuyla ilgili metin, ya da benzeri bir kaynağı olan birileri var ise parmak kaldırsın lütfen :) </span></span><br />
<span class="" id="result_box" lang="tr"><span title=""><br />
</span></span><br />
<span class="" id="result_box" lang="tr"><span title="">İşkence maskelerinden bahsediyorken, edebiyat ve sinemadaki varlığına da değinmezsem çok büyük ayıp etmiş olurum sanırım..</span></span><br />
<span class="" id="result_box" lang="tr"><span title=""> </span></span><span class="" id="result_box" lang="tr"><span title=""> </span></span><br />
<span class="" id="result_box" lang="tr"><span title="">İlk akla gelen tabii ki Alexandre Dumas 'nın "The man in the iron mask" romanı ve onun iki sinema uyarlaması. James Whale (1939) ve Randall Wallace (1998). 1998 yılındaki uyarlamada hatırlayacağımız üzre bebeto Leonardo Di Caprio, canımız ciğerimiz John Malkovich ve üstatlar Jeremy Irons & Gerard Depardieu yer almaktaydı.</span></span><br />
<br />
<br />
<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;"><iframe allowfullscreen='allowfullscreen' webkitallowfullscreen='webkitallowfullscreen' mozallowfullscreen='mozallowfullscreen' width='320' height='266' src='https://www.blogger.com/video.g?token=AD6v5dwp5iElyCUKC8g7V80eLR5VeiJLPbtBISS4p7G39-HZoqoDGIHzGmV3WroyvV0gpHv8Ev3-AQfYWVfMyoKIwQ' class='b-hbp-video b-uploaded' frameborder='0'></iframe> </div><div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">1939 ~ James Whale </div><br />
<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;"></div><div class="separator" style="clear: both; text-align: center;"></div><div class="separator" style="clear: both; text-align: center;"><iframe allowfullscreen='allowfullscreen' webkitallowfullscreen='webkitallowfullscreen' mozallowfullscreen='mozallowfullscreen' width='320' height='266' src='https://www.blogger.com/video.g?token=AD6v5dwmjX7CciRxrraji8oFq1AmGMvIg5Bpv09CcJj2DC373LxogM0XGKqXbhWdNOikRMJ69EjvcQVQSAradR_Y6g' class='b-hbp-video b-uploaded' frameborder='0'></iframe> </div><div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">1998 ~ Randall Wallace </div><br />
<br />
<span class="" id="result_box" lang="tr"><span title=""> </span></span>samdakayisihttp://www.blogger.com/profile/01931104252487809750noreply@blogger.com0tag:blogger.com,1999:blog-3167101930619289394.post-39066703387252107172010-10-29T16:34:00.000-07:002011-01-12T14:39:21.168-08:00Diken Dosya | 03 | - İşkence Müzesi | Amsterdam |<a href="http://1.bp.blogspot.com/_nSIxR_3jevE/TMtZsQmt-RI/AAAAAAAAAHQ/V3qNHki8Pl0/s1600/museumfulltorture1.jpg" imageanchor="1" style="clear: left; float: left; margin-bottom: 1em; margin-right: 1em;"></a>Uzun bir süredir "Diken Dosya" için yazı giremiyordum. Takipçiler hatırlar,(belki de hatırlamazlar, zira çok uzun zaman oldu en son yazıdan bu yana) bu bölümde tarihten günümüze işkence konusunu işliyorum(dum). Bugün, hazır bloğun dekorasyonunu değiştirmişken, bir iki bişey daha ekleyeyim istedim. Elimdeki dokumaları karıştırırken, daha önce paylaşmadığım için pişman olduğum birşey ile karşılaştım.<br />
<a name='more'></a><br />
<br />
<br />
<b></b><br />
<a href="http://www.torturemuseum.com/"><b>The Torture Museum | Amsterdam | </b></a><br />
<br />
<table cellpadding="0" cellspacing="0" class="tr-caption-container" style="float: left; text-align: left;"><tbody>
<tr><td style="text-align: center;"><img border="0" height="320" src="http://1.bp.blogspot.com/_nSIxR_3jevE/TMtZsQmt-RI/AAAAAAAAAHQ/V3qNHki8Pl0/s320/museumfulltorture1.jpg" style="margin-left: auto; margin-right: auto;" width="240" /></td></tr>
<tr><td class="tr-caption" style="text-align: center;"><span style="background-color: #444444; color: white;">The Torture Museum ~ Amsterdam</span></td></tr>
</tbody></table>Yolum birgün Amsterdam'a düşerse mutlaka görmek istediğim adreslerden biri de burası. Ülkemiz hariç hemen hemen bütün avrupa ülkelerinde rastlanan işkence & tarih müzelerinden biri "the torture museum". İşkence konusunda tüm dünyaya nam salmış toprakların varisleri olarak, tabii ki her rahatsız edici konu karşısında gösterdiğimiz "bilmiyorum - görmedim - reddediyorum - ispatı yok efenim" durumu bu konu için de geçerliliğini korumakta... bir gün geçmişimizle barışmayı kabul eden bir yapıya sahip olursak, güne damgasını vuran ve ancak fısıltıyla bahsi geçebilen, yüz kızartıcı gerçekler di'li geçmiş zaman ile anılabilecekler...<br />
<br />
Müzede, günümüzden en fazla 200 yıl öncesine kadar insanoğlu hükümdarlığının egemen olduğu tüm topraklarda var olan işkence gerçeği, olduğu gibi sergilenmekte.<br />
<br />
<br />
<br />
<br />
<a href="http://1.bp.blogspot.com/_nSIxR_3jevE/TMtSIG_64yI/AAAAAAAAAHI/_ShocCVbD78/s1600/image3.jpg" style="clear: right; float: right; margin-bottom: 1em; margin-left: 1em;"><img border="0" height="150" src="http://1.bp.blogspot.com/_nSIxR_3jevE/TMtSIG_64yI/AAAAAAAAAHI/_ShocCVbD78/s200/image3.jpg" width="200" /></a>"Kamu otoriteleri, işkencenin en korkunç örneklerinden faydalanarak, kendilerine tabii olan insanların vücutlarına ve hayatlarına dair canlarının istediğini yapma hakkına sahip olduklarını gösterdiler.<br />
<br />
İşkence enstrümanlarının groteks çeşitliliği şayet korku hissi uyandırıyorsa içinizde, bilmelisiniz ki bu his, enstrümanların tasarımcılarının amaçladıkları etkinin çok daha gerisinde... <br />
<br />
<a href="http://2.bp.blogspot.com/_nSIxR_3jevE/TMtPwdDcd5I/AAAAAAAAAHE/6aHvVzIhEYI/s1600/image4.jpg" style="clear: left; float: left; margin-bottom: 1em; margin-right: 1em;"><img border="0" height="150" src="http://2.bp.blogspot.com/_nSIxR_3jevE/TMtPwdDcd5I/AAAAAAAAAHE/6aHvVzIhEYI/s200/image4.jpg" width="200" /></a>Darağacında tüten tehlikeli koku... gergeften yayılan korku çığlıkları... boyunduruk etrafına toplanan kalabalığın haykırışları...<br />
Karanlık ortaçağın barbar süistimalini söküp getiriyor gibi..<br />
Tanrıya şükür ki modern bir medeniyette yaşıyoruz şu anda ~ ya da öyle olduğunu düşünüyoruz...<br />
Ancak tarihsel gerçeklik çok daha az rahatlatıcı...<br />
<br />
<br />
<a href="http://4.bp.blogspot.com/_nSIxR_3jevE/TMtVtSOdG3I/AAAAAAAAAHM/Xo_dW9GVZ70/s1600/image5.jpg" style="clear: right; float: right; margin-bottom: 1em; margin-left: 1em;"><img border="0" height="150" src="http://4.bp.blogspot.com/_nSIxR_3jevE/TMtVtSOdG3I/AAAAAAAAAHM/Xo_dW9GVZ70/s200/image5.jpg" width="200" /></a><br />
<br />
"Usulca.. Usulca...Darağaçları her yerde ve cellatlar sayısız..<br />
Darağacının civarındaki ölümcül koku - bu kelimenin katışıksız telaffuzu beni isyana itiyor - ve cellatlar sohbet edilecek yarenler değiller.. "<br />
(Rotterdam'lı Erasmus 16.YY) <br />
<br />
<br />
<span style="font-size: xx-small;">*</span><span style="font-size: xx-small;">Müzenin resmi sitesinden alıntındır..</span><br />
<br />
<br />
<br />
<br />
Aşağıdaki videoyu izleyerek müze içerisinde küçük bir tur atabilirsiniz.<br />
<br />
<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;"></div><div class="separator" style="clear: both; text-align: center;"></div><div class="separator" style="clear: both; text-align: center;"></div><div class="separator" style="clear: both; text-align: center;"></div><div class="separator" style="clear: both; text-align: center;"></div><div class="separator" style="clear: both; text-align: center;"><iframe allowfullscreen='allowfullscreen' webkitallowfullscreen='webkitallowfullscreen' mozallowfullscreen='mozallowfullscreen' width='320' height='266' src='https://www.blogger.com/video.g?token=AD6v5dwn4aKfJzy0-a4AAjYW5kupE9l6CUz4UmEYSjCaLq7rs0Xr-MNQVA6GGTM9eeQQH5_lahXWLE4UB6tUu4ZneA' class='b-hbp-video b-uploaded' frameborder='0'></iframe></div><div class="separator" style="clear: both; text-align: center;"></div><br />
"4. bölüm" bu yazının devamı niteliğinde olacak ve içeriğinde müzede hali hazırda sergilenmekte olan işkence aletlerinden "Masks / Maskeler" yer alacak...samdakayisihttp://www.blogger.com/profile/01931104252487809750noreply@blogger.com0tag:blogger.com,1999:blog-3167101930619289394.post-20094838063511150462010-10-29T04:38:00.000-07:002010-12-02T06:38:40.348-08:00GOFRET GÜNLÜĞÜ | 02 | KÖPEK OLAN EVE MELEK GİRMEZ!?<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;"><a href="http://1.bp.blogspot.com/_nSIxR_3jevE/TMqwzjBDMeI/AAAAAAAAAG4/H08oPO5t69M/s1600/IMG049.jpg" imageanchor="1" style="clear: left; float: left; margin-bottom: 1em; margin-right: 1em;"><img border="0" height="200" src="http://1.bp.blogspot.com/_nSIxR_3jevE/TMqwzjBDMeI/AAAAAAAAAG4/H08oPO5t69M/s200/IMG049.jpg" width="150" /></a></div> Gofret hanım tam tamına 8 aydır bizimle.. Geldiği günden beri de hayatımız eskisinden çok daha hareketli ve eğlenceli bir hal aldı.. Sıpa herkesin kalbini çalıveriyor. O kadar ki, köpek korkusu olan arkadaşlarımız bile kızımla alt alta üst üste yerlerde yuvarlanabiliyor.. Yolda yürümenin imkanı yok! iki adımda bir durup kendisine sunulan sevgi tezahuratlarını kabul etmek boynumuzun borcu.<br />
<br />
2 ay sonra 1 yaşına basacak olmasından ve mevsimin yavaş yavaş kışa dönüyor olmasından olsa gerek, ilk zamanlardaki deli enerjisinin yerini yavaş yavaş miskinlik almaya başladı.<br />
<br />
2 -8 aylık dönemdeki delilikleri, hareketliliği bir ömür boyu sürecek olsaydı na'pardık bilemiyorum. Alışırdık herhalde, çünkü bu maskaraya kızmak pek mümkün değil. Dizimin dibinden ayrılmazken, kafasını kucağıma koyup gözümün içine içine bakarken, ne depresyon, ne öfke barındırabiliyorum içimde, ne mümkün! Ruhun temizlenmesi konusunda bir numaralı yol arkadaşım oldu. Ne mutlu! <br />
<br />
Etraftamızdaki bazı kendini bilmezlerden gelen, "köpek olan eve melek girmez", "evin içinde yaşayan köpek sevaplarınızdan birini alır", "Evin bereketi kaçar" gibisinden abuk sabuk önermeleri püskürtmek ise en eğlenceli kısım... Aslında hiç de eğlenceli değil.. ama bu kadar çok maruz kaldıkça insan bir şekilde eğlenmenin de yolunu bulmak zorunda hissediyor kendini..<br />
<br />
Sana sadece sevgisini veren, karşılığında hiç birşey beklemeyen, olur da sevgisine cevap verip önüne iki lokma bişey koyarsan, sana hiç kimsenin teşekkür edemeyeceği kadar içten teşekkür edebilen bir varlık nasıl olur da melekleri kovar, sevapları yutar, bereketi kurutur?? Bana bunu mantıklı bir şekilde açıklayacak birinin olduğunun sanmıyorum. Varsa da beri gelsin.. Öyle bağnaz, dediğim dedik, fikri sabit bir insan da değilim!<br />
<br />
Çok da fazla yaş edinmiş biri olmasam da, bu zamana dek öğrendiklerim bana tek bir şey öğretti. Depresyona hemen hemen hepimiz çok yatkınız. Çünkü imkansız hedefler bizlere hayat memat meselesi olarak aşılandı. Her tökezlediğimizde, en küçük sapmada başarısızlık hissi bizleri en karanlık kuyulara itti.. O kuyularda gezinip dururken, aslında ne kadar yol kat ettiğimizi, ne kadar başarılı olduğumuzu görecek gücümüz, isteğimiz kalamadı..<br />
<br />
Ama bir gün bir gördük ki, hangi işe koyulacak olsak o işi bitirebilmemiz, tamamlayabilmemiz için tek bir şeye ihtiyacımız var. O da kendine inanmak, kötücül düşüncelerden zihni arındırmak, hedeflenen şey her ne ise, en iyi şekilde tamamlanabileceğine inanıp o inançla yola devam edebilmek.<br />
<br />
Bu körü körüne, katışıksız inanç, etrafımız bu denli negatif etmenlerle çevriliyken çok mümkün olamıyor malesef. Durmadan işleyen, her boka kılıf uyduran zihnimiz de cabası.. Bu sebeple, dışardaki etmenlerden yalıtılmış bir şekilde içerdeki pisliklerden de arınabilmek için meditasyon vari yöntemler arayışına girdik..<br />
<br />
Bu arayış serüveni devam ederken girdi hayatıma gofret hanım. Ve bir süre sonra farkettim ki, kendimi arındırabilmek için ne meditasyona ihtiyacım var, ne de çevrenin üzerimdeki etkilerini kabul edilebilir seviyede algılamama yardımcı olduğu söylenen, zaman zaman da el imdat diye sarıldığım yatıştırıcı ilaçlara, vs.<br />
<br />
<a href="http://4.bp.blogspot.com/_nSIxR_3jevE/TMqxEZLKO-I/AAAAAAAAAG8/PodtJQm5w3w/s1600/36408_415950486784_624756784_4447225_874036_n.jpg" imageanchor="1" style="clear: right; float: right; margin-bottom: 1em; margin-left: 1em;"><img border="0" height="164" src="http://4.bp.blogspot.com/_nSIxR_3jevE/TMqxEZLKO-I/AAAAAAAAAG8/PodtJQm5w3w/s200/36408_415950486784_624756784_4447225_874036_n.jpg" width="200" /></a>O geldiğinden beri, gördüm ki, çok daha iyi bir insanım.. Onun gözünden görmeye çalıştıkça hayatı, dertler azaldı ya da tahammül arttı.. Hangisiyse olan, iyi oldu.. Bu 8 ay içinde hiç yatıştırıcı kullanmadığımı farkettim.. Ve farkettim ki, yaptığım meditasyon vari pratiklerle, (buna çoğu zaman dua etmek de dahil) gözle görülür derecede yarar sağlamışım...<br />
<br />
Ben bunu gofrete bağlıyorum, belki bu yazıyı okuyan başka biri için bu kılavuz köpeği değil de yeni doğan bebeğidir.. ya da hayata katılan yeni bir varlıktır...<br />
<br />
Gofret hanım hayatıma girdiğinden beri evet, işimden ayrıldım, etime buduma bakmadan yeni bir iş kurdum, en yakınımdakiler dahil herkes yapamayacağımı düşündü, ama bunu direkt olarak bana söylemekten korktular.. yapabileceğimi biliyordum, hala da biliyorum... inanç var yani :) yaptım da.. şimdi ise bunu sürdürebileceğime dair olan inancı koruyabilmek adına çaba sarfediyorum sadece... <br />
<br />
İnancın işleri yola sokmasına yardım eden dingin ruh hali, ve arınmış zihin de belki abartılı gelecek ama gofret hanım sayesinde önüme serildi. Ve biliyorum ki tüm bunlar olurken, ne melekler eksik oldu evimden, ne de evimin bereketinde bir azalma oldu...hatta diyebilirim ki, bereket durumu arttı bile...<br />
<br />
<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;"><a href="http://3.bp.blogspot.com/_nSIxR_3jevE/TMqxsAA3JDI/AAAAAAAAAHA/5nAsBiGur7g/s1600/36408_415950476784_624756784_4447224_2009706_n.jpg" imageanchor="1" style="clear: left; float: left; margin-bottom: 1em; margin-right: 1em;"><img border="0" height="200" src="http://3.bp.blogspot.com/_nSIxR_3jevE/TMqxsAA3JDI/AAAAAAAAAHA/5nAsBiGur7g/s200/36408_415950476784_624756784_4447224_2009706_n.jpg" width="150" /></a></div>Sevap kısmını bilemeyeceğim, zira bunu düşünerek yaşayanlardan değilim.. Bilebileceğini söyleyenlere de içten içe üzülmekten başka bir şey gelmiyor elimden. Bir gün olsun, sevaptır diyerek bir işe girişmedim... Girişenlerden de hiç hazetmem... biraz içten pazarlık gibi geliyor. Amacım iyi bir insan olmak değil.. Amacım sadece daha ne kadar buralardaysak, olabildiğince "olmak"... Olurken de iyi sıfatı yakıştırabilirsem kendime, süper olur. . <br />
<br />
Gofret bize çok sağlam bir yol arkadaşı oldu... Bizle birlikte olmasına ön ayak olan tüm "meleklere" çok çok teşekkürler...samdakayisihttp://www.blogger.com/profile/01931104252487809750noreply@blogger.com2tag:blogger.com,1999:blog-3167101930619289394.post-17024385996241087332010-02-09T01:41:00.000-08:002011-01-11T18:11:18.900-08:00GOFRET GÜNLÜĞÜ |01| HOŞGELDİN<div class="separator" style="background-color: white; clear: both; color: black; text-align: center;"><span style="font-size: small;"><a href="http://1.bp.blogspot.com/_nSIxR_3jevE/TMqXM8Ki6NI/AAAAAAAAAG0/kf8pUNjSS-M/s1600/2%28628%29.jpg" imageanchor="1" style="clear: left; float: left; margin-bottom: 1em; margin-right: 1em;"><img border="0" height="272" src="http://1.bp.blogspot.com/_nSIxR_3jevE/TMqXM8Ki6NI/AAAAAAAAAG0/kf8pUNjSS-M/s320/2%28628%29.jpg" width="320" /></a></span></div><div style="background-color: white; color: black;"><span style="font-size: small;"><a href="http://3.bp.blogspot.com/_nSIxR_3jevE/S3PePeNYknI/AAAAAAAAAGg/e443nysNW30/s1600-h/uykucu1.jpg" onblur="try {parent.deselectBloggerImageGracefully();} catch(e) {}"></a></span><span style="font-family: Verdana,sans-serif; font-size: x-small;">normalde yat dinlen günü olan cumartesilerden şubat ayının 6'sına denk geleninde, sıkıcı, yorucu, hafakan bastırıcı bir fuar debdebesi içinde; gün bitse, fuar iptal olsa gibi bilumum beyin baloncukları çıkarmakla meşguldüm. en sonunda gün bitti... en yakın arkadaşımla buluştuk ve yollara düştük.. zor da olsa günün sonunu getirmenin dayanılmaz hafifliği ve sevgilimin "sen hele bir gel eve ben seni çok eğlendiricem" cümlelerinin verdiği neşe beylikdüzü - mecidiyeköy arasını saatte 10 km ye düşen trafik sıkışıklığına rağmen 10 dk gibi algılamama neden olsa da ayaklarımdaki sızı, başımdaki zonklama "dur hele, hiç de eğlenceli değil, sen gayet eziyet çekiyosun kendini kandırma" diyordu. Adı nedeniyle daha minicik yaşımdan itibaren çakmaktaş ve moloztaşların komşumuz olduğuna inanmama neden olan sokağımıza girdiğimde aniden tüm kuvvetiyle esmeye başlayan ayaz, seri küfür komut mekanizmamın açılmasına ve sokakta önüme çıkıp hızımı kesen bir takım kendini bilmezlere potansiyel düşman gözüyle bakmaya başlamama neden olmuştu. </span></div><div align="justify" style="background-color: white; color: black; font-family: Verdana,sans-serif;"><span style="font-size: x-small;">Tüm bu "dengesiz ikizler ruh hali"min cilveleri sivritaş sokak boyunca devam etti.</span></div><div align="justify" style="background-color: white; color: black; font-family: Verdana,sans-serif;"><span style="font-size: x-small;">Sonunda evim evim güzel evime kavuşmuştuk. Zili çalarken kafamda bin tilki, "kesin ahmet arkadaşlarımızla içerde pes oynuyor, ya da garanti maç var"," karnım da aç, kim yemek yapıcak şimdi", "ama ben cok yorgun ve mutsuz bir fuar zedeyim" terennümleri eşliğinde dönüp dolaşıyordu. en nihayetinde kapı acıldı. herkesin yüzünde garip bir ifade, ki burdaki garipten kasıt daha çok bir hinlik, bir iş çevirme alameti olarak değerlendirilmeli. selim elinde telefon tuvalet kapısının önünde telefonu yeni görüyormuşçasına dikkatli bir yandan hoşgeldin diyor bir yandan telefonu kurcalamaya devam ediyor, kocam masanın önünde durmuş, komik bir ifade suratında, ki o an pek anlamlandıramamıştım ne yalan söyleyeyim, özge peşimde o da yorgun ve bitkin ama nedense hareketlerimi izliyor.. allah allah n'oluyo bunlara böyle? tamam çok normal değiliz hiç birimizi ama hangi ara hepbirlikte oynattınız yahu dercesine yüzlerine bakarken... </span></div><div align="justify" style="background-color: white; color: black; font-family: Verdana,sans-serif;"><span style="font-size: x-small;">önce masanın üzerinde duran ,ama aslında aylardan beridir mutfak dolabının kapağına yapıştırdığım, boğazında kırmızı kurdela olan yavru köpek resmini görüyorum.. " A-aa kim çıkardı bunu yerinden??" derkeeen, resmin yanındaki köpek mükafat bisküvileri dikkatimi çekiyor... ""A-aa bunlar neee?" ve o anda ayılıyorum.. evin içinde tımarhaneye yeni giriş yapmışçasına koşmaya başlıyorum.. "nerde o ? geldi miii? nereye sakladınız??? ama daha 3 hafta var doğmasına!! nerdeeee?" bir yatak odasına koşuyorum, bir salona, sanki kör oldum, deliricem... vik vik ağlama sesi geliyor kulağıma ama bulamıyorum.. etrafımdaki herkes ne yapacağımı merak eden gözler ve 32 diş eşliğinde bana bakıyor.. sağıma dönüyorum ve koltuğun minderleri arasından kafasını uzatmış, kuyruğunu deli gibi sallayıp bana doğru gelmeye çalışan, minik yaratığı görüyorum... </span></div><div align="justify" style="background-color: white; color: black; font-family: Verdana,sans-serif;"><span style="font-size: x-small;">büyük ihtimalle öldüm ve melekler ölümüm adına bana hayatta en çok istediğim anı yaşatıyor.. yoksa gerçek olamaz... </span></div><div align="justify" style="background-color: white; color: black;"><div style="font-family: Verdana,sans-serif;"><span style="font-size: x-small;"><br />
</span></div><div style="font-family: Verdana,sans-serif;"><span style="font-size: x-small;">Ama oldu... sevgili dostum bıdık aramızdan ayrıldıktan sonra içine düştüğüm boşluktan beni sevimli gözleri ve her daim sağa sola sallanan kuyruğuyla çekip çıkartmaya ant içmiş gibi evimin salonunda dolaşan bu minik yavru kollarımda artık.. </span></div><div style="font-family: Verdana,sans-serif;"><span style="font-size: x-small;"><br />
</span></div><div style="font-family: Verdana,sans-serif;"><span style="font-size: x-small;"><br />
</span></div><span style="font-size: small;"><br />
</span></div>samdakayisihttp://www.blogger.com/profile/01931104252487809750noreply@blogger.com0tag:blogger.com,1999:blog-3167101930619289394.post-77726692320599924992010-02-02T04:20:00.000-08:002011-01-11T18:12:24.185-08:00<div style="color: black;"><a href="http://4.bp.blogspot.com/_nSIxR_3jevE/S2gcG8JiWQI/AAAAAAAAAGY/wACstP8i_5s/s1600-h/GoblinBW.jpg"><img alt="" border="0" id="BLOGGER_PHOTO_ID_5433623855973423362" src="http://4.bp.blogspot.com/_nSIxR_3jevE/S2gcG8JiWQI/AAAAAAAAAGY/wACstP8i_5s/s320/GoblinBW.jpg" style="float: right; height: 320px; margin: 0px 0px 10px 10px; width: 238px;" /></a><br />
</div><div style="color: black;"><br />
</div><div align="right" style="color: black;"><span style="font-family: trebuchet ms;"><b>2lerin sonlarında basarmış karasabanlarının üstünde tavla oynayan kafirler </b></span></div><div style="color: black;"><br />
</div><div align="right" style="color: black;"><span style="font-family: trebuchet ms;"><b>bembeyaz sandığın zarlarının aslında astigmatının cilvesi olduğunu üstündeki kara benekleri görünce anlarmışsın.. </b></span></div><div style="color: black;"><br />
</div><div align="right" style="color: black;"><span style="font-family: trebuchet ms;"><b>tıpkı pazar sabahı filmi gibi, biri-birinden komik ama bir o kadar da çirkin troller, goblinler.. </b></span></div><div style="color: black;"><br />
</div><div align="right" style="color: black;"><span style="font-family: trebuchet ms;"><b>3lerin başları daha bir zor olacak derlermiş de</b></span></div><div style="color: black;"><br />
</div><div align="right" style="color: black;"><span style="font-family: trebuchet ms;"><b>duymazlıktan gelmek adettendir, 1lere özenmekle kalırmışsın.. </b></span></div><div style="color: black;"><br />
</div><div style="color: black;"><br />
</div><div align="right" style="color: black;"><span style="font-family: trebuchet ms;"><b>umut ihtiyaçtandır, yoksa gereklilik dediğin alışmakla başlar, </b></span></div><div style="color: black;"><br />
</div><div align="right" style="color: black;"><span style="font-family: trebuchet ms;"><b>alışırsan umut tellali bile olursun, </b></span></div><div style="color: black;"><br />
</div><div align="right" style="color: black;"><span style="font-family: trebuchet ms;"><b>hal ve gidişattan kalmış olsan bile kime ne.. </b></span></div><div style="color: black;"><br />
</div><div style="color: black;"><br />
</div><div align="right" style="color: black;"><span style="font-family: trebuchet ms;"><b>3leri 5lere devrettiğinde arada kayıp giden 4ler, belki hatırlasalar, gammazlar seni..</b></span></div><div style="color: black;"><br />
</div>samdakayisihttp://www.blogger.com/profile/01931104252487809750noreply@blogger.com0tag:blogger.com,1999:blog-3167101930619289394.post-5701253573452291232009-07-24T00:11:00.000-07:002010-12-02T06:38:17.095-08:00nigella vs karabasan<a href="http://3.bp.blogspot.com/_nSIxR_3jevE/SmlfeT2-QxI/AAAAAAAAAGA/gyrOyb7dwCc/s1600-h/nigella-lawson-breast-supporting-dress.JPG" onblur="try {parent.deselectBloggerImageGracefully();} catch(e) {}"><img alt="" border="0" id="BLOGGER_PHOTO_ID_5361921805692846866" src="http://3.bp.blogspot.com/_nSIxR_3jevE/SmlfeT2-QxI/AAAAAAAAAGA/gyrOyb7dwCc/s320/nigella-lawson-breast-supporting-dress.JPG" style="cursor: pointer; display: block; height: 293px; margin: 0px auto 10px; text-align: center; width: 320px;" /></a><br />
<br />
<br />
<span style="font-family: trebuchet ms; font-weight: bold;">bu nasıl bir bünyedir? bu nasıl bir oburluktur? hatta nasıl bir uydurukçuluktur. hayret ve dehşetle izliyorum kendisini.</span><br />
<span style="font-family: trebuchet ms; font-weight: bold;">yemek yapmak ve layığıyla yemek oldukça özel hadiselerdir. iş bu sebeple bu iki konuda kendimi geliştirmek bana oldukça zevk vermekte. bu hanım abla'nın şu sıralar home tv'de yayınlanmakta olan "nigella'dan pratik tarifler" adlı yemek programı, içeriğinin diğer yemek programlarından daha sofistike olması nedeniyle , öykünme ile gıpta arası karmaşık duygularla beni kendine çeki çekivermişti ilk başlarda.</span><br />
<span style="font-family: trebuchet ms; font-weight: bold;">big brother is watching you tarzı izleyiciyi kendi evine ekranlarının başından konuk edip, gündelik hayatı sürerken hangi koşullarda nasıl yemek yaptığını, kime neyi hazırladığını vs dikizliyoruz efenim.</span><br />
<br />
<span style="font-family: trebuchet ms; font-weight: bold;">gün geliyor bir kız arkadaşı erkek arkadaşından ayrıldığını söylüyor buna telefonda, nigella da doğuştan anaç, "gel kız sana çikolatalı kek yapayım" diyor. bizim evin büyüklüğünde kilere girip, ki ben ilk başta bu kileri evin yanındaki süper market sanmıştım, unu, zırtı pırtı toplayıp kek attırıveriyor.</span><br />
<br />
<br />
<a href="http://2.bp.blogspot.com/_nSIxR_3jevE/SmlftIoSpMI/AAAAAAAAAGI/4SBSouU7vFk/s1600-h/20071212080005_20071212.jpg" onblur="try {parent.deselectBloggerImageGracefully();} catch(e) {}"><img alt="" border="0" id="BLOGGER_PHOTO_ID_5361922060376515778" src="http://2.bp.blogspot.com/_nSIxR_3jevE/SmlftIoSpMI/AAAAAAAAAGI/4SBSouU7vFk/s320/20071212080005_20071212.jpg" style="cursor: pointer; display: block; height: 320px; margin: 0px auto 10px; text-align: center; width: 241px;" /></a><br />
<span style="font-family: trebuchet ms; font-weight: bold;">gün geliyor gece yarısı bir parti dönüşü ablamızın midesi kazınıyor. Saat gece yarısı 2 falan. insanın içinden yok artık bu saatte yemek yeme kızım karabasanlar basar, pıt pıt yağ olur alimallah diyesi geliyor ama nafile; abla atıyor gene kendini o müthiş kilere, gecenin ikisinde pastırma, kıyma, tofu, domates, maydanos ve kakaodan oluşan bol yağlı acayip bir bulamaç hazırlayıp "işte bu beni kendime getirdi" diyip yatağına gömülüyor.</span><br />
<br />
<span style="font-family: trebuchet ms; font-weight: bold;">Neydi programın adı : nigella'dan pratik tarifler.</span><br />
<br />
<span style="font-family: trebuchet ms; font-weight: bold;">Bir gün de uykudan uyanıp french toast dedikleri, bizim yumurtalı ekmek diye basitleştirdiğimiz acayip ağır kızartmayı yapıp, yatağına gömülüp yediydi.</span><br />
<br />
<span style="font-family: trebuchet ms; font-weight: bold;">saat sabaha karşı 4-5??</span><br />
<br />
<span style="font-family: trebuchet ms; font-weight: bold;">Ben "bişeyler öğrenirim,ufkum açılır, hem de iyi vakit geçiririm" diye oturmuştum oysaki tv'nin başına. aklıma türlü türlü komplo teorileri geliyor... bakın ben size söyleyeyim, bu ecnebiler kendilerini 7den 70'e obez ettiler, nigella da bunların son ajanı, obez olmamaya direnen </span><a href="http://www.ulusozluk.com/k/ki-bence-%C3%A7oktan-i%C5%9F-i%C5%9Ften-ge%C3%A7ti-ama%C3%A7lar%C4%B1na-ula%C5%9Ft%C4%B1lar/" style="font-family: trebuchet ms; font-weight: bold;" title="(bkz: ki bence çoktan iş işten geçti amaçlarına ulaştılar)">*</a><span style="font-family: trebuchet ms; font-weight: bold;"> varsa son birkaç akdenizliyi de kendi saflarına çekmeye çalışıyorlar.</span><br />
<br />
<span style="font-family: trebuchet ms; font-weight: bold;">yoksa bu oburluğun, bu uydurukçuluğun, bu kendini ve ekranları başında programı izleyen yüzbinleri </span><a href="http://www.ulusozluk.com/k/y%C3%BCzbinleri-swh/" style="font-family: trebuchet ms; font-weight: bold;" title="(bkz: yüzbinleri swh)">*</a><span style="font-family: trebuchet ms; font-weight: bold;"> çöp tenekesi yerine koyma halinin başka bir açıklaması yok! yok... </span>samdakayisihttp://www.blogger.com/profile/01931104252487809750noreply@blogger.com0tag:blogger.com,1999:blog-3167101930619289394.post-68785050908205967092009-04-27T03:24:00.000-07:002010-12-02T06:37:46.625-08:00kırmızı ot<a href="http://2.bp.blogspot.com/_nSIxR_3jevE/SfWIWa5Zg2I/AAAAAAAAAEQ/1QkWoxvViHM/s1600-h/k%C4%B1rm%C4%B1z%C4%B1+ot.jpg" onblur="try {parent.deselectBloggerImageGracefully();} catch(e) {}"><img alt="" border="0" id="BLOGGER_PHOTO_ID_5329315652821418850" src="http://2.bp.blogspot.com/_nSIxR_3jevE/SfWIWa5Zg2I/AAAAAAAAAEQ/1QkWoxvViHM/s320/k%C4%B1rm%C4%B1z%C4%B1+ot.jpg" style="cursor: pointer; display: block; height: 320px; margin: 0px auto 10px; text-align: center; width: 198px;" /></a><br />
<br />
<br />
<a href="http://www.ulusozluk.com/k/alt%C4%B1k%C4%B1rkbe%C5%9F/" title="altıkırkbeş">altıkırkbeş</a> yayınlarından çıkan şahane <a href="http://www.ulusozluk.com/k/boris-vian/" title="boris vian">boris vian</a> romanı. Kitabı sonlandırdığınızda oturup seçimlerinizi, almış olduğunuz eğitimi,var olmasını istemediğiniz anıları ve sizi siz yaptığını sandığınız her unsuru sorgularken buluyorsunuz kendinizi.<br />
<br />
diğer kitaplarında da olduğu gibi <a href="http://www.ulusozluk.com/k/boris-vian/" title="boris vian">boris vian</a> gene kendine has üslubu ile yarattığı "alis harikalar diyarında" vari bir dünya içinde sizi sarıp sarmalıyor, kendi bilinç altında sizi ilkel benliğinizde saklı olan penguenle karşı karşıya getiriyor. <a href="http://www.ulusozluk.com/k/bak%C4%B1n%C4%B1z-fight-club/" title="(bkz: bakınız fight club)"></a>gerçi yazarın bu tarz bir endişesi olduğunu hiç sanmıyorum.<br />
<br />
sizi çok etkileyen bir rüyadan uyandığınızda yanınızdakine anlatmak istersiniz ne gördüğünüzü de anlatamazsınız ya, işte kırmızı ot da böyle bir kitap.<br />
<br />
ince oluşuna aldanmamak lazım.<br />
<br />
--<a href="http://www.ulusozluk.com/k/spoiler/" title="spoiler">spoiler</a>--<br />
<br />
"anı yoktur.<br />
anıların kendisinden kaynaklanan, bir başka hayat vardır. Gerçek zaman, eşit saatlere bölünmüş, mekanik bir yapı değildir. Tüm bunların sonunda burnunuza gelen şey, "katmerli papatyaların ateşte yanan kalplerinin kokusu" olacaktır."<br />
<br />
--<a href="http://www.ulusozluk.com/k/spoiler/" title="spoiler">spoiler</a>--samdakayisihttp://www.blogger.com/profile/01931104252487809750noreply@blogger.com0